19. Hukuk Dairesi 2019/233 E. , 2020/1321 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı asil tarafından duruşmalı temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vekili Av. ..., davalı asil ... gelmiş olduğundan duruşmaya başlanarak hazır bulunan davacı vekilinin ve davalı asilin sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı asil, davalı tarafından hürriyeti tahdit edilerek cebir ve şiddet kullanılmak suretiyle 200.000 TL ve 220.000 TL tutarlı iki adet senet imzalatıldığını, bu senetlerle ilgili şikayette bulunması üzerine ... Cumhuriyet Başsavcılığınca başlatılan soruşturmanın devam ettiğini, taraflar arasında davalıya senet verilmesini gerektirir hukuki veya ticari bir ilişkinin de bulunmadığını ileri sürerek, söz konusu senetler sebebiyle borçlu olmadığının tespitine, senetlerin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı asil, davalıdan alacağının 420.000 TL olmayıp 1 adet bono karşılığı 200.000 TL olduğunu, davacı tarafından kendisine satılıp teslim edilmeyen daire karşılığında iş bu icra takibine konu senedin verildiğini, davacının iddialarının doğru olmadığını belirterek davanın reddini ve icra inkar tazminatına karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, cebir ve şiddet kullanmak suretiyle iradesinin fesada uğratılması neticesinde imzalatılarak senedin alındığını iddia eden davacının MK"nın 6 maddesi gereğince iddiasını ispatla yükümlü olduğu, davacının şikayeti üzerine başlatılan ceza soruşturması neticesinde davalı aleyhine, kamu adına kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiği, davacının iddia ettiği ikinci bir 220.000 TL tutarındaki zorla imzalatıldığı iddia edilen senedin yargılama aşamasında dosyaya yansımamış bulunması da birlikte değerlendirildiğinde davacının dava dilekçesindeki iddialarını ispatlayamadığı, icra veznesine girecek paranın davalıya ödenmemesi yönünde verilen ihtiyati tedbir kararı infaz edilemediğinden, davalı lehine tazminat koşullarının oluşmadığı gerekçesiyle davanın ve tazminat isteminin reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairemizin 2015/9217 esas ve 2015/13263 karar sayılı ve 21.10.2015 tarihli kararı ile; "Dava açıldığında maktu peşin harç yatırılmış, 09.05.2011 tarihli tensip tutanağında eksik peşin harcın ikmali konusunda ara kararı oluşturulduğu halde dava konusu bonoların toplam değerleri üzerinden hesaplanıp alınması gereken eksik nisbi peşin harç tamamlanmadan yargılamaya devam edilmiştir. Davacının, anılan tutanakta adli yardım talebinin de reddedildiği anlaşılmaktadır. Bu durumda 492 sy. Harçlar Kanunu"nun 32. maddesi hükmü uyarınca eksik peşin harç tamamlanmadan yargılamaya devam edilerek davanın esası hakkında karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olduğundan hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir. " gerekçesiyle bozulmuştur.
Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda eksik yatırılan nisbi harç davacıya tamamlattırılmış, cebir ve şiddet kullanmak suretiyle iradesinin fesada uğratılması neticesinde imzalatılarak senedin alındığını iddia eden davacının iddiasını ispatla yükümlü olduğu, davacının şikayeti üzerine başlatılan ceza soruşturması neticesinde davalı aleyhine, kamu adına kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiği, davacı tanıklarının görgüye dayalı bilgisinin olmadığı, davacının iddia ettiği ikinci bir 220.000 TL tutarındaki zorla imzalatıldığı iddia edilen senedin yargılama aşamasında dosyaya yansımamış bulunması da birlikte değerlendirildiğinde davacının dava dilekçesindeki iddialarını ispatlayamadığı, icra veznesine girecek paranın davalıya ödenmemesi yönünde verilen ihtiyati tedbir kararı infaz edilemediğinden, davalı lehine tazminat koşullarının oluşmadığı gerekçesiyle davanın ve davalının tazminat talebinin reddine karar verilmiş, hüküm davacı asil tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı asilin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 06.07.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.