1. Hukuk Dairesi 2015/3070 E. , 2016/4389 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada;
Davacılar, 3117 ada 73 parsel sayılı taşınmazda bulunan Işıklar Apartmanının yöneticisi ve 41 nolu bağımsız bölümün maliki olduklarını, davalıların ortak alanın 1072 m2’lik bölümüne duvar örüp, yüzme havuzu ve müştemilat yapmak suretiyle müdahale ettiklerini ileri sürerek, elatmanın önlenmesine, havuz, müştemilat, pergola ve duvarın yıkılmasına, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile dava tarihinden geriye dönük 5 yıllık 10.000-TL ecrimisilin tahsiline karar verilmesini istemişler, mahkemece elatmanın önlenmesi ve yıkım isteklerine ilişkin dava tefrik edilmiştir.
Davalılar, yöneticinin ecrimisil davası açma yetkisi bulunmadığını, 01/02/1991 tarihli yönetim planına göre de ecrimisil istenemeyeceğini bildirip davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece, davacı ... yönünden aktif husumet yokluğu nedeni ile, davalı ... yönünden de iddianın ispat edilemediği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.
Karar, davacılar vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ..."ın raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü.
-KARAR-
Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre; davacıların temyiz itirazları yerinde değildir. Reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı 1.50.-TL bakiye onama harcının temyiz eden davacılardan alınmasına, 12.04.2016 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.
-KARŞI OY-
Dava, kat malikleri arasında elatmanın önlenmesi, yıkım ve ecrimisil istemine ilişkindir.
Dava açılan asliye hukuk mahkemesince, elatmanın önlenmesi istemi yönünden dosya tefrik ederek görevsizlikle sulh hukuk mahkemesine gönderilmiş, ecrimisil istemi yönünden ise davacı ..."in davası aktif husumet yönünden, davacı ..."un davası ise ispat edilemediğinden reddedilmiştir.
Sayın çoğunluk kat malikleri arasındaki ecrimisil istemlerinde asliye hukuk mahkemesinin görevli olduğu görüşü ile hükmün onanmasına karar vermiştir.
6100 sayılı HMK"nun göreve ilişkin 2. maddesinde malvarılğı haklarına ilişkin davalarda görevli mahkemenin asliye hukuk mahkemesi olduğu belirtilmiş, sulh hukuk mahkemelerinin görevine ilişkin 4. Maddenin 1-ç) hükmünde de;" Bu kanun ile diğer kanunların, sulh hukuk mahkemesi veya sulh hukuk hakiminin görevlendirdiği davaları," sulh hukuk mahkemesinin sonuçlandıracağı düzenlemesine yer verilmiştir.
634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu’nun göreve ilişkin Ek 1. maddesinde; " Bu Kanunun uygulanmasından doğacak her türlü anlaşmazlık sulh mahkemelerinde çözümlenir." düzenlemesi yer almaktadır. Anılan kanun hükümlerinde kat mülkiyetinden kaynaklanan uyuşmazlıkların neler olduğu tek tek sayılmamıştır. Ancak kanunun kapsamının tayininde doktrinde ve yargısal içtihatlarda bazı ölçütler getirilmiştir. Bunlar, davacının kat maliki olması, davalının kat maliki olması ve uyuşmazlık konusu yerin taşınmazın ortak alanı olmasıdır. Somut olayda davanın tarafları kat maliki, işgal edilen ve kiraya verilen yerlerin de ortak alan olduğu konusunda uyuşmazlık yoktur. Hemen belirtmek gerekir ki, aynı kanunun 18. maddesinde "Kat malikleri, gerek bağımsız bölümlerini, gerek eklentileri ve ortak yerleri kullanırken doğruluk kaidelerine uymak, özellikle birbirini rahatsız etmemek, birbirinin haklarını çiğnememek ve yönetim planı hükümlerine uymakla, karşılıklı olarak yükümlüdürler." düzenlemesi de yer almaktadır. Kat maliki tarafından ortak yerlerin kendi nam ve hesabına işgal veya kiraya verilmesinin, madde hükmü kapsamındaki ortak yerlerin kullanımının doğruluk ve birbirinin haklarını çiğnememe kaidelerine aykırılık oluşturacağı tartışmasızdır. Ortak alana anılan şekilde elatılması halinde 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu uygulanmak suretiyle uyuşmazlığın çözümlenmesi yoluna gidilmesine rağmen elatmanın sonucu olarak ortaya çıkan işgal tazminatı niteliğindeki ecrimisil talebini bu kanun kapsamı dışında saymanın hiçbir yasal dayanağı bulunmamaktadır.
Şu halde, dava konusu olay 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunundan kaynaklandığından aynı kanunun Ek 1. maddesindeki özel düzenleme gereği davaya bakma görevi sulh hukuk mahkemesine aittir. Davanın açıldığı asliye hukuk mahkemesi HMK"nun 2,4, 114/1-c ve 115. ve Kat Mülkiyeti Kanunu"nun ek 1. Maddesi gereğince görevsizlik kararı vermesi gerekirken esas yönünden hüküm kurulmasının doğru olmadığı, hükmün görev yönünden bozulması gerektiği kanaatinde olduğumuzdan sayın çoğunluğun esas yönünden inceleme yapmak suretiyle onama görüşüne katılmıyoruz.