BAM Hukuk Mahkemeleri İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/885 Esas 2019/824 Karar Sayılı İlamı
Esas No: 2017/885
Karar No: 2019/824
Karar Tarihi: 11.09.2019
BAM Hukuk Mahkemeleri İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/885 Esas 2019/824 Karar Sayılı İlamı
T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2017/885 Esas
KARAR NO: 2019/824 Karar
DAVA : Ticari Şirket (Ortaklıktan Çıkma Veya Çıkarılmaya İlişkin)
DAVA TARİHİ: 18/08/2017
KARAR TARİHİ: 11/09/2019
Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Ortaklıktan Çıkma Veya Çıkarılmaya İlişkin) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dilekçesinde özetle, davalı ...'in yetkisi olmamasına ve davacı şirketin herhangi bir karar almamasına rağmen, şirkete ait marketi -------- tarihinde devren kiraya vererek içerisindeki demirbaşları satıp paraya çevirdiğini, kira sözleşmesi düzenlediğini, devir parası olarak------- TL aldığını, bu parayı şirket hesaplarına aktarmadığını, bu yerin halen şirket adresi olarak gözüktüğünü, davalı hakkında görevi kötüye kullanma suçu nedeniyle ceza davası açıldığını, tanıkların farklı beyanda bulunmalarından ötürü beraat ettiğini, ceza mahkemesinin dosyası içinde davalının devir parası olarak ---------TL aldığının göründüğünü, -------- kayıtlarında davalının
yetkisinin bulunmadığının sabit olduğunu, ----- TL nin iadesi için davalı hakkında icra takibi başlatıldığını, ancak takibe itiraz ettiğini, bu nedenlerden ötürü davalının şirket ortaklığından çıkarılması için dava açmak zorunda kalındığını , ------ tarihinde yapılan
ortaklar kurulu toplantısında bu konuda karar alındığını belirterek davalının şirket ortaklığından çıkarılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:Davalı asil ------ tarihli duruşmada ; şirketin büyük hissedarı ------ öz kardeşi olduğunu, davacı şirketin marketinin bulunduğu yerin ve yanındaki dükkanların annesine ait olduğunu, şirketin büyük hissedarının başka bir işe girmek maksadıyla fiilen ayrıldığını, alacaklıların kapıya dayandığını, bunları ödemek için şirkete ait marketi ----------- TL sına devrettiğini, parayı dava dışı annesine verdiğini, annesinin de borçları ödediğini savunarak şirket ortaklığından ayrılmak istemediğini beyan etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE : ,
Dava, davalı ortağın davacı şirket ortaklığından çıkartılması istemine ilişkin olup, TTK 640 maddesine dayanmaktadır.
Tarafların tüm delilleri celp olunarak dava dosyası ve davacı şirkete ait tüm ticari defter kayıt ve dayanakları üzerinde inceleme yapılarak bilirkişi raporları alınmıştır.
TTK 640. Maddesinde; "(1) Şirket sözleşmesinde bir ortağın genel kurul kararı ile şirketten çıkartılabileceği sebepler ön görülebilir. (2) çıkarma kararına karşı ortak, kararın noter aracılığı ile kendisine bildirilmesinden itibaren 3 ay içinde iptal davası açabilir. (3) Şirketin istemi üzerine ortağın mahkeme kararı ile haklı sebebe dayanarak şirketten çıkartılması hali saklıdır." hükmü düzenlenmiştir. İşbu düzenleme yeni olup bu hükmün karşılığı eski ticaret kanunundaki 551. Maddede ise, yeni düzenlemede farklı bir durum ön görülmektedir. Anonim şirketlerde pay sahibinin şirketten çıkartılması söz konusu değildir ancak pay sahibi sermaye koyma borcunu yerine getirmediği takdirde pay sahibi şirketten çıkartılabilir. Limited şirkette ortağın şirketten çıkartılma halleri, ortaklık sözleşmesinde özel olarak düzenlenebilir. Bu haller özel olarak düzenlenmese bile, haklı nedenlere dayanılarak, ortak limited şirketten çıkartılabilir. Nitekim yasal düzenlemenin birinci fıkrasında, limited şirket sözleşmesinde, bir ortağın genel kurul kararı ile, şirketten çıkartılabileceği özel nedenlerin düzenlenebileceği ön görülmektedir. Düzenlemenin 3. Fıkrasında ise şirketin istemi üzerine ortağın mahkeme kararı ile haklı nedene dayanılarak çıkartılması istenilebilir. Somut uyuşmazlıkta bu isteme dayanmaktadır. Haklı sebepler, limited şirket ortaklarının bir araya gelmelerini sağlayan maddi ve kişisel sebepleri ortadan kaldıran böylece şirketin amacına ulaşmasını imkansız kılan ya da ciddi bir şekilde güçleştiren ya da amacını tehlikeye sokan nedenlerdir. Doktrinde de haklı sebep, hukuki ilişkinin sürdürülmesini çekilmez hale getiren ve bozucu yenilik doğuran bir bildirim ve dava yolu ile hukuki ilişkiyi sona erdirmek veya değiştirmek yetkisini kullanılmasını adil gösteren hukuki olgudur şeklinde tanımlanmıştır.
Davacı şirketin ticaret sicil dosyasının incelenmesinde; şirketin turizm ve gıda ürünlerinin ticari konularında faaliyet göstermek üzere ---------- tarihinde kurularak tescil edildiği, ana sözleşmenin ----- tarihli ------ gazetesinde ilan edildiği, şirketin kuruluş sermayesinin ------- TL olduğu ve bu sermayenin ----------isimli - kurucu ortak arasında eşit olarak paylaşıldığı, ana sözleşmenin geçici 1. Maddesine göre; -------- --- yıl süre ile şirket müdürü olarak seçildiği, şirketi münferiden temsil ve ilzama yetkili olduğu, ortaklardan -----şirketteki mevcut-----TL lik hissesinin tamamını ------. Noterliğinin ----- tarihinde --------- yevmiye numarası ile düzenlediği limited şirket pay devri sözleşmesi ile --------devrettiği, söz konusu devir işleminin ticaret sicilinde tescil edilerek gazetede yayınlandığı, sonrasında şirketin ------- TL lik sermayesinin -----TL sinin -------- TL sinin ...'e ait olmak üzere dağılım yapıldığı, davacı şirketin ---------- tarihinde adres bildirmek sureti ile olağanüstü toplantı yapacağına dair çağrı yazısını davalı ortağa ------ tarihinde iadeli taahhütlü olarak gönderdiği ve davalıya --------tarihinde tebliğ edildiği, davalının toplantıya katılmadığı, toplantıda şirketin merkez adresinin değiştirilerek şirketin şube adresi olan ---------- adresinin şirketin yeni merkez adresi olmasına ve şirket ortaklarından ...'in ------ yapılan genel kurul toplantısına mazeret göstermeksizin katılmaması, şirket merkezini izinsiz ve kararsız bir şekilde devrederken aldığı parayı şirket kasasına teslim etmemesi ve benzeri gibi haklı nedenlerden dolayı şirket ortaklığından çıkarılması için dava açılmasına karar verildiği, toplantıya davacı şirkette 2/3 hisseye sahip olan-------katılımı ile kararı imzaladığı görülmüştür.
Davacı şirketin ---- adresinin Muğla'ya nakline ilişkin karara rağmen adres naklinin tescil ve ilan ettirilmediği, davalı ...'in-------- tarihinde verdiği ifadesinde;------- bir aile şirketi olduğunu, ortağı olan ağabeyi --------- kendi adına yeni bir şirket kurduğunu, bu nedenle aralarında husumet başladığını, annesinin şirkete ait marketi istersen sen çalıştır, istersen devret kiraya ver dediğini, bunun üzerine emlakçı vasıtası ile dükkana talip olan 3. bir kişi ile görüştüğünü, pazarlık yaparak dükkanı devrettiğini ve kiraya verdiğini, şirkette imza yetkisi olmadığını şimdi öğrendiğini beyan ettiği, İstanbul Anadolu 36 Asliye Ceza Mahkemesinin ------- Esas sayılı dava dosyası ile aleyhine açılan hizmet nedeni ile güveni kötüye kullanma ceza davasında; ------- tarihli duruşmasında "Müşteki ------- ağabeyi olduğunu, tüm malları elinden aldığını,----- sitesindeki marketi şirket olarak işlettiklerini, daha sonra şirketin ------olan petrol istasyonu açmasına karar verdiğini, marketin'de kapatılmasının düşünüldüğünü bunun için- ortağın imzasının gerektiğini, kendisinin imzaladığını" beyan ettiği, işbu dava dosyasında mahkemece ------------- Karar sayılı karar ile; -------- arasındaki anlaşmazlık nedeni ile müştekinin şikayetçi olduğu, aralarındaki ihtilafın hukuki nitelik arzettiği belirtilerek beraat kararı verildiği, kararın İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi-- Ceza Dairesi'nin ----Esas ------- Karar sayılı kararı ile------- tarihinde kesinleştiği görülmüştür.
Yapılan yargılama sonucunda dosya kapsamındaki tüm delillere ve davalının ----- tarihli duruşmada verdiği beyana göre; davalı ...'in davacı şirketin işlettiği marketi - Kişiye devrettiği, --- tarihinde kira kontratı düzenleyip şirkete ait demirbaşları fatura keserek sattığı, karşılığında kendi beyanına göre ------ TL , mali müşavir aracılığı ile yaptırılan incelemede------- TL bedel aldığı, davalının bu şekilde yetkisiz iş yaptığı, şirketin mal varlığı olan marketi ortaklar kurulu kararı olmaksızın devrettiği, her ne kadar devir bedeli olarak aldığı parayı şirketin borçlarının ödenmesi için annesine verdiğini iddia etmiş ise de annesinin davacı şirketin ortağı olmadığı, şirketin 2015 yılı ticari defterlerinde de kayıtlı olmadığı, tahsil edilen bedellerin davacı şirketin hesabına aktarılmadığı, bu paranın şirket borçlarının ödenmesinde kullanıldığına dair yazılı bir delil de sunulmadığı, böylece davalının ortaklıktan çıkartılması için davacı şirket yönünden yeterince haklı sebebin oluştuğu vicdani kanaatine varılarak aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:Yazılı gerekçe ile ,
1-Davanın KABULÜ ile davalının davacı şirket ortaklığından ÇIKARTILMASINA ,
2-Harçlar Yasası uyarınca alınması gereken 44.40 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 31.40 TL harcın mahsubu ile eksik alınan 13.00 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan 67.40 TL toplam harç masrafı,137.80 TL yargılama gideri, 750.00 TL Talimatla yaptırılan bilirkişi incelemesi ile ilgili takdir edilen bilirkişi ücreti ile mahkememizce yaptırılan bilirkişi incelemesi için takdir edilen bilirkişi ücreti 1.000 TL olmak üzere toplam sarfedilen 1.955.20 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Hüküm tarihinde yürürlükte olan avukatlık asgari ücret tarifesi uyarınca davacı yararına tayin ve takdir edilen 2.725.00 TL maktu vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde ve talebi halinde davacı tarafa iadesine,
Dair, davacı vekili ve davalının yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi'ne istinaf yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, süresi içerisinde kararın istinaf edilmemesi halinde hükmün kesinleşeceği ve infaz edilebileceği açıklanmak suretiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.11/09/2019
