MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Mühür bozma
HÜKÜM : Mahkumiyet

1-Sanığın ruhsatsız çalıştırdığı işyerinin belediye görevlilerince 19.06.2007 tarihinde mühürlenmesine karşın 04.09.2013 tarihli tespit tutanağına göre sanığın ticari faaliyetine devam ettiği böylece atılı mühür bozma suçunu işlediği iddia ve kabul edilen kamu davasında; sanığın işyeri hakkında birden çok mühürleme ve mühür bozma tutanağı düzenlendiği, dosya arasında mevcut belgelerde yapılan incelemede... 6. Asliye Ceza Mahkemesinin 2011/394 Esas sayılı dosyasında 19.06.2007 tarihli mührün 23.07.2009 tarihinde fek edildiği ve bu eylem nedeniyle sanığın ilgili dosyada yargılandığı anlaşılmakla, sanığın 04.09.2013 tarihli fek eylemine konu mühürlemeye ilişkin tutanak ilgili belediyeden sorulup, belge aslı dosya arasına alındıktan sonra sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini yerine yazılı şekilde karar verilmesi,
2-Kabule göre de; 5237 sayılı TCK’nun 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nun 321. maddesi uyarınca isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 31.10.2016 gününde oybirliği ile karar verildi.