11. Ceza Dairesi 2019/1887 E. , 2020/1920 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Tefecilik yapmak, sahte belge düzenlemek
HÜKÜM : 1-Sanık ... hakkında tefecilik suçundan; mahkumiyet
2-Sanık ... hakkında 2008 takvim yılında sahte belge düzenlemek ve tefecilik suçlarından; beraat
Sanık ... hakkında “tefecilik” suçundan kurulan mahkûmiyet hükmüne yönelik sanığın; sanık ... hakkında “tefecilik” ve “2008 takvim yılında sahte belge düzenleme” suçlarından kurulan beraat hükümlerine yönelik katılan vekilinin temyiz taleplerinin incelenmesinde;
1-Aksoy Kuyumculuk isimli işyerinde, gerçekte altın satışı yapılmamasına rağmen, para ihtiyacı nedeniyle değişik tarihlerde başvuran kişilere ait kredi kartları ile pos cihazı aracılığıyla işlem yapıp, gerçek olmayan alış veriş tutarından belli bir komisyon kesintisi yaparak geriye kalan kısmı nakit olarak müşterilere ödemek ve yapılan işlemleri perdelemek amacıyla da 2008 takvim yılında gider pusulaları ile bir kısım faturaları sahte olarak düzenlemek suretiyle sanık ... hakkında “2008 takvim yılında sahte belge düzenlemek” ve “tefecilik” suçlarından, sanık ... hakkında ise “tefecilik” suçundan açılan kamu davalarında; sanık ...’in, savcılık ifadesinde işyeriyle oğlu Fatih’in ilgilendiğini, işleyiş ile kendisinin ilgisinin bulunmadığını belirtmesine rağmen, 09.12.2010 tarihli celsede sanık ...’in, annesi Münevver’in talimatları doğrultusunda işlemleri gerçekleştirtiğini, faturaları Münevver’in imzaladığını beyan etmesi, bu beyanın ardından sanık ...’in aynı celsedeki savunmasında işyerine hergün gidip yapılan işlemleri kontrol ettiğini, müşterilerle Fatih’in ilgilendiğini ancak faturalara kendisinin imza attığını ifade etmesi; 20.01.2010 tarihli Vergi Tekniği Raporunda, altın alışlarının tamamının gider pusulasıyla yapılmış olduğu ve pusulalarda yer alan imzalar ile ifadesi alınan kişilerin imzalarının farklı olduğu yönünde tespitlerin bulunması karşısında; gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek biçimde tespiti bakımından; suça konu fatura ve gider pusulalarının kanaat oluşturacak sayıdaki asılları getirtilip dosya içine konulması, sanıklara ve adlarına gider pusulası düzenlenen kişilere kendileri ile ilgili yazı ve imzanın gösterilerek yazı ve imzaların kendilerine ait olup olmadığının sorulması, faturalar ve gider pusulalarındaki yazı ve imzaların kendilerine ait olmadığını söyledikleri takdirde; yazı ve imza örnekleri temin edilerek, fatura ve gider pusulalarındaki yazı ve imzaların sanıklara ve adlarına gider pusulası düzenlenen kişilere ait olup olmadığı konusunda uzman bir kurum veya kuruluştan rapor alınması, faturaların, gerçek altın satımına, gider pusularının da gerçek altın alımına ilişkin olup olmadığının belirlenmesi yönünden, satımı yapıldığı söylenen altınlarla ilgili kayıtları getirtilerek, yeterli altın girişi olup olmadığı, alım ve satım miktarlarının uygunluğu yönünden bilirkişi incelemesi yaptırılması ve sonucuna göre tüm deliller birlikte tartışılarak sanıkların hukuki durumlarının belirlenmesi gerekirken, eksik araştırma ile yazılı şekilde hükümler kurulması,
2-Tefecilik suçu yönünden kabule göre de; sanıkların, Pos cihazlarını kullanım amaçları ve sözleşme koşulları dışında, kredi kartı sahiplerinin nakit ihtiyaçlarının karşılanması amacıyla kullanma eyleminin hem TCK’nin 241. maddesinde düzenlenen tefecilik suçunu hem de 5464 sayılı Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanunu"nun 36. maddesinde düzenlenen gerçeğe aykırı olarak harcama belgesi düzenleme suçunu oluşturacağı ancak her iki suç için öngörülen cezaların aynı olması karşısında, 5237 sayılı TCK’nin 44. maddesi ve özel normun önceliği ilkesi gereğince sanıklar hakkında 5464 sayılı Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanunu"nun 36. maddesinde düzenlenen zincirleme şekilde gerçeğe aykırı olarak harcama belgesi düzenleme suçundan hüküm kurulması gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi,
Yasaya aykırı, katılan vekilinin ve sanık ...’un temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin bu sebeplerden dolayı, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 27.02.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.