13. Ceza Dairesi 2016/19988 E. , 2017/1383 K.
"İçtihat Metni"Nitelikli hırsızlık suçundan sanık ... ... hakkında yapılan yargılama sırasında mahkemenin görevsizliğine dair ... Asliye Ceza Mahkemesinin 15/10/2015 tarihli ve 2015/870 esas, 2015/1192 sayılı kararına karşı sanık müdafii tarafından yapılan itirazın kabulü ile anılan görevsizlik kararının kaldırılmasına ilişkin ... Ağır Ceza Mahkemesinin 23/10/2015 tarihli ve 2015/112 değişik iş sayılı kararına karşı, Adalet Bakanlığı"nın 29.11.2016 gün ve 94660652-105-63-796-2016-Kyb sayılı yazısı ile kanun yararına bozma ihbarında bulunulduğundan ..."nın 13.12.2016 gün ve 2016/395007 sayılı ihbarnamesiyle ... gönderildiği,
MEZKUR İHBARNAMEDE;
Dosya kapsamına göre, ... Asliye Ceza Mahkemesinin 15/10/2015 tarihli ve 2015/870 esas, 2015/1192 karar sayılı görevsizlik kararında "müşteki ... ... olaydan hemen sonra alınan 12/08/2015 tarihli ifadesinde, olay tarihinde sanığın vakıftan gelen bir kişi olarak tanıtarak kendisini kandırıp evine girdikten sonra belindeki bıçağı göstererek üzerinde bulunan altınları çıkartmasını istediğini, müştekinin bir çift altın küpe, bir çift adana burması bileziği çıkartıp elinde tuttuğu sırada, sanığın müştekinin elindeki altınları çekerek alıp evden kaçtığı şeklindeki beyanı, müştekiden olayı duyduğunu beyan eden müştekinin eşi olan ... ... kollukta alınan beyanında, müştekinin olayı kendisine yukarıda anlatıldığı şekilde bildirdiğine ilişkin ifadesi, sanık yakalandıktan sonra emniyet müdürlüğünde birden fazla kişi arasından müştekiye teşhis yaptırıldığı, bu teşhis sırasında müştekinin alınan beyanında, sanığın söylemesi üzerine altınlarını çıkartıp avucunun içerisinde tuttuğu sırada sanığın tişörtünü kaldırıp uç kısmı pantolon içinde olan bıçağı kendisine gösterdiğini daha sonra da elindeki altın eşyaları alıp kaçtığı şeklindeki teşhisi, müştekinin 29/09/2015 tarihinde emniyet müdürlüğünde alınan ek ifadesinde olayı aynı şekilde anlatması hususları nazara alındığında, sanığın eyleminin sübutu halinde 5237 sayılı TCK"nun 149/1-d maddesinde düzenlenen konutta yağma suçunu oluşturacağı, her ne kadar müşteki yukarıda belirtilen ifadeleri verdikten sonra Cumhuriyet Başsavcılığına vermiş olduğu 01/10/2015 tarihli dilekçesi ve Cumhuriyet Savcısı önünde alınan 12/10/2015 tarihli ifadesinde, sanığın elindeki altınları elinden aldığı sırada bıçak göstermediğine ilişkin beyanda bulunmuş ise de, ülkemizde yağma suçu mağdurlarının ilk ifadelerini verdikten sonraki aşamalarda kendilerine zarar verileceğinden korkarak veya zararlarının giderilmesi karşılığında ifadelerini değiştirmelerinin çokça rastlanan bir durum olduğu, müştekinin sonradan ifadesini değiştirmesinin suçun vasfını etkilemeyeceği dosyadaki mevcut delil durumuna göre sanığın eyleminin yağma suçunu oluşturma olasılığının bulunduğu, bu suça bakma görevinin de Ağır ceza mahkemesine ait olduğu anlaşılmakla...." şeklinde belirtilen gerekçelerin yerinde olduğu düşünüldüğünden, buna göre sanığın eyleminin 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 149/1-d maddesi kapsamında kalıp kalmadığını değerlendirme görev ve yetkisinin Ağır Ceza Mahkemesine ait olduğu gözetilmeksizin yapılan itirazın reddi yerine kabulüne karar verilmesinde isabet görülmediğinden anılan kararın bozulması gerektiğinin ihbar olunduğu anlaşılmıştır.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
Kanun yararına bozma istemine dayanan Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"nın ihbar yazısı, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görüldüğünden istemin kabulü ile ... Ağır Ceza Mahkemesinin 23.10.2015 tarih ve 2015/112 değişik iş sayılı kararının 5271 sayılı CMK"nın 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA, aynı maddenin 4. fıkrasının (a) bendi uyarınca müteakip işlemlerin mahallinde yerine getirilmesine, dosyanın mahalline gönderilmek üzere ... İADESİNE, 16/02/2017 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.