16. Hukuk Dairesi 2015/3229 E. , 2016/6663 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : KADASTRO
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sırasında tapu kayıtları nedeni ile ... Köyü çalışma alanında bulunan 594 parsel sayılı 16405 metrekare yüzölçümüneki taşınmaz paylı olarak davacı karşı davalı ... ve müşterekleri, 595, 598, 599 ve 600 parsel sayılı 6018, 2920, 3010 ve 2638 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar davalı ... ve müşterekleri adlarına, 730, 731 ve 732 parsel sayılı 5301, 3745 ve 1995 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar ise tapu kaydı miktar fazlası olarak davalı adına tespit edilmiştir. Davacı ... satın alma, irsen intikal ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak 594 parsel sayılı taşınmaz hakkında, davacı karşı davalı ... ve müşterekleri tapu kaydına dayanarak çekişmeli 730, 731 ve 732 parsel sayılı taşınmazlar hakkında ayrı ayrı dava açmışlardır. Davacı ... tarafından ... ve arkadaşları aleyhine Asliye Hukuk Mahkemesinde açılan men"i müdahale davası çekişmeli 595, 598, 599 ve 600 parsel sayılı taşınmazlar hakkında tutanak düzenlenmiş olması nedeni ile görevsizlik kararı ile tapulama mahkemesine gönderilmiştir. Yargılama aşamasında ... ve müşterekleri tapu kaydına dayanarak tüm taşınmazların ... mirasçıları adlarına tescili istemi ile ... ve arkadaşları ise tapu kaydına dayanarak 595, 598, 599 ve 600 parsel sayılı taşınmazların adlarına tescili istemi ile davaya katılmışlardır.
Mahkemece yapılan yargılama sonunda; 594, 595, 731, 730, 732 nolu parsellerin kadastro tespitinin iptaline, ... İlçesi ... Köyü ... Mevkili 598, 599 ve 600 nolu parsellerin tesbit gibi tesciline, ... İlçesi ... Köyü ... Mevkili 732 nolu parselin 1995 metrekare yüzölçümü ve tarla niteliği ile tamamının 392 pay kabul edilerek 112 payının ... oğlu ..., 56 payının ... oğlu ..., 84 payının ... oğlu ..., 56 payının ... oğlu ..., 56 payının ... oğlu ..., 7 payının ... kızı ..., kalan 21 payının ise 3"er paydan ... çocukları, ..., ..., ... ..., ..., ... ve ... adına tespit ve tesciline, 03.05 1988 tarihli fen bilirkişisi ... imzalı krokide (T) ve (S) harfi ile gösterilen alanın 731 parsel 2636 metrekare yüzölçümü ve tarla niteliği ile tamamının 392 pay kabul edilerek 112 payının ... oğlu ..., 56 payının ... oğlu ..., 84 payının ... oğlu ..., 56 payının ... oğlu ..., 56 payının ... oğlu ..., 7 payının ... kızı ..., kalan 21 payının ise 3"er paydan ... çocukları, ..., ..., ... ..., ..., ... ve ... adlarına aynı krokide (E) ve (K) harfi ile gösterilen alanın ise en son parsel numarası verilmek üzere 1109 metrekare yüzölçümü ve tarla niteliği ile tamamının beş pay kabul edilerek birer paydan ... çocukları ..., ..., ..., ... ve ... adlarına tespit ve tesciline, 03.05.1988 tarihli fen bilirkişisi ... imzalı krokide (A), (G) ve (H) harfi ile gösterilen alanın 595 parsel 5390 metrekare yüzölçümü ve tarla niteliği ile tamamının beş pay kabul edilerek birer paydan ... çocukları ..., ..., ..., ... ve ... adlarına, aynı krokide (F) ve (Y) harfleri ile gösterilen alanın ise en son parsel numarası verilmek üzere 628 metrekare yüzölçümü ve tarla niteliği ile tamamının 392 pay kabul edilerek 112 payının ... oğlu ..., 56 payının ... oğlu ..., 84 payının ... oğlu ..., 56 payının ... oğlu ..., 56 payının ... oğlu ..., 7 payının ... kızı ..., kalan 21 payının ise 3"er paydan ... çocukları, ..., ..., ... ..., ..., ... ve ... adlarına tespit ve tesciline, ... İlçesi ... Köyü ... Mevkili 730 nolu parselin 5301 metrekare yüzölçümü ve tarla niteliği ile tamamının beş pay kabul edilerek birer paydan ... çocukları ..., ..., ..., ... ve ... adlarına tespit ve tesciline, 03.05.1988 tarihli fen bilirkişisi ... imzalı krokide (D) harfi ile gösterilen alanın 594 parsel 10980 metrekare yüzölçümü ve tarla niteliği ile tamamının beş pay kabul edilerek birer paydan ... çocukları ..., ..., ..., ... ve ... adlarına, aynı parselin arta kalan kısmının ise en son parsel numarası verilmek üzere 5425 metrekare yüzölçümü ve tarla niteliği ile tamamının ... adına tesbit ve tesciline, karar verilmiş, hüküm davacı ... ve müşterekleri, davalı ve müdahiller vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 141/3 maddesi “mahkemelerin her türlü kararlarının gerekçeli olarak" yazılmasını zorunlu kıldığı gibi; bu zorunluluk, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 297 ve 298. maddelerinin de amir hükmüdür. Adil yargılanma hakkının garantileri arasında yer alan "aleni yargılanma ilkesi" ve "hukuki dinlenilme hakkı" da, kararların gerekçeli olmasını zorunlu kılar. Bu prensiplerin amacı, yargılama sürecini ve kararın verilişini kamu denetimine açık tutmak suretiyle adaletin yerine getiriliş biçimini görünür kılmak; kamu eliyle karar verme sürecini denetleyerek kişinin adil yargılanma hakkını güvence altına almak ve adalete güveni korumaktır. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 297/1-c maddesi uyarınca gerekçenin; "tarafların iddia ve savunmalarının özetini, anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususları, çekişmeli vakıalar hakkında toplanan delilleri, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesi, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebepleri" göstermesi gerekir. Bir başka anlatımla; gerekçe, hüküm fıkrasında yazılı sonuçlara nasıl varıldığının tereddüte yer bırakmayacak şekilde açıklanmasıdır. Kararın gerekçesi ile hüküm fıkrası birbirine sıkı sıkıya bağlı olup uyumlu bulunması zorunlu olduğu gibi, duruşmada tefhim edilen hüküm sonucuna nasıl ulaşıldığını açıklamayan ifadelerin gerekçe olarak kabul edilmesi mümkün değildir. Somut olayda; mahkemece yukarıda açıklandığı gibi bir gerekçe oluşturulmadan karar verilmiş olmakla birlikte Mahkemece hükme esas alınan ve atıfta bulunulan krokilerden; davacı ... ve müştereklerinin dayanağı olan 04.04.1950 tarih ve 7 numaralı tapu kaydı ile davacılar ... ve müştereklerinin dayanağı olan 28 ada 2 parsel sayılı tevzi parseline ait tapu kayıtlarına esas alınan krokilerin çakıştığı yerlerde tevzii tapu kaydına değer verildiği, her iki tapu kaydının dışında kalan bölümde ise davacı ..."un zilyetliğine değer verildiği anlaşılmaktadır.
Mahkeme kararlarının açık gerekçe içermesi zorunluluğu karşısında temyize konu karar, içerdiği gerekçe itibari ile Anayasal hükme uygun olmadığı gibi, Mahkemece yapılan araştırma ve inceleme de hüküm kurmak için yeterli değildir. Dosya arasında bulunan ve davacıları ... ve müşterekleri, davalısı ... ve müşterekleri olan ... Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 09.05.1974 tarihinde kesinleşen 1963/885 Esas ve 1963/973 Karar sayılı men"i müdahale dosyasında da taraflar, geldi gitti kayıtları dikkate alındığında, aynı tapu kayıtlarına dayanmış, tapu kayıtlarının kapsamı belirlenmiştir. Mahkemece bu ilam ve dayanağı kroki usulünce keşifte uygulanmamış, aynı tapu kaydına dayalı olarak tarafları arasında görülen davanın, eldeki davada kesin hüküm teşkil edip etmediği üzerinde durulmamıştır. Bu şekilde eksik gerekçe, araştırma ve inceleme ile hüküm kurulamaz. Hal böyle olunca; tüm tanıklar ve yerel bilirkişi hazır olduğu halde mahallinde yeniden keşif yapılmalı, yapılacak olan keşifte bilirkişi ve tanıklardan ... Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 09.05.1974 tarihinde kesinleşen 1963/885 Esas ve 1963/973 Karar sayılı men"i müdahale davasına ait ilam ve krokisi sorulup, kapsamı kesin olarak belirlenmeli, temyize gelen taraflar açısından bu ilamın kesin hüküm niteliğinde olup olmadığı tartışılıp değerlendirilmeli, çekişmeli taşınmazlar üzerindeki zilyetlik durumu ve 594 parsel sayılı taşınmaz üzerinde davacı ... "un ne zamandan beri ne suretle ve hangi hukuki sebebe istinaden zilyet olduğu maddi olaylara dayalı olarak sorulmak suretiyle kesin olarak belirlenmeli, gösterilen sınırlar uzman teknik bilirkişi tarafından hazırlanacak krokide işaretlettirilmeli, bilirkişi ve tanık beyanları arasında çelişki olduğu takdirde yüzleştirme yapılmak suretiyle çelişki giderilmeli; dayanılan tapu kayıtlarının sınırları ve çekişmeli taşınmazlar üzerindeki zilyetlik durumu kuşkuya yer bırakmayacak şekilde aydınlatılmalı, bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir. Eksik incelemeye dayalı ve gerekçesiz olarak hüküm kurulması isabetsiz olduğu gibi aktarılan davanın konusu olduğu anlaşılan ve hukuken malik haneleri açık olan 598, 599 ve 600 nolu parsellerin tesbit gibi tesciline karar verilmesi de isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, 15.06.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.