16. Hukuk Dairesi 2020/3928 E. , 2021/1052 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
...
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sırasında, ... İlçesi ... Köyü çalışma alanında bulunan 326 parsel sayılı 13.040 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz tapu kaydı, irsen intikal, satın alma ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle tarla vasfıyla ..., ..., ..., ... ve ... adlarına tespit edilmiştir. Davacı ... İdaresi, taşınmazın orman sayılan yerlerden olduğu iddiasına dayanarak dava açmıştır. Mahkemece, davanın feragat nedeniyle reddine dair kurulan önceki hükmü davacı ... İdaresinin temyiz etmesi üzerine Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 07.12.1999 tarihli; “davacı idarenin hukuki sonuç doğuran feragat beyanı olmadığından işin esasına girilmesi” gereğine değinilen bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın 3402 sayılı Yasa"nın 28/2. maddesi gereğince davacının delil belirtmediğinden açılmamış sayılmasına, çekişmeli 326 parsel sayılı taşınmazın tespit gibi tesciline karar verilmiş; hüküm, davacı ... İdaresi vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece verilen karar usul ve kanuna aykırıdır. Şöyle ki; 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 28/2. maddesinde; “Davacı gerçek ve tüzelkişiler, dava sebep ve delillerini dilekçelerinde bildirmek zorundadır. Dilekçede bu husus bildirilmemiş ise, hâkim gönderilecek davetiye ile dava sebep ve delillerini bildirmesini davacıya tebliğ eder. Davacı, ilk duruşma oturumuna kadar dava sebep ve delillerini dilekçe ile veya ilk oturuma gelmek suretiyle bildirmez ise hâkim, davanın açılmamış sayılmasına ve tespit gibi tescile karar verir. Bu hüküm davetiyede açıkça belirtilir." hükmü yer almaktadır. Kanun metninden de açıkça anlaşılacağı üzere, dava dilekçesinde dava sebebi ve delillerini bildirmeyen gerçek ve tüzel kişiler, kendilerine yasal ihtarı içeren davetiyenin tebliği üzerine en geç ilk duruşma oturumunda dava sebebi ve delillerini bildirmek zorundadır. Eldeki davada, Orman İdaresi çekişmeli taşınmazın 5602 sayılı Kanun hükümlerine göre 05.10.1952 yılında yapılan kadastro tespitine itiraz etmiş, mahkemece tayin olunan 05.12.1955 tarihli ilk celseye Orman İdaresinin temsilcisi gelerek taşınmazın ormandan açma tarla olduğunu belirterek keşif ve bilirkişi delillerine dayanmıştır. Mahkemece yukarda bahsedilen bozma ilamı sonrasında ise, çekişmeli taşınmaza ilişkin kroki, hava fotoğrafları, komşu parsel kayıtları ilgili birimlerden celbedilerek dosya arasına alınmış, 29.04.2016 tarihinden itibaren de güvenlik nedeniyle keşifler ertelenmiştir. Bu aşamadan sonra Kadastro Kanunu’nun 28/2. maddesindeki düzenleme gereğince davacı ... İdaresine ihtaratlı davetiye çıkartılmış, Orman İdaresi kendisini vekille temsil ettirmiş ve bir sonraki celsede vekil hazır bulunarak keşif deliline dayanmıştır. Davanın açıldığı tarih, dosyanın geçirdiği aşamalar da gözetildiğinde, ilk celsede Orman İdaresi temsilcisinin hazır bulunarak dava sebebini ve delillerini açıkça bildirdiği, mahkemece tahkikat aşamasına geçildiği, delillerin toplanarak dosyanın keşfe hazır hale getirildiği, kendisine yapılan ihtarat üzerine Orman İdaresi vekilinin bir sonraki celsede dahi hazır bulunarak yeniden keşif deliline dayandığı anlaşıldığından mahkemece işin esasına girilerek yapılacak araştırma sonucu bir karar verilmesi gerekirken, 3402 sayılı Kanun"un 28/2. maddesindeki düzenleme gereğince davanın açılmamış sayılmasına karar vermesi isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 11.02.2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.