MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen davada;
Davacı, kayden maliki olduğu dava konusu 2 ada 1 ve 2 sayılı parsellerin etrafına duvar örmek istediğini, ancak anılan yerden tali yol geçtiği gerekçesiyle davalı köy muhtarlığının ... Kaymakamlığına başvurduğunu ve anılan duvarın tali yola tecavüz ettiği gerekçesiyle 23.06.2010 tarih ve 13 sayılı kararı ile duvarın yıkılmasına ve yolun köy muhtarlığına teslimine karar verildiğini ileri sürerek davalının haksız müdahalesinin önlenmesine karar verilmesini istemiş, karşı davanın reddini savunmuştur.
Davalı, dava konusu yerin kadimden beri umumi yol olduğunu ve tüm köylünün bu yolu kullandığını, bugüne kadar da davacının bu kısmı sahiplenmediğini belirterek davanın reddini savunmuş, karşı davasında; dava konusu yerin davacı tarafından kapatılması halinde köyde ulaşımın engelleneceğini ileri sürerek dava konusu yolun geçit irtifakı ile adına tesciline karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, haksız müdahalenin keşfen belirlendiği gerekçesiyle asıl davanın kabulüne, karşı davanın davacısı ... Köyü Muhtarlığının taraf sıfatı olmaması nedeniyle de karşı davanın reddine karar verilmiştir.
Karar, davalı tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ..."in raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü.

-KARAR-

Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve özellikle, fen bilirkişileri tarafından düzenlenen 19.07.2013 tarihli kroki ve raporda (A) harfi ile gösterilen bölüm yönünden elatmanın önlenmesine karar verilmiş olduğu anlaşıldığına ve verilen kararda bir isabetsizlik bulunmadığına göre; davalının temyiz itirazı yerinde değildir. Reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı 358.00.-TL. bakiye onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, 13.04.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.