Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2012/27803 Esas 2014/14059 Karar Sayılı İlamı

11. Ceza Dairesi
Esas No: 2012/27803
Karar No: 2014/14059
Karar Tarihi: 10.07.2014

Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2012/27803 Esas 2014/14059 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sahte vekaletnamelerin kullanılması suçuyla ilgili olarak açılan davada, belgelerin sahte olduğu belirlenmiştir. Ancak mahkeme, belgelerin sahte olduğunu kabul etmesine rağmen, belgenin onaylı fotokopisi olup olmadığına bakmadan hüküm kurmuştur. Ayrıca, sahte vekaletnamelerin farklı zamanlarda düzenlenmediği için zincirleme suç hükümleri uygulanamayacağına karar vermiştir. Ancak, belge sayısının ceza belirlemede dikkate alınması unutulmuştur. Ayrıca, sanık tarafından yapılan değişikliklerin içerik olarak doğru olup olmadığı da tartışılmamıştır. Sonuç olarak, mahkeme kararı, kanuna aykırıdır ve bu nedenlerle bozulmuştur.
Kanun maddeleri:
- 5237 sayılı TCK'nın 43. maddesi: Zincirleme suçlar
- 5237 sayılı TCK'nın 61. maddesi: Ceza belirlemesi
- 5237 sayılı TCK'nın 211. maddesi: Yargı görevini kötüye kullanma
- 5237 sayılı TCK'nın 53. maddesi: Hak yoksunlukları

11. Ceza Dairesi 2012/27803 E. , 2014/14059 K.

"İçtihat Metni"

Tebliğname No : 11 - 2010/134730
MAHKEMESİ : Edirne 4. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 27/02/2009
NUMARASI : 2008/319 (E) ve 2009/74 (K)
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik

1-Olay tutanağı içeriğinden ibraz edilen suça konu vekaletname örneklerinin görevliler tarafından incelendiğinde sahte olduklarının anlaşılması karşısında; belgelerde sahtecilik suçlarında aldatıcılık özelliğinin tespitinin hakime ait olduğu cihetle, suça konu belgeler duruşmaya getirtilerek, duruşmada incelenip özellikleri duruşma tutanağına yazılarak belgenin onaysız fotokopiden ibaret olması halinde hukuki sonuç doğurmayacağı, onaylı olması durumunda ise iğfal kabiliyeti bulunup bulunmadığı değerlendirilip, sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerektiği gözetilmeden, eksik inceleme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kabule göre de;
2-5237 sayılı TCK"nun 43. maddesinin uygulanabilmesi için “bir suç işleme kararının icrası kapsamında, değişik zamanlarda bir kişiye karşı aynı suçun birden fazla işlenmesi” gerektiği, aksi halde suçun aynı anda bir kişiye karşı birden fazla işlenmesi halinde teselsülün gerçekleşmediğinin kabulü gerektiğinden, suça konu sahte vekaletnamelerin aynı anda ele geçirilmesinden ibaret olayda, sahte vekaletnamelerin farklı zamanlarda düzenlendiğine dair delil bulunmaması nedeniyle zincirleme suç hükümlerinin uygulanamayacağı ancak, belge sayısının TCK"nun 61. maddesine göre temel cezanın belirlenmesi sırasında dikkate alınabileceği gözetilmeden, yazılı şekilde teselsül eden resmi belgede sahtecilik suçundan ceza verilmesi,
3-Sanığın, işlerinin yoğunluğu nedeniyle işe başlayan ve işten ayrılan şoförler için vekaletname güncellemesi yapamadığını savunması karşısında, suça konu sahte vekaletnamelerde sanık tarafından yapılan değişikliklerin içerik olarak doğru olup olmadığı hususu araştırılarak hakkında 5237 sayılı TCK.nun 211. maddesinin uygulanma olanağı bulunup bulunmadığının karar yerinde tartışılmaması,
4-Hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olan 5237 sayılı TCK"nun 53. maddesinin 1. fıkrasında yazılı hak yoksunluklarına hükmedilmemesi,
Yasaya aykırı, sanık ve müdafiinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nun 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA, 10.07.2014 gününde oybirliği ile karar verildi.