1. Hukuk Dairesi Esas No: 2014/20321 Karar No: 2016/4220 Karar Tarihi: 06.04.2016
Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2014/20321 Esas 2016/4220 Karar Sayılı İlamı
1. Hukuk Dairesi 2014/20321 E. , 2016/4220 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında birleştirilerek görülen davada; Davacı asıl ve birleşen davada, yaşlı ve hasta olmasından yararlanan oğlu olan davalı ..."ın aldığı 23.01.2008 tarihli vekâletname ile maliki olduğu 1081 parsel sayılı taşınmaz ile 2/3 oranında paydaşı olduğu 1075 parsel sayılı taşınmazdaki payını eşinin kardeşinin damadı olan diğer davalı ..."a 28.01.2008, ..."ın da davalı ..."ın şoförü olan davalı ..."a 14.01.2009, ..."un da davalı ..."a 19.02.2009, ..."ın da 1075 parseldeki 2/3 payı diğer davalı ..."ye 28.04.2009 tarihli satış suretiyle temlik ettiğini, vekâletin kötüye kullanıldığını ve davalılar arasındaki işleminde danışıklı olduğunu ileri sürerek tapu kaydının iptali ile adına tesciline karar verilmesini istemiştir. Davalı ..., işlemlerin davacının talimatı ile gerçekleştirildiğini belirtip davanın reddini savunmuştur. Davalı ... ve ..., davacı ve davalı ..."ın istekleri üzerine taşınmazları bedelsiz olarak alıp devrettiklerini belirtip davanın reddini savunmuşlardır. Davalı ... ve ..., satış işlemlerinin gerçek olduğunu belirtip davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, davanın reddine ilişkin olarak verilen karar Dairece "... ara malik olan davalılar ... ve ... yapılan devirlerde para ödemediklerini ve emaneten aldıklarını kabul etmişlerdir, esasen bu husus mahkemeninde kabulündedir. Ancak davalı ..."ın ibraz ettiği tarihsiz ve adi yazılı sözleşmede vekil ..."ın tanık olduğu, sözleşme ekinde bulunan senetlerinde ..."a ciro edildiği anlaşılmaktadır. Öte yandan, devirlerin yakın tarih aralıkları ile yapıldığı, son kayıt maliki ..."nin de baştan itibaren 1075 parselde 1/3 oranında paydaş bulunduğu, resmi akitte de vekil ..."ın tanık olarak yer aldığı gözetildiğinde son kayıt maliklerinin el ve işbirliği içerisinde bulundukları görülmektedir. O halde, anılan bu olgular değerlendirildiğinde, yapılan temlikin vekâlet görevinin kötüye kullanılması suretiyle gerçekleştirildiğinin kabulü gerekir. Hâl böyle olunca; davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı olduğu üzere hüküm kurulmuş olması doğru değildir." gereğine değinilerek bozulmuş, mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda asıl ve birleşen davanın kabulüne karar verilmiştir. Karar, asıl ve birleşen davada davalı ... vekili ile birleşen davada davalı ... vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ..."ün raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
-KARAR-
Hükmüne uyulan bozma kararında, gösterildiği şekilde işlem yapılarak karar verilmiştir. Asıl ve birleştirilen davada davalı ... ile birleşen davada davalı ..."nin temyiz itirazları yerinde değildir. Reddi ile usul ve yasaya ve bozma kararının gerekçelerine uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı 1.126.75.-TL bakiye onama harcının temyiz eden davalılardan alınmasına, 06.04.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.