Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2018/4221 Esas 2018/5603 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
15. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/4221
Karar No: 2018/5603
Karar Tarihi: 17.09.2018

Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2018/4221 Esas 2018/5603 Karar Sayılı İlamı

15. Ceza Dairesi         2018/4221 E.  ,  2018/5603 K.

    "İçtihat Metni"



    Dolandırıcılık suçundan şüpheli hakkında yapılan soruşturma evresi sonunda Konya Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 15.08.2017 tarih ve 2017/36445-25794 sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair karara yönelik itirazın reddine ilişkin mercii Konya 3. Sulh Ceza Hâkimliğinin 13.11.2017 tarih ve 2018/5288 değişik iş sayılı kararı aleyhine yüksek Adalet Bakanlığınca verilen 19.06.2018 gün ve 94660652-105-42-8143-2018 sayılı kanun yararına bozma talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 29.06.2018 gün ve 2018/55544 sayılı tebliğnamesiyle dairemize gönderilmekle okundu.
    Kanun yararına bozma isteyen tebliğnamede;
    5271 sayılı Kanun’un 160. maddesi uyarınca, Cumhuriyet savcısının, ihbar veya başka bir suretle bir suçun işlendiği izlenimini veren bir hâli öğrenir öğrenmez kamu davasını açmaya yer olup olmadığına karar vermek üzere hemen işin gerçeğini araştırmaya başlaması gerektiği, aynı kanunun 170/2. maddesi gereğince yapacağı değerlendirme sonucunda, toplanan delillerin suçun işlendiği hususunda yeterli şüphe oluşturduğu kanısına ulaştığında iddianame düzenleyerek kamu davası açacağı, aksi halde ise anılan kanunun 172. maddesi gereği kovuşturma yapılmasına yer olmadığına dair karar vereceği, buna karşın Cumhuriyet savcısının 5271 sayılı Kanun’un kendisine yüklediği soruşturma görevini yerine getirmediği, ortada yasaya uygun bir soruşturmanın bulunmadığı durumda, anılan Kanun’un 173/3. maddesindeki koşullar oluşmadığından, itirazı inceleyen merciin Cumhuriyet savcısının soruşturma yapmasını sağlamak maksadıyla itirazın kabulüne karar verebileceği yönündeki açıklamalar karşısında, Somut olayda müşteki vekilinin, müvekkili ...’a, şüpheli’in kendisini S.S. 5 Tepe Yapı Kooperatifinin başkanı olarak tanıttığını, müvekkilinden kendisini kooperatife üye kaydını yapacağından bahisle 25.12.2009 tarihinde ekte sunmuş olduğu tahsilat makbuzu ile 12.600,00 Türk Lirası aldığını, üyelik peşinatı olan bu ödemeye rağmen müvekkilin kooperatife üyelik kaydının hiç yapılmadığını, 2009 yılından itibaren banka aracılığıyla kooperatife 2 yıl boyunca 350,00 Türk Lirası tutarında ödeme yaptığını, müvekkilin bu ödemeleri yaptıktan sonra dolandırıldığını düşünüp şüphelenmesi üzerine şüpheliye bir kaç kez telefon yoluyla ulaştığını, ancak daha sonra kendisine ulaşamadığını ve yapmış olduğu ödemeleri geri alamadığını, müvekkilinin daha sonra Konya Ticaret Odasına yapmış olduğu başvurudan bu kooperatife üyelik kaydının hiç yapılmadığını öğrenmesi üzerine dolandırıldığından bahisle şikayetçi olmasını müteakip, Konya Cumhuriyet Başsavcılığınca taraflar arasındaki ilişkinin hukuki mahiyette olduğu gerekçesiyle herhangi bir araştırma yapılmaksızın kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmiş ise de, söz konusu kooperatif üyeliğine ilişkin kooperatif kayıtlarının getirtilerek incelenmesi, müşteki vekilinin beyanında geçen ödemelere ilişkin banka kayıtlarının getirtilmesi, tanık beyanlarına başvurulması ve sonucuna göre karar verilmesi gerektiği gözetilmeden itirazın kabulü yerine, yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden, 5271 sayılı CMK’nın 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur.
    GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
    Kanun yararına bozmaya atfen düzenlenen ihbarnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden, Konya 3. Sulh Ceza Hâkimliğinin 13.11.2017 tarih ve 2018/5288 değişik iş sayılı kararının, 5271 sayılı CMK"nın 309. maddesi gereğince BOZULMASINA, aynı maddenin 4. fıkrasının (a) bendi uyarınca müteakip işlemlerin mahallinde merciince yerine getirilmesine, 17.09.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.





    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.