1. Hukuk Dairesi 2016/838 E. , 2016/4232 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki davadan dolayı ... Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 18.07.2013 gün ve 2010/162 Esas - 2013/331 Karar sayılı hükmün bozulmasına ilişkin olan 08.10.2015 gün ve 2931-11571 sayılı kararın düzeltilmesi süresinde davacılar vekili tarafından istenilmiş olmakla, dosya incelendi gereği görüşülüp düşünüldü:
-KARAR-
Karar düzeltme dilekçesinde yazılı nedenler HUMK"un 440.maddesinde gösterilen dört halden hiçbirine uymamaktadır. Bu nedenle, 6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollamasıyla karar düzeltme isteğinin REDDİNE, davacılardan usulün 442/3. maddesi ve 4421 sayılı Yasa gereğince takdiren 261.00."ar-TL para cezası ile 60.80.-TL red harcının alınarak Hazineye gelir kaydına, 06.04.2016 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.
-KARŞI OY-
Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı pay oranında tapu iptal ve tescil isteğine ilişkindir.
Davacılar, miras bırakan ..."in 58, 64, 66, 150, 262, 1249, 1782, 2205, 2208 ve 2479 parsel sayılı taşınmazları 03.04.1973 tarihinde diğer mirasçılarından mal kaçırmak amacı ile davalıya ölünceye kadar bakma sözleşmesi ile temlik ettiğinden bahisle dava açmışlardır.
Davalı, davacıların ölü anneleri ... üzerinde kayıtlı taşınmazlar da bulunduğundan, ..."nin mirasbırakan öldükten sonra yapılan rızai paylaşmaya katıldığını, paylaşım ile belirtilen temliklerde muvazaa bulunmadığını kabul ettiğini ileri sürerek davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece, yapılan yargılama sonucunda, 150 ve 1782 parsel sayılı taşınmazlar yönünden davanın reddine, 58, 64, 66, 262, 1249, 2205, 2208, 2479 parsel sayılı taşınmazlar yönünden davanın kabulüne karar verilmiştir. Karar -ölen- davalı mirasçıları tarafından temyiz edilmiş, verilen karar Dairece 8.6.1978 tarihli resmi senetle mirasbırakan ..."in terekesinin paylaşıldığından paylaşma ile davacıların anneleri ..."ye de 1242 ve 1530 parsel sayılı taşınmazların verildiğinden, mirasbırakandan gelen 150 ve 1782 parsel sayılı taşınmazların mirasbırakan lehine temlik yaptığı ... tarafından davacıların annesi ..."ye satıldığından, mirasbırakanın beşeri ilişkilerinin iyi olduğundan sağlık sorunları olan murise davalı oğlu ile gelini tarafından bakıldığından davanın reddine karar verilmesi gerektiğinden bahisle bozulmuştur.
Muris muvazaası nedeni ile tapu iptal ve tescil davalarının hukuksal dayanağını oluşturan 1.4.1974 tarihli ve 2/1 sayılı İçtihadı Birleştirme kararı, mirasbırakanın yaptığı taşınmaz mal temliklerinde terekeden mal kaçırma amacı ile hareket edip etmediğinin incelenmesini gerektirir. Mahkeme kararında vurgulandığı üzere mirasbırakanın davalıya temlik ettiği taşınmazların değeri 585. 095,12 TL. adına kayıtlı taşınmazların değeri 69.485 TL. ölümünden sonra mirasçıları tarafından paylaşılan taşınmazların değeri 306.525 TL. dir. Yani mirasbırakanın ölünceye kadar bakma sözleşmesi ile davalıya temlik ettiği taşınmazların toplam değeri geriye kalan, mirasçılara intikal eden ve rızai paylaşmaya konu edilen taşınmazların toplam değerinden çok fazladır. Ölünceye kadar bakma sözleşmesi taraflara karşılıklı borç yükleyen bir sözleşmedir. Ancak edimler arasında dengeyi gerektirir. Miras bırakanın daha az bir taşınmaz mal temliki ile bakımını sağlama olanağı varken maliki olduğu taşınmazların büyük çoğunluğunu mirasçılarından birine temlik etmesi yapılan temliklerin bakımını sağlama amacına değil, terekeden mal kaçırma amacına yönelik olduğunu gösterir. Davalı ve eşinin mirasbırakana bakmaları sonuca etkili değildir. Çünkü taraflar arasındaki uyuşmazlık bakım borçlusunun bakım borcunu yerine getirip getirmediği konusunda değil, mirasbırakanın terekeden mal kaçırma amacı ile taşınmaz temlik edip etmediği konusundadır. Öte yandan, davacıların annesi ..."nin imzaladığı paylaşma sözleşmesinde davalı taşınmazlar paylaşma konusu değildir. Davalının ..."ye temlik ettiği 150 ve 1782 parsel sayılı taşınmazlar bedeli karşılığı satılmıştır. Bu olgular bir bütün olarak değerlendirildiğinde; davacıların anneleri ..."nin mirasbırakandan gelen diğer taşınmazlarla ilgili paylaşma yaptığı,-satın aldığı taşınmaz dışında- mirasbırakanın davalıya temlik ettiği taşınmazlarla ilgili işlem yapmadığı sonucuna varılmaktadır. Kaldı ki, davalı adına kayıtlı taşınmazlar ilgili tasarrufta bulunması da olanaksızdır.
Bu nedenlerle; davacıların karar düzeltme taleplerinin kabulüne, Dairenin 08.10.2015 tarihli 2014/2931 - 2015/11571 sayılı bozma kararının kaldırılmasına ve Mahkeme kararının onanmasına karar verilmesi gerektiği görüşünde olduğumdan, karar düzeltme talebinin reddine dair çoğunluk görüşüne katılmıyorum.