6. Ceza Dairesi Esas No: 2019/7 Karar No: 2020/4983 Karar Tarihi: 15.12.2020
Yargıtay 6. Ceza Dairesi 2019/7 Esas 2020/4983 Karar Sayılı İlamı
6. Ceza Dairesi 2019/7 E. , 2020/4983 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü: Diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak; 1-) 02.12.2002 tarihli Yakalama Üst Arama ve Zaptetme Tutanağı içeriğine göre, müşteki ...’a ait cep telefonunun, suçun diğer sanıklarından Bekir’in üzerinde yapılan arama neticesinde ele geçtiği ve müştekiye teslim edildiği, müştekinin soruşturma aşamasındaki beyanında; kendisini darp eden şahısların, cebinde bulunan 12 TL parayı ve cep telefonunu aldıklarını ifade ettiği, kovuşturma aşamasında ise 18.02.2003 tarihli oturumda; telefonunu düşürdüğünü soruşturma aşamasındaki ifadesinin doğru olmadığını, bozma sonrası 04.03.2008 tarihli oturumda ise müştekinin, telefonunun karakolda iade edildiğini belirterek, 12 TL’nin ödenmesine ilişkin bir husustan bahsetmediğinin anlaşılması karşısında; hükümlülerin haklarındaki hüküm kesinleştikten sonra müştekinin bozma sonrası 22.02.2018 tarihli oturumda vermiş olduğu ifadesinde yer alan, “Olaydan 3-4 gün sonra zararımız karşılandığı” şeklindeki zararının soruşturma aşamasında giderildiğine ilişkin beyanının diğer tüm beyan ve tutanaklarla çeliştiği, hangi gerekçe ile son ifadenin geçerli kabul edildiği tartışılmadan uygulama olanağı bulunmayan TCK’nin 168.maddesi gereğince yazılı şekilde hüküm kurulması, 2-) Hükümlü hakkında TCK"nin 53. maddesi tatbik edilirken, Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 günlü Resmi Gazete"de yayımlanan 08.10.2015 tarihli, 2014/140 esas, 2015/85 karar sayılı iptal kararının gözetilmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, hükümlüler ..., ... müdafiilerinin temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, 01.04.2004 tarihli kesinleşmiş ilk hükümdeki ceza süresini aşmamak koşuluyla infaz aşamasında verilen uyarlama kararlarının kazanılmış hak oluşturmayacağının gözetilmesine, 15.12.2020 gününde oy birliğiyle karar verildi.