23. Hukuk Dairesi 2014/7055 E. , 2014/7266 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Malatya 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 03/10/2013
NUMARASI : 2010/5-2013/383
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün taraf vekillerince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacılar vekili avukat Yasemin Hamamcı ile davalı vekili avukat .....gelmiş, duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- KARAR -
Davacılar vekili, taraflar arasında imzalanan arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi gereğince, davalı yüklenici tarafın, inşaatı zamanında teslim etmediğini, eksik ve kusurlu imalat bulunduğunu ileri sürerek, gecikme tazminatı ile eksik ve kusurlu işler bedelinin tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacıların bir kısım bağımsız bölümleri süreden önce sattıklarını açık ayıpların zamanında ileri sürülmediğini savunarak,davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, sözleşme, tapu kayıtları ve bilirkişi raporlarına göre yapı ruhsatı tarihinden itibaren 36 aylık sürede bağımsız bölümlerin teslim edilmediği, ancak davacıların sattıkları daireler için gecikme tazminatı isteyemeyeceği, eksik ve kusurlu imalat bedelinin ise arsa sahiplerine isabet eden tüm bağımsız bölümler için talep edilebileceği gerekçesiyle, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Karar, taraf vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
1)Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere ve özellikle ileri sürülen temyiz nedenlerine göre davalı vekilinin tüm, davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2) Taraflar arasındaki 17.07.2003 günlü düzenleme şeklindeki arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinde, “ruhsat almaya engel olan şu anki düzenlemeler bittikten sonra ruhsat alınacak ve ilgili belediyeden ruhsat alındıktan sonra ruhsat tarihinden itibaren 36 ay içinde bitirilip anahtar teslimi olarak teslim edilecek ” hükmü öngörülmüştür.
Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmeleri, eser sözleşmelerinin kendine özgü bir türü olup, tarafların birbirlerine karşı güven duymaları esasına dayanmaktadır ve buna göre de yüklenici, üstlendiği işi, sadakat ve özenle yerine getirmek zorundadır. Bu itibarla, yüklenici, sözleşme imzalandıktan sonra, aksi kararlaştırılmadıkça, hemen işe başlamalıdır.
Somut olayda da, yüklenici, ruhsat almak için gerekli işlemleri makul sürede tamamlayıp işe başlamalıdır. Ne var ki, sözleşmede, “ruhsat almaya engel olan şu anki düzenlemeler bittikten sonra ” denilerek ruhsat alınacağı kararlaştırılmıştır.
Şu halde, mahkemece, ruhsat alınması için gereken makul sürenin tespiti ile, bu süreye, sözleşmenin anılan maddesinde ifade edilen ruhsat almaya engel bir durum varsa, bunun giderilmesi için gereken sürenin eklenerek, yapı (inşaat) ruhsatı alınması gereken tarihin belirlenmesi, buna göre gecikme süresi ve gecikme tazminatı hesaplanması için bilirkişilerden rapor alınarak, sonucuna uygun bir hüküm kurulması gereklidir.
Yukarıda izah edilen hususta değerlendirme yapılmadan eksik inceleme ile karar verilmesi yerinde görülmemiş; mahkeme kararının bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin tüm, davacılar vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine; (2) numaralı bent uyarınca davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının BOZULMASINA, davalıdan alınması gereken harç peşin olarak yatırıldığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına, davacılardan peşin alınan harcın istek halinde iadesine, 1.100,00 TL duruşma vekalet ücretinin davalıdan alınarak Yargıtay duruşmasında vekille temsil olunan davacılara verilmesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 14.11.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.