15. Hukuk Dairesi 2020/1827 E. , 2021/2372 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tüketiciyi koruma kanunundan kaynaklanan bozma ilamına uyularak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik verilen hüküm süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Dava, kat karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan eksik ve ayıplı işler bedelinin tahsili istemine ilişkin olup, mahkemece bozmaya uyularak davanın kısmen kabulüne dair verilen karar, yasal süresi içerisinde taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Davacı arsa sahibi vekili, yüklenici ile 21.05.2013 tarihinde ... 3. Noterliğinin 03716 yevmiye numarası ile düzenleme şeklinde gayrimenkul satış vaadi ve kat karşılığı inşaat sözleşmesi yapıldığını, davalı şirketin müvekkiline ait ... ili, ... ilçesi, Ş. ... Köyü, 130 Ada, 1 Parselde kayıtlı kayıtlı arsalar üzerinde bağımsız bölümler yapıp teslim etmeyi yüklendiğini, belirtilen süreler içerisinde yapının sözleşme hükümlerine uygun olarak tamamlanmadığını belirterek müvekkiline ait 13 adet dairede ve ortak kullanım alanlarındaki eksik işlerin, açık ve gizli ayıpların ve bu ayıpların giderilmesi için gerekli onarım, değişim, bedel ve sürelerinin tespitini, müvekkilinin arsa payı oranında tespit edilecek bedelin dava tarihinden geçerli olmak üzere faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesine talep etmiştir.
Davalı yüklenici vekili, dava konusu taşınmazların davalılara 2014 yılının Kasım ayında herhangi bir ihtirazî kayıt olmaksızın teslim edildiğini, teslim tarihinden dava tarihine kadar geçen süre dikkate alındığında, davacının varsa bile haklarını talep hakkının zaman aşımına uğradığını, müşterek kullanma alanlarındaki eksiklik ve kusurlardan dolayı davacının dava açabilme yetkisi ve salahiyetinin olmadığını, o nedenle müşterek kullanım alanlarına dair taleplerinin reddi gerektiğini, talep edilen miktarın fahiş olduğu gibi bu miktarın karşılığı olan hususların da davalı firmanın kusurundan kaynaklanan hususlar olmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece davanın kısmen kabulü ile, 11.423,62 TL’nin dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine ve davacının fazlaya ilişkin taleplerinin reddine karar verilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin tüm, davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Davacı arsa sahibinin diğer temyiz itirazlarına gelince;
Dava konusu yapılan eksik işlerin bir kısmı ortak yerlere ilişkindir. Bu durumda dava açan arsa sahibinin eksik işlerin giderilme bedelini isteme hakları varsa, ancak kendi payları oranında istemde bulunabilir. Mahkemece bu kurala göre bilirkişi raporunda belirlenen eksik iş bedelinin arsa sahibinin payına oranlamasıyla bulunan bedel üzerinden karar verilmiş ise de, dava konusu yapılan eksik işlerin tamamı ortak yerlere ilişkin olmayıp bir kısmı da davacı arsa sahibinin bağımsız bölümlerine ilişkindir. Bu durumda davacı arsa sahibi kendi bağımsız bölümleri için belirlenen eksik işlerin tamamını talep etme hakkına sahiptir. Mahkemece bu durum gözden kaçırılarak, davacı arsa sahibine ait bağımsız bölümlere ilişkin tespit edilen eksik işlerin tamamına değil de bu kısım eksik işler için de arsa payı oranlaması yapılarak karar verilmesi doğru olmamış, verilen kararın bozulması uygun bulunmuştur.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin tüm, davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, 2. bentte açıklanan nedenlerle hükmün temyiz eden davacı arsa sahibi yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde davacıya iadesine, aşağıda yazılı harcın temyiz eden davalıdan alınmasına, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 31.05.2021 gününde oy birliğiyle karar verildi.