Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2019/52 Esas 2021/1009 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/52
Karar No: 2021/1009
Karar Tarihi: 11.02.2021

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2019/52 Esas 2021/1009 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Hazine tarafından açılan davada, dava konusu taşınmazın kamu malı niteliğinde ve özel mülkiyete konu olamayacak yerlerden olduğu gerekçesiyle tapu kaydının iptali ve Hazine adına tescili istenmiştir. Mahkeme, Yargıtay bozma ilamına uyarak davanın kabulüne karar vermiştir. Ancak, davalı aleyhine yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmolunmaması gerektiği halde yazılı şekilde hüküm oluşturulduğu belirtilerek, hüküm düzeltilerek onanmış ve Yargıtay kararında bahsedilen 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 36/A ve geçici 11. maddeleri gereği harç alınmaması, davacı Hazine tarafından yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılması ve davacı Hazine lehine vekalet ücreti takdir edilmemesi gerektiği belirtilmiştir.
16. Hukuk Dairesi         2019/52 E.  ,  2021/1009 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ


    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:

    Yargıtay bozma ilamında özetle; "dava konusu taşınmazın ham toprak vasfıyla Hazine adına tespit edildikten sonra, itiraz üzerine kadastro komisyon kararı ile satın alma ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle ... adına tespit edildiği, davacı Hazinenin, taşınmazın geven otları ile kaplı, taşlık ve hali arazi vasfında olup, kamu malı niteliğinde bulunduğunu iddia ederek Hazine adına tesciline karar verilmesi istemiyle dava açtığı, dava konusu 344 ada 65 parsel sayılı taşınmazı çevreleyen komşu aynı ada 62, 64 ve 66 parsel sayılı taşınmazların da ham toprak niteliği ile Hazine adına tespit ve tescil edildiği, dosya kapsamından ve dava konusu taşınmaza ait fotoğraflardan çekişmeli taşınmazın da, devletin hüküm ve tasarrufu altındaki dağlık, makilik, çalılık vasfındaki yerlerden olduğunun, komşu taşınmazlarla da benzer görünüm taşıdığının anlaşıldığı belirtilerek, bu haliyle taşınmaz kamu malı niteliğinde bulunduğuna ve özel mülkiyete konu olamayacak yerlerden olduğuna göre, davacı Hazinenin açtığı işbu davanın 10 yıllık hak düşürücü süreye tabi bulunmaması nedeniyle, Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmesi" gereğine değinilmiştir. Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, çekişmeli 344 ada 65 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının iptali ile davacı Hazine adına tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dosya içeriğine ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre, davalı ... vekilinin sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak, 19.01.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6099 sayılı Yasa ile değişik 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 36/A ve geçici 11. maddelerinde "Kadastro işlemi ile oluşan tespit ve kayıtların iptali için Devlet veya diğer kamu kurum ve kuruluşları tarafından kayıt lehtarına karşı kadastro mahkemeleri ile genel mahkemelerde açılan davalarda davalı aleyhine vekalet ücreti dahil, yargılama giderine hükmolunmaz ve bu hüküm henüz infaz edilmemiş yargı kararlarına da uygulanır" hükmü öngörülmüş olup, davalı aleyhine yargılama giderine hükmolunmaması gerekirken, yazılı şekilde hüküm oluşturulması isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenle yerinde ise de, bu yanılgının giderilmesi yargılamanın tekrarını gerektirmediğinden, yargılama gideri ve vekalet ücretine yönelik olarak düzenlenen 3, 4 ve 5. fıkralarının hüküm yerinden çıkartılmasına, yerine 3. nolu fıkra olarak “3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 36/A ve geçici 11. Maddeleri gereğince harç alınmasına yer olmadığına, davacı Hazine tarafından yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına, davacı Hazine lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına” ibaresinin yazılmasına ve hükmün bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 11.02.2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.












    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.