20. Hukuk Dairesi 2018/3023 E. , 2020/2591 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava dilekçesinde özetle; ... ili, ... ilçesi, ... beldesi, ... mahallesi, ...mevkiindeki 363 parsel sayılı taşınmazdaki "...." hissesini ... 3. Noterliğinin 29/03/2006 tarih ve 5746 yevmiye numaralı düzenleme şeklinde gayrimenkul satış vaadi sözleşmesiyle satın aldığını, ancak taşınmaz üzerinde şerh olması nedeniyle tapuda devir ve tescil işlemi yaptıramadığını, ... Belediye Başkanlığınca 2007 yılında yapılan parselasyon çalışmasında taşınmazın imar parseli içerisinde kaldığını, sonrasında ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2005/145 E. - 2007/535 K. sayılı kararı ile dava konusu taşınmazın kesinleşmiş orman sınırları içinde kaldığından bahisle 4.202,46 m²"sinin tapusunun iptaliyle orman vasfıyla Hazine adına tesciline karar verildiğini ve kararın kesinleştiğini, iptal edilen kısmının ifraz edilerek 1521 parsel sayısını aldığını, öte yandan ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2010/256 E. - 2012/634 K. sayılı dosya üzerinden açtığı davada satış vaadi sözleşmesiyle satın aldığı hissenin adına tescilini talep ettiğini ve mahkemece lehine karar verildiğini, son olarak ... 2. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2013/644 E. - 2013/1088 K. sayılı dosyasıyla açtığı ortaklığın giderilmesi davasında satış memurluğunun 2013/23 satış. sayılı dosyası üzerinden yapılan ihalede diğer hissedarların hisselerini de satın aldığını, netice olarak ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2005/145 E. - 2007/535 K. sayılı kararı uyarınca taşınmazdaki kaybının 4.202,46 m² olup, mülkiyet ve tasarruf imkanının ortadan kaldırıldığını beyan ederek; fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 100.000,00-TL"nin dava tarihinden işleyecek yasal faiziyle davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı taraf 20/03/2016 havale tarihli dilekçesiyle; HMK"nın 124. maddesi uyarınca davada iradi taraf değişikliğine giderek, davasını Hazine"ye yönelttiğini beyan etmiştir.
Mahkemece;
1) Davanın kısmen kabulü ile,
609.513,44-TL tazminatın dava tarihinden işleyecek yasal faiziyle davalı Hazineden alınarak davacıya verilmesine, fazlaya dair istemin reddine,
2) HMK"nın 124. maddesi uyarınca davalı tarafta iradi değişiklik yapıldığından davalı ... Yönetimi yönünden karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, hükmün davacı, davalılar Hazine ve Orman Yönetimi vekillerince istinaf edilmesi üzerine İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesince;
A) Davacı vekili ve davalı ... Yönetimi vekilinin istinaf taleplerinin reddine,
Davalı Hazine vekilinin istinaf talebinin kabulüyle; ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 29/06/2017 gün ve 2015/343 E. - 2017/104 K. sayılı kararının HMK"nın 353/1-b.2 maddesi uyarınca düzeltilmesine;
B) Esasa ilişkin aşağıdaki şekilde yeni hüküm tesisine,
1- Davacının Hazineye karşı açmış olduğu davanın reddine,
2- HMK"nın 124. maddesi uyarınca davalı tarafta (Orman Yönetimi yerine Hazine) iradi değişiklik yapıldığından davalı ... Yönetimi yönünden karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.
Dava; 4721 sayılı TMK"nın 1007. maddesi uyarınca tazminat istemine ilişkindir.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye göre yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak; hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 7/1. maddesine göre; “Görevsizlik veya yetkisizlik nedeniyle dava dilekçesinin reddine, davanın nakline veya davanın açılmamış sayılmasına ön inceleme tutanağı imzalanıncaya kadar karar verilmesi durumunda tarifede yazılı ücretin yarısına, ön inceleme tutanağı imzalandıktan sonra karar verilmesi durumunda tamamına hükmolunur. Şu kadar ki, davanın görüldüğü mahkemeye göre hükmolunacak avukatlık ücreti, tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde yazılı miktarları geçemez. Aynı tarifenin 7/2. maddesine göre, " Davanın dinlenebilmesi için kanunlarda öngörülen ön şartın yerine getirilmemiş olması ve husumet nedeniyle davanın reddine karar verilmesinde, davanın görüldüğü mahkemeye göre tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde yazılı miktarları geçmemek üzere üçüncü kısımda yazılı avukatlık ücretine hükmolunur.” Bu kapsamda olmak üzere; bölge adliye mahkemesince husumet yokluğundan davacı yönünden davanın reddine karar verildiğine göre kendisini vekille temsil ettiren davalı Hazine yararına maktu vekalet ücreti taktir etmek gerekirken nispi vekalet ücreti taktir edilmesi doğru görülmemiş ise de bu husus kararın bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür. Bu sebeple, hüküm fıkrasının 5. bendindeki "55.366,51-TL." ibaresinin hükümden çıkartılarak yerine “2.180,00-TL." ibaresinin yazılması suretiyle hükmün düzeltilmesine ve bölge adliye mahkemesi kararının 6100 sayılı HMK’nın 370/2. maddesi uyarınca, davacı yararına düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, dava dosyasının ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğinin bölge adliye mahkemesine gönderilmesine, temyiz harcının istek halinde iadesine 08/07/2020 günü oy birliğiyle karar verildi.