
Esas No: 2016/512
Karar No: 2016/6564
Karar Tarihi: 13.06.2016
Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2016/512 Esas 2016/6564 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : KULLANIM KADASTROSU
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kullanım kadastrosu sırasında ... Mahallesi çalışma alanında bulunan 25802 ada 1 parsel sayılı 577 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, kadastro tutanağının beyanlar hanesine, 6831 sayılı Yasa"nın 2/B maddesi uyarınca orman sınırları dışına çıkarıldığı ve davaya ve temyize konu (A) harfi ile gösterilen 347 metrekarelik bölümünün kullanımsız olduğu şerhi yazılarak arsa vasfıyla adına tespit edilmiştir. Davacı ..., taşınmazın (A) harfi ile gösterilen bölümünün kendi kullanımında olduğu iddiasına dayanarak ve ... Yönetimi aleyhine dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda ... Genel Müdürlüğü aleyhine açılan davanın husumet yokluğu nedeniyle usulen reddine, davalı aleyhine açılan davanın kabulü ile çekişmeli 25802 ada 1 parsel sayılı taşınmazın kadastro tutanağının edinme sebebi kısmında belirtilen ve beyan hanesinde şerh edilen "(A) harfi ile gösterilen 347 metrekarelik kısmın kullanımsız" ibaresinin iptal edilerek, (A) harfi ile gösterilen bölümün davacı ..."nin kullanımında olduğu şerhinin yazılmasına; dava konusu edilmeyen (B), (C), (D) ve (E) harfleri ile işaretli kısımlar yönünden kullanıcı ve muhdesat şerhlerinin aynen korunarak, çekişmeli taşınmazın arsa vasfıyla adına tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
6831 sayılı Orman Kanununun 2. maddesinin (B) bendinde "Orman Kadastro Komisyonlarınca adına orman sınırları dışına çıkarılan yerlerde 3402 sayılı Kadastro Kanunu"nun Ek/4/1. maddesi uyarınca, fiili kullanım durumları dikkate alınmak ve varsa üzerindeki muhdesatın kime veya kimlere ait olduğu ve kim veya kimler tarafından ne zamandan beri kullanıldığı kadastro tutanağının beyanlar hanesinde gösterilmek suretiyle kadastro çalışmaları yapılıp kadastro tutanağı düzenlenerek bu Kanunun 11 inci maddesinde belirtilen askı ilanı hariç diğer ilanlar yapılmaksızın adına tescil edileceği” düzenlenmiştir. Mahkemece, dava konusu taşınmazın (A) harfi ile işaretli kısmın davacının babası tarafından 1997-1998 yıllarında 3. kişiden zilyetliğini satın alarak içerisine ev yaptırmak suretiyle davacı ve eşi ile birlikte oturmaya başladıkları ve içerisine meyve fidanlarını diktikleri, ancak belediye tarafından 2000 yılında evin yıkılarak kullanılamaz hale geldiği ve evin yeniden inşaasına izin verilmediği, tanık olarak beyanları tespit edilen mahalle sakinlerince de bu kısmın davacının zilyedinde olarak bilindiğinden bahisle davanın kabulüne karar verilmiş ise de keşif sonucu düzenlenen 05.05.2015 tarihli zirai bilirkişi raporu, rapora ekli fotoğraflar birlikte değerlendirildiğinde tespit tarihi itibariyle kullanım bulunmadığı anlaşılmaktadır. Bu nedenle, Mahkemece davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçeyle davanın kabulü isabetsiz olup davalı vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden hükmün BOZULMASINA, 13.06.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.