18. Hukuk Dairesi 2014/6475 E. , 2014/15384 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Ankara 5. Sulh Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 13/02/2014
NUMARASI : 2013/1242-2014/235
Dava dilekçesinde, ortak giderlerin tahsili için yürütülen icra takibinden dolayı borçlu olmadığının tespiti ile haczin kaldırılması istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Davacı dava dilekçesinde, 29 nolu bağımsız bölümde 1/2 hisse ile malik olduğunu, 1996 yılından beri bağımsız bölümün üzerinde T.D. lehine kurulmuş intifa hakkı mevcut olduğunu, kiracı tarafından ödenmeyen yakıt giderlerinden dolayı yönetimin kendisi ve kiracı aleyhine ilamsız icra takibi başlattığını, süresi içerisinde itiraz edemediği için takibin kesinleştiğini, yararlanma hakkı intifa hakkı sahibine ait olduğundan bu borçtan sorumlu olmaması gerektiğini belirterek, hakkındaki icra takibinden dolayı borçlu olmadığının tespitini istemiştir.
Dosya içindeki bilgi ve belgelerin incelenmesinden; kat mülkiyetli anataşınmazın, 29 nolu bağımsız bölümünde, davacının 1/2 pay sahibi olup, tapu kaydında Tezcan Diker lehine intifa hakkı olduğunu belirten 08.02.1996 tarihli şerh bulunduğu, dava konusu bağımsız bölüme ait birikmiş aidat borcundan dolayı yönetim tarafından kiracı ile davacı aleyhine ilamsız icra takibi başlatıldığı, süresi içerisinde itiraz edilmeyen takibin kesinleştiği anlaşılmaktadır.
Kat Mülkiyeti Yasasının "ana gayrimenkulün genel giderlerine katılma" başlığını taşıyan 20. maddesi hükmüne göre, kat maliklerinden her biri anataşınmazın ortak yerlerine bakım, koruma ve onarım ile genel yönetim giderlerine, ortak tesislerin işletme giderlerine ve giderler için toplanacak avansa -aralarında başka türlü anlaşma olmadıkça- kendi arsa payları oranında katılmakla yükümlüdür. Buna göre, genel giderlerden asıl sorumlu kat malikleri olup, anılan madde hükmü gereğince ortak giderleri ve saptanacak avansları kat maliklerinden her biri ödemekle yükümlüdür. Kat maliki bağımsız bölüme düşen genel gider borcu ödeninceye kadar bu sorumluluktan kurtulamaz.
Ana kural bu olmakla birlikte, anılan Yasanın "ortak giderlerin teminatı" başlıklı 22. maddesinin (2814 sayılı Yasayla değişik) birinci fıkrasında; kat malikinin 20. madde uyarınca payına düşecek gider ve avans borcundan, bu kat malikinin bağımsız bölümünde kira sözleşmesine, oturma hakkına veya başka bir nedene (intifa hakkı gibi) dayanarak sürekli şekilde yararlananların da bu kat maliki ile birlikte zincirleme sorumlu olacakları kabul edilmiştir. Yasa koyucu, 22. maddede yaptığı bu değişiklikle ortak gider alacağının güvenceye alınması ve anataşınmazın parasız kalmaması, işletmenin aksaması gibi durumların önlenmesi amacıyla kat malikinin borcuna, bağımsız bölümünden (kira sözleşmesine, sükna veya intifa hakkına yada başka bir nedene dayanarak) devamlı şekilde yararlananları da ortak etmiş, onu kat maliki ile birlikte zincirleme (müteselsilen) sorumlu tutmuştur.
Bu duruma göre, genel gider ve avans borcundan dolayı yönetici veya kat maliklerinden her biri, bu alacağı tahsil etmek için ister borçlu olan bağımsız bölüm malikine, isterse onun bağımsız bölümünden (kira akdine, sükna veya intifa hakkına ya da başka bir nedene dayanarak) sürekli şekilde yararlanan kişiye veya her ikisine birlikte dava açabilecek veya icra takibi yapabilecektir.
Somut olayda; davalı kat maliki olduğuna göre, mahkemece davacının yukarıda belirtilen yasa hükümleri gereğince söz konusu borçtan intifa hakkı sahibi ile birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğu dikkate alınarak, davanın reddine karar verilmesi gerekirken, intifa hakkının bir ayni hak olduğu ve aidat alacağından intifa hakkı sahibinin sorumlu olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş olması doğru görülmemiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 03.11.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.