23. Hukuk Dairesi 2014/3384 E. , 2014/6995 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Konya(Kapatılan) 4. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 28/01/2014
NUMARASI : 2013/43-2014/35
Taraflar arasındaki asıl ve birleşen itirazın iptali ve tazminat davalarının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl davanın reddine, birleşen davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Asıl davada davacı vekili, kooperatif aidatı ve faizi ile cezai şarta ilişkin tutarın tahsiline yönelik yapılan icra takibine haksız olarak itiraz edilmesi sonucu takibin durduğunu ileri sürerek, davalının itirazının iptali ile takip konusu alacağın %20"sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatının tahsilini talep ve dava etmiştir.
Asıl davada davalı vekili, aidat borcunun bulunmadığını, talep edilen faizin çok yüksek olduğunu ve icra inkar tazminatının yasal şartlarının oluşmadığını savunarak, davanın reddi ile %20"sinden aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatının tahsilini talep etmiştir.
Birleşen davada davacı vekili, ihraç kararına dayanak olan aidat borcu aslı ve ferilerinin gerçeği yansıtmadığını ileri sürerek, usulsüz alınan ihraç kararının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Birleşen davada davalı, davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre; asıl dava yönünden, davalıya gönderilen takip talebinde kat farkı alacağı ve erken oturma bedeline yönelik bir talebin bulunmadığı, davacıya ödenmesi gereken aidat toplamının 60.050,00 TL, ödenen tutarın ise 78.570,00 TL olduğu, takip tarihi itibarı ile davalının davacıya aidat borcunun bulunmadığı, bunun sonucunda faiz istenemeyeceği, cezai şart isteminin de bu konuda genel kurulca alınmış bir karar olmadığından yersiz olduğu, birleşen dava yönünden ise, davacıya gönderilen iki ihtara konu alacak tutarları ile takip talebine konu edilen arasında fahiş fark bulunduğu, bu haliyle ihtarların geçersiz olduğu, ayrıca üyelikten ihraç edilen davacıya 2013 yılı genel kurul toplantısına katılması için yeniden çağrı gönderildiği, bu durumun da ihraç kararını geçersiz kıldığı gerekçesiyle, asıl dava yönünden itirazın iptali davasının ve davalının kötüniyet tazminatı talebinin reddine, birleşen dava açısından ise davanın kabulü ile ihraç kararının iptaline karar verilmiştir.
Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir.
1-Asıl davada davalı-birleşen davada davacı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, asıl davada davalı-birleşen davada davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
2- Asıl davada davacı-birleşen davada davalı kooperatif vekilinin temyiz itirazlarına gelince;
a-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, asıl davada davacı-birleşen davada davalı kooperatif vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde değildir.
b-Dava, kooperatif alacaklarının tahsiline yönelik icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Hükme esas alınan bilirkişi raporu denetime elverişli bulunmadığından, kooperatifler konusunda uzman yeni bir bilirkişi seçilerek ve davacı tarafın ödeme emrinde yıl ve aylarını belirttiği aidat tutarları ve ödemesi yapılan aidatların mahsubu açısından davalının dosyaya ibraz ettiği ödeme belgeleri de değerlendirilerek TBK"nın 120. maddesi hükmü doğrultusunda faizle ilgili olan yasa hükümlerine göre varsa temerrüt faizi hesabı da yapılarak, bilirkişiden açıklamalı, gerekçeli ve denetime elverişli rapor alınıp, oluşacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken, yeterli olmayan rapora dayalı olarak karar verilmesi doğru olmamış, kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) ve (2/a) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, asıl davada davalı-birleşen davada davacı vekilinin tüm, asıl davada davacı-birleşen davada davalı kooperatif vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2/b) numaralı bentte açıklanan nedenlerle asıl davada davacı-birleşen davada davalı kooperatif vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün asıl davada davacı-birleşen davada davalı kooperatif yararına BOZULMASINA, asıl davada davalı-birleşen davada davacı F.. U.."dan aşağıda yazılı onama harcının alınmasına, asıl davada davacı-birleşen davada davalının yatırmış olduğu peşin harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 05.11.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.