18. Ceza Dairesi 2019/10294 E. , 2020/6730 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Görevi yaptırmamak için direnme, kişilerin huzur ve sükununu bozma
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi, kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
1) Anayasanın 141, CMK’nın 34 ve 230. maddeleri uyarınca mahkeme kararlarının sanıkları, mağdurları, Cumhuriyet Savcısını ve herkesi inandıracak ve Yargıtay denetimine imkan verecek biçimde olması gerekir.
Yargıtay’ın gerekçelerde tutarlılık denetimini yapabilmesi için; kararın dayandığı tüm verilerin, bu veriler konusunda mahkemenin ulaştığı sonuçların, iddia, savunma ile mağdur ve tanık anlatımlarına ilişkin değerlendirmelerin, hangi anlatımın ne gerekçeyle diğerine üstün tutulduğunun açık olarak hükmün gerekçesine yansıtılması ve mahkemece ulaşılan vicdani kanı sonucunda sanığın hangi fiillerinin suç sayıldığı açıklandıktan sonra kabul edilen bu fiillerin hukuki nitelendirilmesinin yapılması gerekirken, açıklanan bu hususlara uyulmayarak sanığın hangi eylemlerinin görevi yaptırmamak için direnme, hangi eylemlerinin kişilerin huzur ve sükununu bozma olarak kabul edildiği belirtilmeksizin gerekçesiz hüküm kurulması,
2) Başka suçtan aynı yargı çevresindeki cezaevinde hükümlü olduğu anlaşılan sanığın, hükmün açıklandığı oturumda duruşmada hazır bulundurulması sağlanıp, yüzüne karşı hüküm verilmesi gerektiği gözetilmeden, 5271 sayılı CMK"nın 193 ve 196. maddelerine aykırı davranılarak savunma haklarının kısıtlanması,
3) Hükümden sonra 24/10/2019 tarihinde yürürlüğe giren, 7188 sayılı Kanun"un 26. maddesi ile değişik CMK"nın 253. maddesi uyarınca, uzlaştırma kapsamına giren bir suçun, bu kapsama girmeyen bir başka suçla birlikte ve aynı mağdura karşı işlenmiş olması hâlinde uzlaşma hükümlerinin uygulanamayacağına ilişkin düzenleme karşısında; somut olayda sanığın birlikte işlediği uzlaşma kapsamında olmayan TCK’nın 265. maddesinde tanımlanan görevi yaptırmamak için direnme suçu ile aynı Kanunun 123/1. maddesinde tanımlanan kişilerin huzur ve sükununu bozma suçunun mağdurlarının farklı olması nedeniyle anılan Kanun hükümleri ile değişik CMK’nın 253/3. maddesinin uygulama alanı bulmayacağı ve bu nedenle yapılan uzlaşma işlemlerinin geçersiz olduğu anlaşılmakla; sanığa atılı kişilerin huzur ve sükununu bozma suçundan CMK"nın 254. maddesi uyarınca aynı Kanunun 253. maddesinde belirtilen esas ve usûle göre uzlaştırma işlemlerinin yerine getirilerek sonucuna göre sanığın hukuksal durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş ve sanık ...’ın temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden tebliğnameye uygun olarak, başkaca yönleri incelenmeksizin HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 08/06/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.