10. Hukuk Dairesi 2015/10423 E. , 2017/7647 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi
Dava, ödeme emrinin iptali istemine ilişkindir.
Mahkemece, ilamında belirtilen gerekçelerle davanın reddine karar verilmiştir.
Hükmün, davacı avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Eldeki davada, 29.12.2009 tarihli müfettiş raporu ile davacı şirketin prim ödeme yükümlülüklerinden ve olası iş kazalarından dolayı doğabilecek sorumluluklarından kurtulmak amacıyla, prim ödeme gücü ve tahsil kabiliyeti bulunmayan davadışı kimseler üzerine açılan işyerlerine, kendi işyerlerinde çalıştırdığı sigortalıların bildirimlerinin yapılması ve bu işyerlerinden sigortalılıklarının sağlanmasına rağmen, sigortalıların herhangi bir şekilde işyeri dışında başka işverenler nezdinde çalışmadıklarına dair imzalı beyanları nedeniyle, bu sigortalıların davacı şirkete ait işyerinden sigortalılıklarının sağlanması sonrasında Kurumca re"sen tahakkuk ettirilen prim borcu nedeniyle dava konusu ödeme emrinin gönderildiği anlaşılmakta olup, mahkemece, davacı şirketin ödeme defi gözetilerek, davanın ispatlanamadığı gerekçesi ile reddine karar verilmiş ise de; verilen kararın yanılgılı değerlendirmeye dayalı olduğu anlaşılmaktadır.
5510 sayılı Kanunun, Kurumun denetleme ve kontrol yetkisi başlığını taşıyan 59. maddesinde, "Bu Kanunun uygulanmasına ilişkin işlemlerin denetimi, Kurumun denetim ve kontrol ile görevlendirilmiş memurları eliyle yürütülür. Kurumun denetim ve kontrol ile görevlendirilmiş memurlarının görevleri sırasında tespit ettikleri Kurum alacağını doğuran olay ve bu olaya ilişkin işlemler, yemin hariç her türlü delile dayandırılabilir. Bunlar tarafından düzenlenen tutanaklar aksi sabit oluncaya kadar geçerlidir." düzenlemesine yer verilmiş olup; Mahkemece uyuşmazlığın çözümü bakımından davacı şirketin ve davalı kurumun raporundaki iddialara dayalı olayların varlığı üzerinde durularak, özellikle, davalı Kurumca tutulan müfettiş raporunun yerindeliği hususu da irdelenmek suretiyle varılacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, yalnızca davacı şirketin ödeme iddiasının ispatlanamadığı gerekçesi ile, yazılı şekilde karar verilmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
Mahkemenin, yukarıda açıklanan maddi ve hukuki olgular doğrultusunda irdeleme yaparak, elde edilecek sonuca göre bir karar vermesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde hüküm kurması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O halde, davacı avukatının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 07/11/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.