11. Hukuk Dairesi 2015/9561 E. , 2016/5975 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada .... Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 11/03/2015 tarih ve 2015/7-2015/20 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi her iki taraf vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin ABD"de mukim olup 1954 yılından beri kar motoru ve motorsiklet ürettiğini, tanınmış ".." ve "..." ibareli markaların sahibi olduğunu, davalı adına tescilli "..." ibareli markalar bulunup bu markalar yönünden 556 sayılı KHK"nın 7/1-b ve 8/1-b maddeleri anlamında tescil engeli bulunduğunu, davalı markasının tescil tarihinden itibaren emtia listesindeki hiç bir ürünü kullanmadığını, davalının söz konusu markayı tescil ettirmesinin müvekkilinin marka tescilini engellediğini, müvekkilinin markasının 1998, davalının markasının ise 2008 yılında tescil edildiğinden müvekkilinin öncelik hakkının bulunduğunu ileri sürerek, davalı adına tescilli ... ve ... sayılı markaların hükümsüzlüğünü ve sicilden terkinini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, müvekkili markasının 1992 yılında tescil edildiğini, tanınmış olduğunu, hükümsüzlük başvurusu için öngörülen 5 yıllık hak düşürücü sürenin dolduğunu, markanın kullanılmadığı iddiasının doğru olmadığını, marka için ciddi yatırım yapıldığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama neticesinde, dava konusu markalardan 138854 sayılı markanın tescilinin davacı şirketin menşei ülke olan ABD"deki 1998 yılındaki tescilinden daha önceki bir tarihte gerçekleştiği, ayrıca dosyada mevcut bilirkişi raporuna göre davacı markasının davalı markasının tescilinin yapıldığı 1192 yılı itibariyle tanınmış marka olmadığının belirlendiği, bu haliyle dava konusu bu markanın 556 sayılı KHK"nin 16.maddesine uygun bir şekilde devrinde herhangi bir engel kanuna aykırı bir durum mevcut olmadığı gerekçesiyle ... sayılı marka yönünden davanın reddine karar verilmiş, dava konusu ... sayılı marka yönünden ise, ... sayılı markanın baskın unsuru olan "..." ibaresinden oluşması nedeniyle davacının markasının davalının devraldığı tarih itibariyle tanınmış marka olduğu ve davacının aynı isimde dünyanın birçok yerinde tescil edilmiş "..." ibareli markalarının bulunduğu ve seri marka algısı yaratacağı ortalama tüketici kitlesi nezdinde markaların karıştırılması ihtimalinin bulunduğu gerekçesi ile dava konusu ... sayılı "..." ibareli 12. sınıfta tescilli markanın hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine karar verilmiştir.
Kararı, her iki taraf vekili temyiz etmiştir
1- Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin ... sayılı markanın hükümsüzlüğüne yönelik davaya ilişkin temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2- Davalı vekilinin ... sayılı markanın hükümsüzlüğüne yönelik davaya ilişkin temyiz itirazlarına gelince, Dairemiz bozma ilamı 2. bendinde davalının devralmak suretiyle maliki olduğu ... sayılı markanın baskın unsurunun “...” ibaresi olması nedeniyle dava konusu olan ... sayılı markanın seri marka oluşturmak maksadıyla tescil olunup olunmadığı hususunun tartışılması gerektiği belirtilmiştir. Mahkemece bozma ilamına uyulması sonucu tesis olunan kararda ise, davacı markaları ile dava konusu marka arasında iltibas tehlikesi bulunduğu ve dava konusu markanın seri marka algısı yaratacağı gerekçesiyle hükümsüzlük kararı verilmiştir. Oysa, Dairemiz bozma kapsamında açıklanan husus Dairemizin 07/07/2009 Tarih ..., 14.11.2008 Tarih ... sayılı kararlarında da açıklandığı üzere, sözkonusu başvurunun davalının önceki bir tarihte tescilli ... sayılı “...” asıl unsuruna sahip markası ile seri marka oluşturmak amacıyla mı yoksa davacı markası yakınlaştırılarak (benzeştirerek) iltibas yaratma ve haksız yararlanma amacıyla mı tescil edilip edilmediği hususlarının değerlendirilmesine ilişkin bulunduğundan bozma ilamına uyulmasına karşın mahkemece anılan hususlarda bir değerlendirme yapılmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamış, ... sayılı markaya yönelik kararın davalı yararına bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, (1) davacı vekilinin ... sayılı markanın hükümsüzlüğüne yönelik davaya ilişkin temyiz itirazlarının reddi ile belirtilen marka yönünden usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, (2) davalı vekilinin ... sayılı markanın hükümsüzlüğüne yönelik davaya ilişkin temyiz itirazlarının kabulü ile belirtilen markaya ilişkin usul ve kanuna aykırı bulunan hükmün davalı yararına BOZULMASINA, aşağıda yazılı bakiye 01,50 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz eden davalıya iadesine, 31/05/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.