19. Ceza Dairesi Esas No: 2019/3955 Karar No: 2019/8870 Karar Tarihi: 23.05.2019
Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2019/3955 Esas 2019/8870 Karar Sayılı İlamı
19. Ceza Dairesi 2019/3955 E. , 2019/8870 K.
"İçtihat Metni"
Marka hakkına tecavüz suçundan sanık ..."ın, 556 sayılı Markaların Korunması Hakkında Kanun Hükmünde Kararname’nin 61/A ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 62 ve 52/2 maddeleri gereğince 10 ay hapis ve 2.500,00 Türk lirası adlî para cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 231/5. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair Niğde 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 21/05/2018 tarihli ve 2017/587 esas, 2018/581 sayılı kararına yönelik itirazın reddine ilişkin mercii Niğde 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 27/08/2018 tarihli ve 2018/1059 değişik iş sayılı kararı aleyhine Adalet Bakanlığının 30.01.2019 gün ve 14857 sayılı kanun yararına bozma istemini içeren yazısı ekindeki dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 11.02.2019 gün ve KYB-2019/13253 sayılı ihbarnamesi ile Dairemize gönderilmekle okundu. Anılan ihbarnamede; Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 11/03/2014 tarihli ve 2013/14-102 esas, 2014/128 sayılı kararında belirtildiği üzere, hükmün açıklanmasının geri bırakılması şartları oluşmadığı halde, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesi durumunda, kanun yararına bozma yoluna başvurulabileceği ve bozma kararının aleyhe sonuç doğuracağı nazara alınarak yapılan incelemede, Dosya kapsamına göre, sanığın dosya içerisinde bulunan adlî sicil kaydında daha önce işlemiş olduğu suç nedeniyle verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair kaydın bulunduğu, işbu yargılamaya konu suçun ise anılan kararın denetim süresinde işlendiği cihetle, 5271 sayılı Kanun’un 231/8. maddesindeki “Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının verilmesi halinde sanık, beş yıl süreyle denetim süresine tâbi tutulur. (Ek cümle: 18/06/2014-6545 S.K./72. md) Denetim süresi içinde, kişi hakkında kasıtlı bir suç nedeniyle bir daha hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilemez.” şeklindeki hükme nazaran, sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilemeyeceği gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmediği gerekçesiyle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca anılan kararın kanun yararına bozulması isteminde bulunulmakla gereği görüşülüp düşünüldü; Sanık hakkında ikinci defa hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilen Niğde 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 21/05/2018 tarihli ve 2017/587 esas, 2018/581 sayılı dosyasında suç tarihinin 04.11.2016 tarihi olduğu anlaşılarak yapılan incelemede; Yukarıda sözü edilen kanuni düzenlemeler karşısında Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının kanun yararına bozma istemine dayanan ihbarname içeriği yerinde görüldüğünden, Niğde 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 27/08/2018 tarihli ve 2018/1059 değişik iş sayılı kararının CMK’nın 309/4-a maddesi uyarınca BOZULMASINA, hükmün açıklanmasının geri bırakması kararı CMK’nin 223. maddesinde tanımlanan ve davanın esasını çözen karar niteliğinde olmadığından müteakip işlemlerin mahallinde mahkemesince yerine getirilmesine, 23.05.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.