10. Hukuk Dairesi 2015/22544 E. , 2017/7825 K.
"İçtihat Metni"....
Dava, rücuan tazminat istemine ilişkindir.
Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, davacı Kurum ile davalı ..... vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Davanın yasal dayanağı 506 sayılı Kanun"un 26. maddesidir.
Yargılamaya konu somut olayda; davacı kurum sigortalısı 14.12.1999 tarihli trafik iş kazasında %47 oranında sürekli iş göremez duruma girmiş, davacı Kurum, sigortalıya bağlanan gelir, sigortalıya bağlanan peşin sermaye değerli gelir, ödenen geçici iş göremezlik ödeneği ve yapılan tedavi giderlerinden oluşan kurum zararının tahsili istemi ile dava açmış; Mahkemece davalı ..."in %70 oranında kusurlu olduğu kabul edilmek suretiyle talep gibi davanın kabulüne karar verilmiştir. Ne var ki Mahkemece verilen karar eksik araştırma ve değerlendirmeye dayalıdır.
1-Dosya kapsamında, davalı ........."nin 03.11.2011 havale tarihli müzekkere cevabında,...plaka sayılı araç ve ......nolu poliçe ile ilgili yapılan detaylı sistem araştırması ve arşiv çalışmalarında hiçbir poliçe bilgisine ulaşılamamış olup, poliçenin bir örneğinin sunulması halinde yeniden inceleme ve araştırma yapılacağı hususunun mahkemeye bildirilmesine karşın; Mahkemece davalı sürücü ..."e ait ..... plaka sayılı aracın kaza tarihi itibariyle davalı ... ..... tarafından sigortalandığına dair ilgili poliçe araştırılmaksızın karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. Mahkemece ilgili poliçe yöntemince araştırılmalı, şayet poliçe yok ise davalı ... şirketi yönünden hakkındaki davanın reddine karar verilmelidir.
2-Kabule göre de;
a-Rücu davalarında faiz başlangıcı, gelir ve aylıklar yönünden, gelir veya aylığın kurumun yetkili organınca onaylandığı, diğer ödemeler yönünden ise ödeme tarihidir. Bu nedenle bağlanan aylıklar yönünden onay tarihi esas alınarak faize hükmetmek gerekir, ancak sigorta şirketleri yönünden, 2918 sayılı Kanun"un 99. maddesinde, sigortacıların, hak sahibinin kaza veya zarara ilişkin tespit tutanağını veya bilirkişi raporunu, sigortacının merkez veya kuruluşlarından birine ilettiği
./..
tarihten itibaren 8 iş günü içinde zorunlu mali sorumluluk sigortası sınırları içinde kalan tutarları hak sahibine ödemek zorunda oldukları belirtilmiş olup, bu tür rücu davalarında sigorta şirketleri yönünden faiz başlangıcına karşılık gelen temerrüt tarihinin belirlenmesi gerekmektedir. Kurumca şirkete başvurulmasına karşın 8 iş günü içerisinde ödeme yapılmadığı takdirde, anılan sürenin sonunda temerrüt olgusu gerçekleşeceğinden faiz başlangıcı 9. güne karşılık gelen tarih olarak kabul edilmeli, başvuru yapılmaması veya gerekli belgeler eklenmeksizin başvurulması durumunda ise şirketin temerrüdünden söz edilemeyeceğinden, faiz başlangıcı olarak icra takip günü, takip yapılmaksızın dava açılması durumunda dava tarihi ve ıslah yapılmış ise ıslah ile talep edilen kısım yönünden ıslah tarihi esas alınmalıdır.
Eldeki davada, sigorta şirketi yönünden dava tarihinden önce temerrüde düşürme sözkonusu olmadığından, dava tarihinden itibaren faize hükmetmek gerekirken, gelirin onay tarihinden itibaren faize hükmedilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
b-Yasa Koyucu tarafından, 25.02.2011 tarihli Resmî Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren, 13.02.2011 tarih 6111 sayılı Yasa"nın 59. maddesi ile 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu"nun 98. maddesi değiştirilmiş, anılan değişiklik ile trafik kazaları sebebiyle üniversitelere bağlı hastaneler ve diğer bütün resmî ve özel sağlık kurum ve kuruluşlarının sundukları sağlık hizmet bedelleri, kazazedenin sosyal güvencesi olup olmadığına bakılmaksızın..... tarafından karşılanacağı esası getirilmiştir. 6111 sayılı Kanun"un, yayımı tarihinde yürürlüğe giren Geçici 1. maddesi ile de, bu Kanun"un yayımlandığı tarihten önce meydana gelen trafik kazaları nedeniyle sunulan sağlık hizmet bedelleri, yine ....tarafından karşılanacağı belirtilmiştir.
Somut olayda tedavi giderleri kapsamında, davalının sorumlu olmayacağı gözetilerek hüküm kurulması gerekirken, yanılgılı değerlendirme sonucu, yazılı şekilde karar verilmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
Mahkemenin, bu maddi ve hukuki olguları dikkate almaksızın yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde karar vermiş olması, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O hâlde, davacı Kurum ile davalı .... vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalılardan .... iadesine, 13.11.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.
....