Abaküs Yazılım
12. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/3958
Karar No: 2021/1995
Karar Tarihi: 24.02.2021

Taksirle yaralama - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2019/3958 Esas 2021/1995 Karar Sayılı İlamı

12. Ceza Dairesi         2019/3958 E.  ,  2021/1995 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
    Suç : Taksirle yaralama
    Hüküm : 1-Sanıklar ... ve ... hakkında CMK’nın 223/2-c maddesi gereğince beraat,
    2-Sanık ... hakkında TCK nın 89/1,89/2-e,62,52/2-4. maddeleri gereğince mahkumiyet



    Taksirle yaralama suçundan sanıklar ... ve ...’ın beraatine, sanık ...’ın mahkumiyetine ilişkin hükümler sanık ... ile katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelendi gereği düşünüldü;
    1-Katılan vekilinin sanık ... hakkındaki hükme yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
    Gemlikte bulunan ... Beton A.Ş. isimli işyerinin taşeron firması olan... İnşaat ve Ticaret Limited Şirketi’nde 18 gün önce mikser operatörü olarak işe başlamış olan katılanın, olay günü kullanmış olduğu beton mikser aracı temizlik amaçlı bir yere çektiği, beton mikser aracı çalışır vaziyette iken ve bu şekilde temizliğini yaparken helezon eli ile dolum oluğu arasına sol kolunu sıkıştırması nedeniyle yaralandığı, mağdurun sol kolunda gerçekleşen sinir ve damar yaralanmasının yaşamını tehlikeye sokacak nitelikte olduğu, duyularından veya organlarından birinin işlevinin zayıflamasına veya yitirilmesine sebebiyet vermediği;
    Dosyada mevcut belgelere göre; sanık ...’un... İnşaat ve Ticaret Limited Şirketinin insan kaynakları müdürü, sanık ...’ın şirketin Gemlik Bölge Müdürü, sanık ...’ın ise olayın gerçekleştiği tesisin formeni olarak bölge müdürüne bağlı şekilde görev yaptığı, olay günü araçta meydana gelen arızanın katılan tarafından tesis formeni sanık ...’a iletilmesi üzerine tesis formeni olan sanığın aracın parçasını almak için Bursa’ya gittiği, katılana da aracın parçası gelene kadar aracın yerinden hareket ettirilmemesi yönünde talimat verilmesine rağmen katılanın aracın bakım ve temizliğini yaptığı, katılanın beton mikseri kullanmak için G sınıfı ehliyeti bulunmadığı gibi kendisine yapacağı iş ile ilgili herhangi bir eğitim verilmediğinin de dosya içeriğinden anlaşıldığı,
    İşveren şirket tarafından sunulan belgelere göre tesis formeninin, personel ile yönetim arasındaki iletişimin sağlanması, personelin ihtiyaçlarının belirlenerek yönetime sunulması, araçların çalışmalarının takibi ve sevkiyat konularında sorumluluğunun bulunduğu, bilirkişi raporlarında da belirtildiği üzere, tesis formeni sanık ...’ın olay günü araç arızasının giderilmesi amacıyla parça almak için Bursa iline gittiği, sanığın yardımcısının olup olmadığının belli olmadığı, sanığın parça almak için tesisten ayrıldıktan sonra kazanın gerçekleşmesi sebebiyle sanığın taksire dayalı kusurunun bulunmadığı anlaşılmakla;
    Yapılan yargılama sonunda yüklenen suç açısından sanığın taksirinin bulunmadığı gerekçeleri gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan, katılan vekilinin sanığın kusurlu olduğuna ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle beraata ilişkin hükmün isteme uygun olarak ONANMASINA;
    2-Katılan vekilinin sanık ... hakkındaki hükme yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
    Sanığa isnat edilen ve daha ağır bir suçu oluşturma ihtimali bulunmayan eylem, 5237 sayılı TCK’nın 89/2. maddesinde yaptırıma bağlanmış olup, anılan suç 5237 sayılı TCK’nın 66/1-e maddesi uyarınca 8 yıllık zamanaşımına tabidir. Kesen nedenlerin varlığı halinde süre yeniden işlemekte ise de, zamanaşımını kesen en son işlem sanığın kovuşturma aşamasında alınan 05.10.2012 tarihli sorgusu olup, anılan tarihten itibaren 5237 sayılı TCK’nın 66/1-e maddesinde öngörülen 8 yıllık zamanaşımı hüküm tarihinden sonra ve inceleme tarihinden önce gerçekleşmiş olmakla, dosya içeriği itibariyle de, 5271 sayılı CMK’nın 223/9. maddesindeki derhal beraat kararı verilmesini gerektirir şartlar bulunmadığından, hükmün gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, aynı Kanunun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, 5237 sayılı TCK’nın 66/1-e ve 5271 sayılı CMK’nın 223/8. maddeleri gereğince sanık hakkındaki kamu davasının isteme uygun olarak DÜŞMESİNE;
    3-Sanık ... hakkındaki hükme yönelik sanığın ve katılan vekilinin temyiz isteminin incelenmesinde;
    Sanığa isnat edilen eylemin, 5237 sayılı TCK"nın 89. maddesinin 1-2-3. fıkralarında düzenlenen ""taksirle yaralama"" suçuna ilişkin olduğu, taksirle bir kişinin yaralanmasına sebebiyet verilmesi halinde gerçekleşecek olan taksirle yaralama suçu için TCK"nın 89. maddesinin 1. fıkrasında temel ceza miktarının ""üç aydan bir yıla kadar hapis veya adli para cezası"" olarak belirlendiği; 5271 sayılı CMK"nın, 17.10.2019 tarihli ve 7188 sayılı Kanunun 24. maddesi ile başlığı ile birlikte yeniden düzenlenmiş olan ""Basit Yargılama Usulü"" başlıklı 251. maddesinin 1. fıkrasında yer alan; ""Asliye ceza mahkemesince, iddianamenin kabulünden sonra adli para cezasını ve/veya üst sınırı iki yıl veya daha az süreli hapis cezasını gerektiren suçlarda basit yargılama usulünün uygulanmasına karar verilebilir."" şeklindeki düzenlemeye, 7188 sayılı Kanunun geçici 5. maddesinin 1-d bendinde yer alan ""01/01/2020 tarihi itibarıyla kovuşturma evresine geçilmiş, hükme bağlanmış veya kesinleşmiş dosyalarda seri muhakeme usulü ile basit yargılama usulü uygulanmaz."" şeklindeki düzenleme ile sınırlama getirilmiş ise de; Anayasa Mahkemesinin 19.08.2020 tarihli ve 31218 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan, 25.06.2020 tarihli ve 2020/16 Esas-2020/33 Karar sayılı iptal kararı ile; ""...kovuşturma evresine geçilmiş..."" ibaresinin, aynı bentte yer alan ""...basit yargılama usulü..."" yönünden Anayasa"ya aykırı bulunarak iptaline karar verilmesi sebebiyle, kovuşturma evresine geçilmiş olan ve basit yargılama usulü uygulanabilecek dosyalar yönünden 7188 sayılı Kanunun 5. maddesinin 1-d bendinde yer alan düzenlemenin iptal edildiği anlaşıldığından; Anayasa Mahkemesi kararlarının geriye yürümesi mümkün olmayıp, Ceza Muhakemesi Kanununda yapılan değişikliklerin ise derhal uygulanması gerekmekle birlikte, basit yargılama usulü uygulanan olaylarda CMK"nın 251. maddesinin 3. fıkrasına göre; ""mahkûmiyet kararı verildiği takdirde sonuç ceza dörtte bir oranında indirilir."" şeklindeki düzenleme karşısında, Anayasa Mahkemesinin anılan iptal kararının neticeleri itibariyle maddi ceza hukukuna ilişkin olduğunun ve CMK"nın 251. maddesinin 3. fıkrasında yer alan düzenlemenin sanık lehine sonuç doğurabilecek nitelikte olduğunun anlaşılması karşısında, TCK"nın 7. maddesi ile CMK"nın 251. maddesi hükümleri gözetilmek suretiyle, sanık lehine olan uygulamanın belirlenerek yerine getirilmesi ve gereği için dosyanın, ""Basit Yargılama Usulü"" yönünden yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması;
    Bozmayı gerektirmiş olup, sanığın ve katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebepten dolayı sair yönler incelenmeksizin 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA; 24.02.2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.









    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi