Taraflar arasındaki kooperatif üyeliğinin tespiti davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -K A R A R- Davacı vekili, müvekkilinin davalı kooperatif üyesi olduğu halde davalı kooperatif tarafından İzmir 5. Noterliğinin 10.07.2012 tarih ve 18278 yevmiye no"lu ihtarnamesi ile müvekkilinin kooperatif üyeliğinin bulunmadığının bildirildiğini ileri sürerek, müvekkilinin kooperatif üyeliğinin tespitine, varsa ortaklıktan ihracına ilişkin kararın iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, 29.01.1993 tarihinde ortaklığa kabul edilen davacının ödeme güçlüğü çekmesi sebebiyle ortaklıktan ayrıldığını savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre; davacının, ortaklıktan ayrıldığı, kat malikleri kurulundan depo niteliğindeki apartman ortak kullanım alanını satın almasının da bu durumu açıkça ortaya koyduğu gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir. Kararı davacı vekili temyiz etmiştir. 1)Dava, kooperatif üyeliğinin tespiti istemine ilişkin olup, 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu"nun 99/2 madesi gereğince bu tür davalar basit yargılama usulüne tabidir. 6100 sayılı HMK"nın 320/4 maddesi gereğince, basit yargılama usulünün uygulandığı davalarda işlemden kaldırılmasına karar verilen dosya yenilenmesinden sonra takipsiz bırakılırsa dava açılmamış sayılır. Dava dosyasının, davacı vekilinin mazeretsiz duruşmaya gelmemesi ve davalı vekilinin davaya devam etmeyeceğini bildirmesi üzerine 10.12.2012 tarihinde ilk kez işlemden kaldırılmasına karar verildiği, dosyanın yenilenmesinden sonra 11.02.2013 tarihinde yine davacı vekilinin duruşmaya mazeretsiz gelmemesi ve davalı vekilinin davaya devam etmeyeceğini bildirmesi üzerine ikince kez işlemden kaldırılmasına karar verildiği anlaşılmaktadır. Bu durumda, yukarıda belirtilen yasa maddeleri uyarınca ikinci kez dosyanın işlemsiz bırakılması nedeniyle Yasa gereği davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde esasa girilerek hüküm kurulması doğru görülmemiştir. 2) Bozma nedenine göre, davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davacı yararına BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 04.11.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.