Nitelikli dolandırıcılık - Resmi belgede sahtecilik - - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2012/28113 Esas 2014/14036 Karar Sayılı İlamı

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, Resmi belgede sahtecilik, Suç eşyasını bulundurmak
HÜKÜM : Sanıklar ... ve ..."ın suç eşyasını bulundurmak suçundan beraatlerine
Sanıklar ..., ... ve ..."ın dolandırıcılık suçlarından açılan davalardan beraatlerine
Sanıklar ... ve ..."ın resmi belgede sahtecilik suçlarından cezalandırılmaları için açılan davalardan beraatlerine
Sanık ..."ın resmi belgede sahtecilik suçundan 765 sayılı TCK"nun 342/1, 59/2. maddeleri gereğince 2 yıl 6 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına

Cumhuriyet savcısının temyizinin sanık ... hakkında dolandırıcılık suçundan kurulan beraat ve aynı sanık hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan kurulan mahkumiyet hükümlerine münhasır olduğu görülerek yapılan incelemede;
Yaptırılan imza incelemesinde sanık ... tarafından imzalandığı anlaşılan... seri numaralı Akbank"a ait çek hakkında dava açılmadığı anlaşılmakla, bu konuda zamanaşımı süresi içinde dava açılması mümkün görülmüştür.
1-Müşteki Ziraat Bankası vekilinin sanıklar ..., ... ve ... hakkında resmi belgede sahtecilik ve dolandırıcılık suçlarından verilen hükümlere yönelen temyiz isteminin incelenmesinde;
Sanıklara yüklenen resmi belgede sahtecilik ve dolandırıcılık suçlarından, şikayetçi Ziraat Bankasının doğrudan zarar görmediği, usulsüz olarak verilen ve hukuken geçerliliği bulunmayan katılma kararının da hükmü temyiz yetkisi vermeyeceği cihetle, vekilinin vaki temyiz isteminin 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gerekli 1412 sayılı CMUK.nun 317. maddesi uyarınca isteme aykırı olarak REDDİNE,
2-Katılan ... vekilinin sanıklar ... ve ... hakkında suç eşyasını satın almak ve saklamak suçundan verilen hükümlere yönelen temyiz isteminin incelenmesinde;
5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 7 ve 5252 sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 9. maddeleri hükmü karşısında; sanıklara yüklenen “suç eşyasını satın almak ve saklamak"" suçunun yasada gerektirdiği cezasının türü ve üst sınırı itibariyle tabi olduğu, suç tarihinde yürürlükte olan ve sanıklar lehine olan 765 sayılı TCK"nun 102/4, 104/2. maddelerinde öngörülen 7 yıl 6 aylık olağanüstü dava zamanaşımının, suç tarihinden temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği anlaşılmış ve katılan vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan sair yönleri incelenmeyen hükümlerin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, aynı Yasanın 322. maddesindeki yetkiye dayanılarak sanıklar hakkındaki kamu davalarının gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle 765 sayılı TCK"nun 102/4, 104/2 ve 5271 sayılı CMK’nun 223/8. maddeleri gereğince istem gibi DÜŞÜRÜLMESİNE,
3- Cumhuriyet savcısı ile müdafiinin sanık ... hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan kurulan mahkumiyet; Cumhuriyet savcısının aynı sanık hakkında dolandırıcılık suçundan kurulan beraat hükümlerine yönelen temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;
5271 sayılı CMK.nun 225. maddesi uyarınca hükmün konusu duruşmanın neticesine göre iddianamede gösterilen fiil ve failden ibaret olup iddianamede açıklanan ve suç oluşturduğu ileri sürülen fiilin dışına çıkılarak açılmayan davadan yargılama yapılıp hüküm kurulması mümkün bulunmadığı cihetle; Elbistan Cumhuriyet Başsavcılığının 08.08.2006 tarih ve 2006/865 esas sayılı iddianamesi ile sanık hakkında, çek hesap sahipleri katılanlar ... ve ... tarafından tedavüle konulmayan R-2429278 numaralı çeki aldığı mal karşılığı katılan ..."e,......numaralı çeki aldığı mal karşılığı mağdur ..."a vermek suretiyle resmi belgede sahtecilik ve dolandırıcılık suçlarını 2 kez işlediği ve ayrı ayrı cezalandırılması talebi ile dava açıldığı, Akbank"a ait ... seri numaralı çek ile ilgili açılmış bir dava bulunmadığı gözetilmeden açılmayan davadan yazılı şekilde hükümler kurulması,
Yasaya aykırı, Cumhuriyet savcısı ile sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan sair yönleri incelenmeyen hükümlerin bu sebepten 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 10.07.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.