Başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması - Yargıtay 8. Ceza Dairesi 2018/4806 Esas 2020/14474 Karar Sayılı İlamı

8. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/4806
Karar No: 2020/14474
Karar Tarihi: 29.06.2020

Başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması - Yargıtay 8. Ceza Dairesi 2018/4806 Esas 2020/14474 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, bir kişinin başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerini kullanması suçundan dolayı mahkumiyet hükmü vermiştir. Kararda belirtilen 268. madde uyarınca, suçun oluşması için öncelikle failin gerçek bir suç işlemesi gerekmektedir. Suçun kasıtla ya da taksirli olması arasında fark yoktur. Ancak, maddenin ifade biçiminin hatalı olması durumunda, failin suçu işlemediği durumlarda 206. madde uygulanmalıdır. Kararda eksik araştırma yapıldığı ve suç adının iftira olarak yazılmasının yasaya aykırı olduğu belirtilmiştir. Bu nedenle mahkeme kararı, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken CMUK.nın 321. maddesi uyarınca bozulmuştur.
Kanun maddeleri: TCK'nın 268. ve 206. maddeleri, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi, CMUK'nın 321. maddesi.

8. Ceza Dairesi 2018/4806 E. , 2020/14474 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması
HÜKÜM : Mahkumiyet

Gereği görüşülüp düşünüldü:
1-) TCK.nın 268. maddedeki suçun oluşması için öncelikle, fail tarafından işlenen bir suçun bulunması gerekmektedir. Başka deyişle iftira suçunun aksine, bu madde bakımından gerçek bir suçun işlenmesi ve bu suçun faili ile 268. maddedeki eylemin failinin aynı kişi olması zorunludur.
İşlenmiş olması gereken suçun kasıtla veya taksirli suç olması arasında bir fark bulunmamaktadır. Fakat, maddede yalnızca suçtan söz edilmekle, kabahatler veya disiplin eylemleri madde kapsamında değerlendirilmemektedir.
Maddedeki ifade biçiminin hatalı olduğu söylenebilir ise de, mevcut düzenleme karşısında, failin gerçekte o suçu işlememiş bulunduğunun anlaşılması halinde, başkasının kimlik bilgilerini kullanma eyleminin 268. maddedeki suçu oluşturmadığını kabul etmek, kanunilik ilkesi bakımından zorunlu görülmektedir. Bu tür eylemlerde 206. maddenin uygulanması gereklidir. Somut olayda suç tarihinde alkollü araç kullanması nedeniyle yakalanan sanık hakkında TCK"nın 179/3,2. maddesi gereğince soruşturma kovuşturma yapılıp yapılmadığının ve sonucunun araştırılması gerektiği ayrıca mahkeme gerekçesinde mağdur ismiyle düzenlendiği belirtilen tutanakların dosyaya getirtilmesi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde eksik araştırmayla hüküm kurulması,
2-) Gerekçeli karar başlığında ve hüküm fıkrasında suç adının başkalarına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması yerine iftira olarak yazılması,
Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken CMUK.nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 29.06.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.