Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/3616
Karar No: 2021/855
Karar Tarihi: 04.02.2021

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2020/3616 Esas 2021/855 Karar Sayılı İlamı

11. Hukuk Dairesi         2020/3616 E.  ,  2021/855 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ

    Taraflar arasında görülen davada İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesince bozmaya uyularak verilen 06.05.2019 tarih ve 2014/989-2019/403 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesinin taraf vekilleri tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, davacı ile davalı arasında bayilik sözleşmesi bulunduğunu, Rekabet Kurulu"nun 2002/2 sayılı tebliği ile taraflar arasındaki bayilik sözleşmesinin davalı tarafından feshedildiğini, davalı tarafından sözleşme feshedilmesine karşın içeriği açıklanmayan 31.10.2010 tarih ve 108.768,94 TL bedelli faturanın davacıya tebliğ edildiğini, faturaya davacı tarafından yasal süresi içerisinde itiraz edildiğini, buna karşın davalının davacıya ait borçlandırma sistemli kredi hesabından davacının taşıt tanıma sisteminden alacaklı olduğu 21.934,83 TL mahsup edilerek 86.834,11 TL"nin haksız olarak tahsil ettiğini, ayrıca davacının davalıdan 10.900,00 TL daha taşıt tanıma sistemi nedeniyle alacaklı olduğunu ileri sürerek, davalı tarafından haksız olarak tahsil edilen 108.768,94 TL"nin ödeme tarihi olan 11.11.2010 tarihinden itibaren en yüksek banka mevduat faizi üzerinden ve taşıt tanıma sisteminden kaynaklanan 10.900.- TL alacağının davalının temerrüte düştüğü 18.09.2010 tarihinden itibaren reeskont faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davacının 5 yıllık süre için aldığı teknik yardım bedelinin, 18.09.2010 sonrası kullanılmayan kısma isabet eden güncellenmiş bedelinin KDV dahil bedelinin 96.115,02 TL olduğu, davacının tahsil etmiş olduğu tutarın ise KDV dahil 108.768,94 TL olduğu, bu itibarla davacıdan fazla yapılan tahsilat tutarının ise (108.768,94 - 96.115,02) 12.653,92 TL olduğu, davacının fazla tahsil edilen tutar için davalıdan ayrıca 427,07 TL avans faizi alacağının olduğunun tespit edildiği gerekçesiyle, davanın kısmen kabulü ile 427,07 TL"nin 11.11.2010 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
    1-5219 sayılı Kanun ile yapılan değişiklik sonucu Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu"nun (HUMK) 427. maddesinde öngörülen kesinlik sınırı, 5236 sayılı Kanun"un 19. maddesiyle HUMK’a eklenen Ek-Madde 4’te öngörülen yeniden değerleme oranı da dikkate alındığında 2019 yılı için 3.200.- TL’dir.
    Davalı vekilinin temyize konu ettiği miktarın 427,07 TL olması nedeniyle 06.05.2019 tarihli karar davalı yönünden kesin niteliktedir. Kesin olan kararların temyiz istemleri hakkında mahkemece bir karar verilebileceği gibi, 01.06.1990 gün 3/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca Yargıtay tarafından da temyiz isteminin reddine karar verilebilir. Açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz isteminin kesinlik nedeniyle reddine karar verilmiştir.
    2-Mahkemece gerekçeli kararda davacıdan fazla tahsilat tutarının 12.653,92 TL ve ayrıca 427,07 TL avans faizi alacağının tespit edildiği belirtilmiş olmasına rağmen hüküm fıkrasında 427,07 TL’nin 11.11.2010 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile davalıdan tahsili ile hüküm kurulmuş olup, hüküm ile gerekçe arasındaki bu çelişki nedeniyle HMK’nın 294 ve 297. maddeleri uyarınca hükmün bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
    Kabule göre de, bilirkişi hesaplamasında davalı tarafından davacıya sözleşme başlangıç tarihinde ödenen işletme teknik yardım bedelinin sözleşmenin süresinden önce sona ermesi nedeniyle bakiye süreye isabet eden bedelin hesaplanmasında güncellenmiş değer hesabı yapılarak davalı alacağının belirlenmesi doğru görülmemiştir. Güncelleme yapılmaksızın kıstelyevm metoduyla, bakiye süreye ilişkin davalı alacağı tespit edilerek buna göre alacak borç durumunun hesaplanması gerekir.
    Davacı dava dilekçesinde işlemiş faiz isteminde bulunmayıp temerrüt tarihinden itibaren faizin başlangıcı talebinde bulunmuş olup mahkemece temerrüt tarihi tespit edilerek bu tarihten davacı alacağına faiz hükmedilmesi gerekirken ayrıca işlemiş faiz alacağına da hükmedilmesi HMK"nın 26. maddesi uyarınca talep aşımı oluşturup bu hususun da re"sen dikkate alınması gerektiğinden mahkemenin buna yönelik hükmü doğru görülmemiştir.
    SONUÇ:Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz isteminin miktardan reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, ödedikleri peşin temyiz harcının istekleri halinde temyiz eden taraflara iadesine, 04.02.2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi