20. Hukuk Dairesi 2015/6426 E. , 2016/3090 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... Yönetimi vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Kadastro sırasında ...ilçesi, .... mahallesi 533 ada 8 parsel sayılı 1951,32 m² yüzölçümündeki taşınmaz, ... adına tesbit edilmiştir.
Davacı, 03/03/2008 havale tarihli dilekçesi ile dilekçesine ekli krokide gösterilen 502 ada 1 nolu orman parselinin kuzey kısmı ile 503 ada 1 nolu orman parselinin kuzey ve doğu kısımlarının orman vasfında olduğunu, buna rağmen, 3402 sayılı Kanunun 5304 sayılı Kanunla değişik 4. maddesi gereği yapılan çalışmalarda bu alanların orman sınırları dışına çıkarıldığını belirterek, yapılan kadastro tespitinin iptali ile bu alanların orman vasfı ile Hazine adına tescilini talep ve dava etmiştir.
Mahkemece, davacının 90 ayrı parsele dava açtığının tespit edilmesi üzerine her bir parsel için tefrik kararı verilerek 533 ada 8 parsel için bu dosya üzerinden yapılan yargılama sonucu davanın reddine, dava konusu taşınmazın tespit gibi tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm, davacı ... Yönetimi ve davalı Hazine tarafından esasa yönelik olarak temyiz edilmiştir. Temyiz incelemesi üzerine yerel mahkeme hükmü .... Hukuk Dairesinin ...06/2013 tarih ve 2013/2692 E. - 2013/6970 K. sayılı ilâmı ile bozulmuştur.
Hükmüne uyulan bozma ilâmında özetle; "Orman kadastrosundan sonra yapılan arazi kadastrosu sırasında davaya konu yer hakkında 533 ada 8 parsel numarası verilmiş ve kadastro mahkemesinde orman kadastrosuna itiraz davasına konu olduğundan söz edilmiş olmasına karşın, malik hanesi açık bırakılmayarak davalı adına tespit yapılmıştır. Dava konusu taşınmazın yanılgı sonucu davalı adına tespit edilmiş olması, bu taşınmazın tesbitten önce davalı olduğu gerçeğini değiştirmez. Ayrıca; mahkemece, dava konusu taşınmazın memleket haritası ve hava fotoğraflarına göre orman sayılmayan yerlerden olduğu gerekçe gösterilerek davacı ... Yönetiminin davasının reddi ile dava konusu taşınmazın tespit gibi davalı adına tesciline karar verilmiş ise de, yapılan inceleme ve araştırma taşınmazın davalı adına tespiti için yeterli değildir, şöyle ki, mahkeme tarafından davalı yararına zilyetlikle kazanma koşulları araştırılmadığı gibi yapılan keşifte ziraatçi bilirkişi ve mahalli bilirkişi de bulundurulmamıştır. O halde, mahkemece, eski tarihli memleket haritası, hava fotoğrafları ve varsa amenajman planı, önceki bilirkişiler dışında seçilecek bir orman mühendisi, bir fen ve bir ziraat mühendisi yardımıyla yeniden yapılacak inceleme ve keşifte, çekişmeli taşınmaz ile birlikte çevre araziye de uygulanmak suretiyle taşınmazların öncesinin bu belgelerde ne şekilde nitelendirildiği belirlenmeli; çekişmeli taşınmazların konumunu çevre parsellerle birlikte haritalar üzerinde gösterecekleri ayrı renklerle işaretli ve bilirkişilerin onayını taşıyan, duraksamaya yer vermeyecek nitelikte kroki düzenlettirilmelidir. Yukarıda açıklanan yöntemle yapılacak
araştırma sonucu, taşınmazın orman sayılan yerlerden olmadığı belirlendiği takdirde, bu kez çekişmeli taşınmazın tutanaklarının malik hanesi açık olarak düzenlendiği kabul edildiğinden davalı gerçek kişi yönünden zilyetlik yoluyla kazanma koşullarının araştırılması gerekir." denilmiştir.
Mahkemece bozma ilâmına uyularak yapılan yargılama sonunda; davanın reddine, çekişmeli 533 ada 8 parsel sayılı taşınmazın kadastro tespitinin iptali ile "çay bahçesi" vasfıyla, davacı ... adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş; hüküm, davacı ... Yönetimi vekilince temyiz edilmiştir.
Dava, kısmî ilân süresi içinde açılan kadastro tespitine itiraz niteliğindedir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 5304 sayılı Kanun ile değişik 3402 sayılı Kanunun 4. maddesi hükmüne göre orman kadastrosu yapılmış, davacı ... Yönetimi tarafından kısmî ilân süresi içinde dava konusu taşınmazla birlikte birden çok parsele dava açılmıştır.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi tarafından eski tarihli hava fotoğrafları ve memleket haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırma sonucunda çekişmeli taşınmazın orman sayılmayan yerlerden olduğu anlaşıldığına ve yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının Orman Yönetimine yükletilmesine 10/03/2016 gününde oy birliği ile karar verildi.