MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi

Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 16/12/2015 ve 11/12/2018 tarihli tebliğnameleri ile dosya Dairemize gönderilmekle, incelenerek gereği düşünüldü:
I- Sanık ... hakkında mağdur ... ’a yönelik kasten yaralama suçundan kurulan hükmün incelenmesinde;
Sanık ... hakkında 5271 sayılı CMK’nin 231/5. maddesi gereğince kurulan “Hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına” ilişkin kararın, aynı Yasa maddesinin 12. fıkrası gereğince temyizi olanaklı olmayıp itirazı olanaklı kararlardan olması nedeniyle ve 5271 sayılı CMK"nin 264/1. maddesi uyarınca, yasa yolu ile merciinde yanılmanın yasa yoluna başvuru hakkını ortadan kaldırmayacağından, aynı maddenin 2. fıkrasına göre itirazı incelemeye yetkili ve görevli mahkemeye iletilmek üzere dosyanın mahalline İADESİNE,
II- Suça sürüklenen çocuk ... hakkında mağdur ... ’a yönelik yağmaya teşebbüs; sanık ... hakkında mağdur ...’a yönelik kasten yaralama; suçlarından kurulan mahkumiyet hükümlerinin incelenmesinde;
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimler Kurulunun takdirine göre; sanık ... ve suça sürüklenen çocuk ... müdafiilerinin temyiz itirazları yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle, usul ve yasaya uygun bulunan hükmün isteme uygun olarak ONANMASINA,
III- Sanık ... tarafından yağmaya teşebbüs suçundan kurulan mahkumiyet; suça sürüklenen çocuk ... hakkında, mağdur ...’a yönelik kasten yaralama suçundan kurulan beraat; mağdur ... ’a yönelik kasten yaralama suçundan kurulan hükmün açıklanmasına ilişkin 04.05.2016 tarihli ek kararın; incelenmesinde ise;
1- Olaydan 5 gün sonra karakola giderek şikayetçi olan mağdur ... ’ın şikayet beyanında; olaydan bir yıl önce sanık ... ile tartıştıklarını, tartışmanın sonunda ...’u bıçakla yaraladığını, bu olay nedeni ile tutuklu kaldığını ve ...’un da bir süre hastanede yattığını, araya tanıdıkların girmesi üzerine ...’un şikayetini geri aldığını, olay günü yalnız olduğu sırada sanıkların yanına geldiklerini, ...’un hastane için harcadığı paradan bahisle “10.000 TL’yi ne zaman getireceksin” diye sorduğunu, kendisinin “Ben o parayı bulamam” demesi üzerine kendisini kemik kırığı oluşacak şekilde darp ettiklerini söylediğinin anlaşılması karşısında; sanık ...’un eyleminin 5237 sayılı TCK"nin 150/1. maddesinde düzenlenen hukuki alacağın tahsili amacıyla işlenip işlenmediği tartışılmadan yazılı şekilde hüküm kurulması,
2- Mağdur ...’ın olay sonrasında sıcağı sıcağına hastane polisine verdiği beyanında, mahallede bulunduğu sırada her iki sanığın birlikte ellerinde bıçak bulunduğu halde karşıdan gelerek kendisini darp ettiklerini beyan ettiğinin anlaşılması karşısında; mağdurun sonradan değiştirdiği beyanlarına dayanmak suretiyle yerinde ve yeterli olmayan gerekçe ile suça sürüklenen sanık ... hakkında beraat kararı verilmesi,
3- Suça sürüklenen çocuk ... hakkında mağdur ... ’a yönelik kasten yaralama eyleminde, deneme süresi içerisinde yeni bir suç işleyen sanık hakkında 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 231/11.maddesinde yer alan, "Denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işlemesi veya denetimli serbestlik tedbirine ilişkin yükümlülüklere aykırı davranması halinde, mahkeme hükmü açıklar" düzenlemesi gereğince, kurulan önceki hükmün aynen açıklanmasına karar verilmesi gerekirken, tefhime esas kısa kararda TCK. 29 uygulaması da yapılmak suretiyle, yazılı şekilde hüküm kurulması,
4- Yine, kısa kararda sanığa 1 yıl 1 ay 3 gün, gerekçeli kararda ise 11 ay 20 gün hapis cezası verilmek suretiyle çelişki yaratılması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ... ve suça sürüklenen çocuk ... müdafiileri ile o yer Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle isteme uygun olarak BOZULMASINA, 15/12/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.