Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/15712
Karar No: 2016/5973
Karar Tarihi: 31.05.2016

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2015/15712 Esas 2016/5973 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, davalının açtığı şirkette ortak olarak çalışırken, şirket hesaplarından ortak olunan şirkete para aktardığını iddia ederek, davalının haksız zenginleştiğini ve toplam 85.086,50 TL'nin tahsil edilmesini talep etmiştir. Ancak mahkeme, taraflar arasındaki hesap hareketlerinin net bir borç alacak ilişkisi oluşturmadığından ve davacının şirketin resmi tasfiyesini ilan ettiğinden, davanın reddine karar vermiştir. Davacı vekili bu kararı temyiz etmiştir. Ancak Yargıtay, mahkeme kararında usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığını belirterek, davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermiştir.
Kanun Maddeleri: İş Kanunu (4857), Borçlar Kanunu (6098)
11. Hukuk Dairesi         2015/15712 E.  ,  2016/5973 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasında görülen davada .... Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 11/09/2014 tarih ve 2011/650-2014/325 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, tarafların ortağı olduğu ..."nin 13.06.2011 tarihinde tasfiyesine başlandığını, davalının ayrıca 24.01.2011 tarihinde ... unvanlı şahıs şirketi kurduğunu ve bu ünvan altında davacının da dahil olduğu ticari faaliyetlerde bulunduğunu, davacının bu şahıs şirketinde sigortalı olarak bir süre çalıştığını, davalının kurduğu şirketin bir kısım ödemelerinin muhtelif sayıda çekler keşide edilmek suretiyle limited şirket tarafından yapıldığını, davacının şahsi hesaplarından ortak olunan şirkete 65.173,00 TL para aktarıldığını ve bu bedelin davalının kurduğu şahıs şirketi ve şahsi ihtiyaçları için harcanmak üzere davalı tarafından banka hesaplarından çekildiğini, davacının ortak olunan şirket için kullanılmak üzere kendi adına iki ayrı bankadan kredi kullandığını ve halen de taksitlerinin davacı tarafından ödendiğini, davalının haksız zenginleştiğini ileri sürerek; toplam 85.086,50 TL "nin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, müvekkilinin davacı ile ortak oldukları şirket borçları ile davacının şahsi kredileri için ödemeler yaptığını, ortaklığın sona ermesinden sonra ... unvanlı şahıs şirketi kurduğunu, davacının ricası üzerine sigortalı olarak gösterildiğini, belirtilen şahıs şirketinde birlikte ticari faaliyette bulunulduğu iddialarının doğru olmadığını, şahis şirketinin yayın bedelleri için ödemesi gereken bir kısım çeklerin davalının şahsi çekinin bulunmamasından ötürü davacının rızası ile gerçekleştiğini, çek bedellerinin davacıya ödendiğini, şirketin sigorta prim borçlarının davalı tarafından yapılandırıldığını ve taksitler halinde ödendiğini, haksız zenginleşen tarafın davacı olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen 31.03.2014 tarihli bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; bankalardan temin edilen hesap ekstrelerinde taraflar ve ve ... arasında 10 yılı kapsayan pek çok EFT ve havale gibi işlemlerin gerçekleştirildiği, ancak bu hesap hareketlerinden gerçek bir borç ve alacak hesabına geçilemediği, şirketin ticaret sicilindeki resmi tasfiyesini sağlayan memur olan davacının şirketin hissedarlarına ve 3.kişilere alacak ve borcu bulunmadığını belirterek tasfiye sonu beyanını bildirdiği, bu bildirim nedeniyle artık tasfiye nedeniyle diğer ortaktan alacaklı olduğunu iddia ederek talepte bulunmasına imkan olmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
    Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
    Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 04,00 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 31/05/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi