Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2017/4293 Esas 2017/7650 Karar Sayılı İlamı

Mahkemesi :İş Mahkemesi

Davacı, aksine Kurum işlemlerinin iptali ile 01.09.2012 tarihi itibari ile murisinin yaşlılık aylığına ve kendisinin de ölüm aylığına hak kazandığının tespitini istemiştir.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak davanın kısmen kabulüne, karar verilmiştir.
Hükmün, taraf avukatları tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Eldeki davada, mahkemece verilen 17.03.2015 tarihli karar Dairemizin Bozma ilamı ile “davacı murisi hakkında 5510 sayılı Yasanın geçici 63’üncü maddesi çerçevesinde irdelemenin yapılması ile 1479 sayılı Yasa kapsamında kurumca kabul edilen son sigortalılık süresinin tespiti ve sonrasında yaşlılık ve ölüm aylıkları bakımından irdeleme yapılması” gereğine işaret edilerek inceleme yapılmak üzere bozulmuştur.
Dava açıldıktan sonra meydana gelen bir olay nedeniyle dava konusunun ortadan kalkması; eş söyleyişle tarafların, davanın esası hakkında karar verilmesinde hukuki yararının kalmaması halinde, bu olayın hükümde göz önüne alınması ve mahkemenin, davanın konusuz kalması nedeniyle esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekir.
Eldeki davada ise, Mahkemece bozma sonrası yapılan yargılamada uyuşmazlığın çözüm tarzına ilişkin yaklaşım yerinde ise de, bozma sonrasında davalı Kurumca yapılan işlemler ile 12.01.2017 tarihli yazı içeriği dikkate alınarak, gerek aylık başlangıçları ve gerekse varsa tahakkuk eden prim ve yersiz ödeme borçları bakımından, ölüm ve yaşlılık aylıklarının bağlanıp bağlanmadığı ve birikmiş aylıkların ödemelerinin yapılıp yapılmadığı hususu da davalı Kurumdan sorulmak suretiyle davacının tüm taleplerinin karşılanıp karşılanmadığı hususunda değerlendirme yapılması ile dava konusunun devam edip etmediği hususu irdelenmeli, devam etmediğinin anlaşılması halinde, dava konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilmelidir.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular gözönünde tutulmaksızın, eksik inceleme ve araştırmayla yazılı şekilde hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O hâlde, taraf avukatlarının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 07/11/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.