15. Ceza Dairesi 2018/5817 E. , 2018/5601 K.
"İçtihat Metni"
Dolandırıcılık suçundan sanık ..."in, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 157/1. (3 kez), 35/1-2 ve 52/2. maddeleri gereğince 2 kez 4 yıl hapis, 3 yıl hapis, 25.000,00 Türk lirası adlî para, 1.000,00 Türk Lirası adlî para ve 7.500,00 Türk Lirası adli para cezaları cezalandırılmasına dair Tokat 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 08.01.2016 tarih ve 2015/745-2016/4 sayılı kararının Yargıtay 23. Ceza Dairesinin 28.04.2016 tarih ve 2016/5492-5440 sayılı kararı ile onanması suretiyle kesinleşmesini müteakip, cezasının infazı sırasında, 02.12.2016 tarihinde Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 34. maddesi ile 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 253. maddesinde yapılan değişiklik neticesinde infaza konu ilamdaki suçun uzlaştırma kapsamına alındığından bahisle hükümlünün hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesi talebinin reddine ilişkin Tokat 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 21.12.2016 tarih ve 2015/745-2016/4 sayılı ek kararına karşı yapılan itirazın reddine dair Tokat Ağır Ceza Mahkemesinin 21.02.2017 tarih ve 2017/194 değişik iş sayılı kararı aleyhine Yüksek Adalet Bakanlığınca verilen 10.07.2018 gün ve 94660652-105-60-7798-2018 sayılı kanun yararına bozma talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 13.07.2018 gün ve 2018/61060 sayılı tebliğnamesiyle dairemize gönderilmekle okundu.
Kanun yararına bozma isteyen tebliğnamede;
02.12.2016 tarihinde 29906 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 253. maddesinin 1. fıkrasına eklenen (b-6) bendi uyarınca dolandırıcılık (madde 157) suçunun uzlaşma kapsamına alındığı ve Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 30.10.2007 tarih ve 2007/4-200-219 sayılı ilâmında belirtildiği üzere, uzlaştırma kurumu her ne kadar 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunun 253 ve 254. maddelerinde hüküm altına alınarak usul hukuku kurumu olarak düzenlenmiş ise de, fail ile devlet arasındaki ceza ilişkisini sona erdirmesi bakımından maddi hukuka da ilişkin bulunması nedeniyle yürürlüğünden önceki olaylara uygulanabileceği, bu uygulamanın sadece görülmekte olan davalar bakımından geçerli olmayacağı, 5237 sayılı Kanun"un 7/2. maddesindeki "Suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanun uygulanır ve infaz olunur." şeklindeki hüküm uyarınca kesinleşmiş kararlar bakımından da uzlaştırma hükümlerinin uygulanması gerektiği cihetle; hükmün infazının durdurularak, 5271 sayılı Kanunu’nun 253. maddesindeki esas ve usullere göre uzlaştırma işlemlerinin yerine getirilmesi için yargılama dosyasının uzlaştırma bürosuna gönderilmesi gerektiği gözetilmeden, itirazın kabulü yerine yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden, 5271 sayılı CMK’nın 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
5271 sayılı CMK’nın 253 ve 254. maddelerinde düzenlenen uzlaşma, sadece sanığa değil aynı zamanda ve öncelikle, mağdurun zedelenen hukukunun düzeltilmesine hizmet amacı gütmesi ve biçimi itibariyle bir ceza yargılaması müessesesi olsa da, fail ile devlet ilişkisini sona erdirmesi bakımından maddi ceza hukukunu da ilgilendirmesi nedeniyle kesinleşmiş kararlar yönünden de uzlaştırma hükümlerinin uygulanması gerektiğinin anlaşılması karşısında; itirazın bu nedenlerle kabulü yerine, yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet bulunmadığından, kanun yararına bozmaya atfen düzenlenen ihbarnamedeki düşünce yerinde görülmekle, Tokat Ağır Ceza Mahkemesinin 21.02.2017 tarih ve 2017/194 değişik iş sayılı kararının, 5271 sayılı CMK"nın 309. maddesi gereğince BOZULMASINA, aynı maddenin 4. fıkrasının (a) bendi uyarınca müteakip işlemlerin mahallinde merciince yerine getirilmesine, 17.09.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.