15. Ceza Dairesi 2018/3689 E. , 2018/5609 K.
"İçtihat Metni"
Dolandırıcılık suçundan şüpheli ... ve diğerleri haklarında yapılan soruşturma evresi sonucunda Ankara Batı Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 25.05.2017 tarih ve 2017/15583-9548 sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair karara yönelik itirazın reddine ilişkin Ankara Batı 1. Sulh Ceza Hâkimliğinin 20.07.2017 tarih ve 2017/3131 değişik iş sayılı kararı aleyhine yüksek Adalet Bakanlığınca verilen 06.03.2018 gün ve 94660652-105-06-11136-2017 sayılı kanun yararına bozma talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 09.03.2018 gün ve 2018/19764 sayılı tebliğnamesiyle dairemize gönderilmekle okundu.
Kanun yararına bozma isteyen tebliğnamede;
5271 sayılı Kanun’un 160. maddesi uyarınca, Cumhuriyet savcısının, ihbar veya başka bir suretle bir suçun işlendiği izlenimini veren bir hâli öğrenir öğrenmez kamu davasını açmaya yer olup olmadığına karar vermek üzere hemen işin gerçeğini araştırmaya başlaması gerektiği, aynı kanunun 170/2. maddesi gereğince yapacağı değerlendirme sonucunda, toplanan delillerin suçun işlendiği hususunda yeterli şüphe oluşturduğu kanısına ulaştığında iddianame düzenleyerek kamu davası açacağı, aksi halde ise anılan kanunun 172. maddesi gereği kovuşturma yapılmasına yer olmadığına dair karar vereceği, buna karşın Cumhuriyet savcısının 5271 sayılı Kanun’un kendisine yüklediği soruşturma görevini yerine getirmediği, ortada yasaya uygun bir soruşturmanın bulunmadığı durumda, anılan Kanun’un 173/3. maddesindeki koşullar oluşmadığından, itirazı inceleyen merciin Cumhuriyet savcısının soruşturma yapmasını sağlamak maksadıyla itirazın kabulüne karar verebileceği yönündeki açıklamalar karşısında,
Müştekinin sahibinden.com isimli internet sitesinde gördüğü otomobil satış ilanı üzerine şüphelilerle irtibata geçtiği, aracın satın alınmasından önce şüphelilerin ısrarı ve yönlendirmesi ile "..." isimli işyerinden alınan 20.01.2017 tarihli Ekspertiz Raporuna güvenerek satın aldığı aracın arıza yapması üzerine Kayseri"de "Garantili Arabam Oto Ekspertiz" isimli işyerinde alınan 12.04.2017 tarihli ikinci ekspertiz raporuna göre, ilk ekspertiz raporunda orijinal olduğu belirtilen bir kısım parçaların orijinal olmadığının tespit edilmesi üzerine şüphelilerin kendisini dolandırdığından bahisle şikâyetçi olması üzerine başlatılan soruşturmada; Ankara Batı Cumhuriyet Başsavcılığınca müşteki tarafından aldırtılan ikinci ekspertiz raporunun satıştan önce yaptırılmış olsa idi ayıplı olduğunu iddia ettiği parçaların basit bir araştırmayla tespitinin mümkün olacağı ve şüpheliler ile müşteki arasındaki ihtilafın hukukî mahiyette olduğundan bahisle kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmiş ise de, şüphelilerin ve tespit edilecek tanıkların ifadelerinin alınması, bahse konu aracın hasar, muayene ve alım satımına ilişkin kayıtların ilgili kurumlardan getirtilerek gerek görülmesi hâlinde bilirkişi incelemesi yaptırıldıktan sonra dolandırıcılık suçunun unsurlarının bulunup bulunmadığının tespiti gerekirken, eksik soruşturmaya dayalı şüpheliler hakkında kovuşturmaya yer olmadığına ilişkin karar verildiği dikkate alındığında, ortada 5271 sayılı Kanun’a uygun bir soruşturmanın bulunmadığı bir durumda, anılan Kanun’un 160 ve diğer maddeleri uyarınca soruşturma yapılmasını sağlamak üzere itirazın kabul edilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden, 5271 sayılı CMK’nın 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Kanun yararına bozmaya atfen düzenlenen ihbarnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden, Ankara Batı 1. Sulh Ceza Hâkimliğinin 20.07.2017 tarih ve 2017/3131 değişik iş sayılı kararının, 5271 sayılı CMK"nın 309. maddesi gereğince BOZULMASINA, aynı maddenin 4. fıkrasının (a) bendi uyarınca müteakip işlemlerin mahallinde merciince yerine getirilmesine, 17.09.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.