16. Ceza Dairesi Esas No: 2015/5258 Karar No: 2015/3331 Karar Tarihi: 21.10.2015
Başkalarına ait kimlik veya kimlik bilgilerini kullanma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2015/5258 Esas 2015/3331 Karar Sayılı İlamı
16. Ceza Dairesi 2015/5258 E. , 2015/3331 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi Suç : Başkalarına ait kimlik veya kimlik bilgilerini kullanma Hüküm : TCK"nın 268/1. maddesi delaletiyle 267/1, 269/1, 53/1, 58/6-7. maddeleri gereğince ayrı ayrı her iki sanık hakkında mahkumiyet
Dosya incelenerek gereği düşünüldü: Sanıkların diğer temyiz itirazları yerinde görülmediğinden REDDİ, ancak; Olay tarihinde uyuşturucu ihbarı üzerine durdurulan araçta bulunan sanıklar ... ve Şeymus Yalçin hakkında işlem yapmak istendiğinde "..." isimli kişiye ait kimliği ibraz ettiklerinden bahisle her iki sanığın başkasına ait kimliği kullanma suçundan cezalandırılmasına karar verilmiş ise de; Görevli polis memurları tarafından düzenlenen 20.07.2012 tarihli olay-yakalama-üst arama-araç arama ve muhafaza altına alma tutanağı, 20.07.2012 tarihli Cumhuriyet savcısı talimat tutanağı, 21.07.2012 tarihli muhafaza altına alma tutanağı ile 21.07.2012 tarihli Cumhuriyet savcısı talimat tutanakları arasında çelişki bulunması, sanıkların aşamalardaki ""başkasına ait kimliği ibraz etmediklerini" belirtmeleri, tutanak tanıkları olarak beyanda bulunan polis memurlarının ""sanıkların başkasına ait kimliği kendilerine ibraz etmediklerini, şüphelilerden birinin sahte kimlik ibraz ettiği Narkotik ekibi tarafından bildirilip Mali Şubeye getirilmeleri üzerine bu tutanağı düzenlediklerini" belirtmeleri ve soruşturma aşamasındaki işlemlerin hiç birinde "..." ismini kullanmadıkları da dikkate alınarak, uyuşturucu madde bulundurma suçundan yürütülen soruşturma dosyası getirtilip incelenerek, dosyada sahte kimlik ibrazına ilişkin başka bir tutanak ve belge olup olmadığı hususunun tespit edilmesi, sanıkları ilk yakalayan narkotik büro polis memurlarının tanık olarak beyanlarının alınması, gerektiğinde sanık beyanları ile tutanak tanıklarının beyanları arasındaki çelişki giderilerek, eylemi hangi sanığın işlediği hususu kuşkuya yer vermeyecek şekilde somut olarak belirlendikten sonra, sonucuna göre sanıkların hukuki durumlarının takdir ve tayini gerekirken eksik kovuşturma ile her iki sanığın da mahkumiyetine karar verilmesi, Kanuna aykırı, sanıkların temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükümlerin bu sebeplerden dolayı BOZULMASINA, 21.10.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.