Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/11113
Karar No: 2016/5942
Karar Tarihi: 30.05.2016

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2015/11113 Esas 2016/5942 Karar Sayılı İlamı

11. Hukuk Dairesi         2015/11113 E.  ,  2016/5942 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasında görülen davada ... Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 26/05/2015 tarih ve 2014/465-2015/305 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, 30.09.2011 tarihinde meydana gelen hırsızlık olayı nedeniyle müvekkilinin davalı bankanın ... Şubesi"nde kiraladığı kasa içinde bulunan çeşitli altın ziynet eşyaları ve bir miktar nakit parasının çalındığını, gerekli güvenlik önlemlerini almayan davalı bankanın ağır kusurlu olduğunu, çalınan eşyaların maddi değerlerinin yanında manevi değerlerinin de bulunduğunu ileri sürerek şimdilik 10.000,00 TL maddi, 30.000,00 TL manevi tazminatın tahsilini talep ve dava etmiştir.
    Davalılar vekili, müvekkilinin tüm güvenlik önlemlerini aldığını, gerekli alarm ve kamera sistemlerini kurduğunu, fail ya da faillerin profesyonelce hareket ettiklerini, tüm bu güvenlik önlemlerini etkisiz hale getirerek hırsızlığı gerçekleştirdiklerini, müvekkiline bir kusur izafe edilemeyeceğini, ilk talebinde 800.000 TL olduğunu belirttiği kasa mevcudunu daha sonra bankaya keşide ettiği ihtarname ile 199.267 TL olarak değiştirdiğini, eldeki davayı da kısmi dava olarak açtığını, kısmi dava açmakta hukuki yararın bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre, hadisede davacıya atfedilebilecek herhangi bir kusur bulunmadığı, kusurun, gerekli güvenlik tedbir ve önlemlerini almayan davalı tarafa ait olduğu, yapılan soruşturmada suç fail ya da faillerinin tespit edilemediği, her ne kadar davacı vekili tarafından alınan 05.05.2015 havale tarihli bilirkişi heyeti raporunun sonuç bölümünün 1.bendi gereğince kiralık kasada bulunduğu iddia olunan para, eşya, mücevher ve benzerleri için ıslah talebinde bulunulmuş ise de, davacı asilin hadisenin hemen sonrası karakolda vermiş olduğu ifadesinde belirtilen para, mücevher ve eşyalar ile dava dilekçesinde ve ihtarnamede belirtilen para, eşya ve mücevherler arasında bariz farklılık bulunduğu, davacı tarafın daha sonra hadisenin verdiği etki ve kiralık kasadaki para, eşya ve mücevherlerin kaydının tutulmaması nedeniyle talebini genişlettiği, nitekim davalı tarafça benzer durumda bulunan diğer kiralık kasa sahipleri ile uzlaşma sağlanmasına karşın, davacı tarafla bu konuda uzlaşma sağlanamadığı, davacının ilk ifade ve açıklamalarına itibar edildiği, her ne kadar davacı tarafça manevi tazminat talebinde bulunulmuş ise de, davalı tarafça, davacı tarafın kişilik haklarına saldırı niteliğini taşıyabilecek herhangi bir söz ve davranışın bulunmadığı, eşyaların manevi değerinin bulunduğuna ilişkin herhangi bir belge sunulmadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, talep edilen 114.657,20 TL miktarın, 02.10.2011 tarihinden itibaren yasal faizi ile davalıdan tahsiline, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiştir.
    Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir.
    1-Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
    2-Dava, davacının davalı banka ile imzaladığı kiralık kasa sözleşmesine dayalı maddi ve manevi tazminat istemlerine ilişkindir. Davacı taraf, iddiasını ispata yönelik tanık beyanına ve birkısım eşyalarını gösteren fotoğraflara delil olarak dayanmıştır. Mahkemece, davacı tarafın karakolda vermiş olduğu beyana itibar edilerek tanık dinlenilmeden ve davacının sosyal ekonomik durumu araştırılmaksızın bilirkişi raporu alınarak yazılı olduğu şekilde karar verilmiştir. O halde mahkemece, taraflar arasındaki sözleşmenin kendine özgü niteliği de nazara alınarak, davacının karakolda vermiş olduğu ifadede belirttiği para ve diğer ziynet eşyalarının tam olarak tespiti açısından, davacının sosyal ve ekonomik durumu araştırılıp, diğer delilleri toplanıp deliller bir bütün olarak değerlendirilip oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi; şayet iddia edilen eşyaların tam olarak tespiti mümkün değilse, gerektiğinde 818 sayılı Borçlar Kanunu"nun 42. ve 43. madde hükümleri de gözetilerek bir karar verilmesi gerekirken sadece davacı beyanına dayalı olarak kısmen kabul kararı verilmesi doğru olmayıp kararın davalı yararına bozulması gerekmiştir.
    3-Bozma sebep ve şekline göre davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile kararın BOZULMASINA, (3) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, aşağıda yazılı bakiye 01,50 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz eden davalıya iadesine, 30.05.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi