15. Ceza Dairesi 2015/5068 E. , 2018/5658 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
KATILANLAR : ..., ... mirasçıları ..., ..., Ozan UYSAL
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılığa teşebbüs, resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : Sanıklar İlhan, Erkan ve Haluk hakkında, nitelikli dolandırıcılığa teşebbüs suçundan ayrı ayrı beraat, Sanık ... hakkında, resmi belgede sahtecilik suçundan TCK’nın 204/1 ve 53. maddeleri gereğince mahkumiyet
Sanıklar İlhan, Erkan ve Haluk hakkında, nitelikli dolandırıcılığa teşebbüs suçundan verilen beraat hükümleri o yer Cumhuriyet Savcısı ve katılanlar vekili tarafından, sanık ... hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan verilen mahkumiyet hükmü ise sanık ... müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü,
Suç tarihinin, icra takip tarihinin başlatıldığı 08/02/2007 tarihi olmasına rağmen, gerekçeli karar başlığında 26/03/2007 olarak yazılması ve gerekçeli karar başlığında “resmi belgede sahtecilik” suçunun yazılmamış olması, mahallinde düzeltilebilir maddi hata olarak kabul edilmiştir.
Katılanlar ile sanık ...’ın daha önceye dayanan tanışıklıkları bulunduğu, katılanların aracı olması sonucu 35 Z 9880 plakalı aracın, 2001 tarihinde sanık ... tarafından,’dan satın alındığı, ancak araç satış bedelinin teminatı olması için, katılanlar ve sanık ... tarafından suça konu “2.800.000 TL” bedelli senet imzalanarak’a verildiği, bir süre sonra suça konu senet bedelinin, katılanlardan aldığı borç para ile sanık ... tarafından ödenmesine ve senedin geri alınmasına rağmen, sanık ...’ın katılanlara suça konu senedi yırttığını söylediği, ardından suça konu senet üzerine “vade ve düzenleme tarihi ile, alacaklı olarak ismini ve yazı ile yazılan bedel kısmına da milyon kelimesini” tespit edilemeyen kişilere yazdırdığı, ardından birlikte hareket ettiği diğer sanık ...’in cirosu ile diğer sanık ...’a verdiği, sanık ... tarafından da katılanlar aleyhine İzmir 23. İcra Müdürlüğü’nde icra takibi başlatıldığı, bu surette sanıklar Erkan, İlhan ve Haluk’un nitelikli dolandırıcılığa teşebbüs ve sanık ...’ın ayrıca resmi belgede sahtecilik suçu işlediği iddia olunan somut olayda,
1) Sanık ... hakkında nitelikli dolandırıcılığa teşebbüs suçundan verilen beraat ve sanık ... hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik yapılan temyiz başvurusunun incelenmesinde,
Sanık ...’ın tüm aşamalardaki “suça konu senedi, sanık ...’a verdiği borç karşılığında, daha sonra aldığına, ödenmemesi üzerine icra takibi başlattığına” ilişkin istikrarlı savunması, bu savunmayı doğrular içerikte diğer sanık ...’un savunması, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı karşısında, sanık ... hakkında hakkında nitelikli dolandırıcılığa teşebbüs suçundan verilen beraat hükmünde ve sanık ... hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan verilen mahkumiyet hükmünde her hangi bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, o yer Cumhuriyet savcısı ve katılanlar vekilinin nitelikli dolandırıcılık suçunun yasal unsurlarının oluştuğuna, sanık ... müdafiinin resmi belgede sahtecilik suçunun sübut bulmadığına yönelik temyiz itirazının reddiyle hükümlerin ONANMASINA,
2) Sanıklar Erkan ve Haluk hakkında nitelikli dolandırıcılığa teşebbüs suçundan verilen beraat hükümlerine yönelik yapılan temyiz başvurusunun incelenmesinde,
Sanıklar Erkan ve Haluk’un her hangi bir somut delile dayanmayan, soyut savunmaları, katılanların tüm aşamalardaki istikrarlı beyanları ve sanıklar Erkan ve Haluk’un eylemleri neticesinde haksız icra takibine maruz kalan katılanların olayın asıl mağdurları olmaları, dolayısıyla önceden doğan bir borçtan bahsedilemeyeceği ve sanıklar Erkan ve Haluk’un en başından itibaren dolandırıcılık kastı ile hareket ettikleri tüm dosya kapsamından anlaşılması karşısında, sanıklar Erkan ve Haluk hakkında nitelikli dolandırıcılığa teşebbüs suçundan mahkumiyet yerine, yasal ve yeterli olmayan gerekçe ile beraat hükümleri verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, o yer Cumhuriyet Savcısı ve katılanlar vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 18/09/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.