Abaküs Yazılım
21. Hukuk Dairesi
Esas No: 2007/5084
Karar No: 2008/1579
Karar Tarihi: 05.02.2008

Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2007/5084 Esas 2008/1579 Karar Sayılı İlamı

21. Hukuk Dairesi         2007/5084 E.  ,  2008/1579 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Mersin 1. İş Mahkemesi
    TARİHİ : 30/06/2006
    NUMARASI : 2005/1313-2006/529

    Davacı, 1.4.1980-16.2.1982 tarihleri arasında Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tespitine  karar verilmesini istemiştir.
    Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin reddine  karar vermiştir.
    Hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan  ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
    1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre   davacının  diğer temyiz itirazlarının reddi gerekir.
    2- Dava, davacının  01.04.1980-16.02.1982 tarihleri arasında  1479 sayılı Yasa"ya  tabi  Bağ-kur sigortalısı olduğunun  tesbiti  istemine  ilişkindir.
    Mahkemece davanın  reddine karar verilmiş ise de bu sonuç usul ve yasaya uygun değildir.
    1.4.1972 tarihinde yürürlüğe giren 1479 sayılı Yasa"nın 24. maddesinde  zorunlu Bağ-Kur  sigortalılığı için  esnaf sicili veya kanunla  kurulu  meslek kuruluşu kaydı aranırken  20.4.1982 tarihinde yürürlüğe giren  2654 sayılı Yasa ile 1479 sayılı  Yasa"nın  24. maddesi değiştirilecek  zorunlu Bağ-Kur sigortalılığı için  gelir vergisi  mükellefi olması şartı getirilmiş ancak  gelir vergisinden  muaf olanlar  için meslek kuruluşuna kayıtlı  olma yeterli görülmüş, 22.3.1985 tarihinde yürürlüğe giren 3165 sayılı  Yasa ile 24. madde  değiştirilerek  zorunlu Bağ-Kur sigortalılığı için vergi kaydı veya esnaf sicil kaydı veya oda kaydının bulunması  yeterli görülmüş, 2.8.2003 tarihinde yürürlüğe giren 4956 sayılı Yasa ile 24. madde değiştirilerek  zorunlu Bağ-Kur   sigortalılığı için gelir vergisi mükellefi olma şartı getirilmiş ancak  gelir vergisinden muaf olanlar için  esnaf sicil kaydı ve oda kaydının bir arada bulunması yeterli görülmüştür. 
    Dosyadaki kayıt ve belgelerden davacının  27.7.1984 tarihli giriş bildirgesi  üzerine davalı kurumca  20.4.1982 tarihi itibariyle 1479  sayılı Yasa"ya tabi  sigortalı  olarak kayıt ve tescil edildiği,  davacının 21.1.1981-31.12.1992 tarihleri arasında Ticaret ve Sanayi Odası’na kayıtlı olduğu 24.12.1992 tarihinden itibaren şirket ortaklığından dolayı kaydının devam ettiği, 1.4.1980-16.2.1982,   12.5.1982-22.7.1983 ve 1.1.1984-1.7.1986 tarihleri arasında  vergi kaydının  bulunduğu anlaşılmaktadır.
    Davacının vergi  kaydı 1.4.1980 tarihinde başlamış ve 16.2.1982 de sona ermiş olup oda kaydının 21.1.1981 tarihinde başlaması nedeniyle Kurum tarafından 20.4.1982 tarihinden önceki tescillerde sadece meslek oda kayıtlarının geçerli olduğu gerekçesiyle 27.7.1984 tarihli giriş bildirgesine istinaden davacının tescil tarihinin 12.5.1982 olarak değiştirildiği anlaşılmakta ise de; davacı ihtilaf konusu olan 1.4.1980-16.2.1982  tarihleri arsındaki döneme ilişkin prim ödediğini iddia etmektedir. Dosya arasındaki prim ödeme belgesinden,davacının 1984 yılında geriye doğru tescil edildikten sonra peş peşe topluca prim ödemesinde bulunduğu görülmektedir.
    Gerçekten  davalı  kurumca primler geçmişe yönelik uyuşmazlık  konusu dönemi de kapsar şekilde tahsil edildikten ve bu  primler uzun süre  kullanıldıktan sonra, davacının sigortalılığının iptal edilmesi Medeni Kanunun 2. maddesinde ifadesini  bulan  objektif iyi niyet kuralları ile  bağdaşmayacak ve  davacının  belirtilen tarihler arasında   zorunlu sigortalı olarak kabul edilmesi  gerekebilecektir.  Yargıtay Hukuk Genel Kurulu"nun 1.10.1997 gün, 1997/10-578 Esas, 1997/758 Karar sayılı  kararı da bu yöndedir. 
    Yapılacak iş; davacıdan tahsil edilen primlerin 1.4.1980-16.2.1982  tarihleri arasındaki uyuşmazlık dönemini karşılayıp karşılamadığını Kurum’dan sormak ve alınacak cevaba  göre karar vermekten ibarettir.
    O halde, davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine,  05.02.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi