Yukarıda tarih ve numarası yazılı kararın temyizen tetkiki davacı (3.Kişi) vekili tarafından istenmiş, mahkemece ilamında belirtildiği şekilde isteğin reddine karar verilmiştir. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi. Uyuşmazlık 3.kişinin İİK’nun 96 ve devamı maddelerine dayalı olarak açtığı istihkak davası niteliğindedir. Dava konusu ev eşyaları,13.06.2005 tarihinde ,takip adresinde. borçlunun eşinin huzurunda ve haciz tutanağı içeriği ile borçlu adresi olduğu anlaşılan ev de haczedilmiştir.İİK’nun 97/a maddesinde öngörülen mülkiyet karinesi borçlu dolayısıyla alacaklı yararınadır.Davacı 3.kişinin bu yasal karine aksini kesin ve güçlü delillerle ispatı gerekmektedir. Davacı 3.kişi, borçlunun oğlu olduğunu, borçlu babası hakkında bir başka alacak nedeniyle Kadıköy 7.icra müdürlüğünün 2003/3452 Esas sayılı dosyası ile takip yapıldığını ve bu takip sonucu 21.08.2003 tarihinde yapılan açık artırmada dava konusu ev eşyalarının bir kısmını satın aldığını ve ailesi ile birlikte yaşadığı haciz adresinde kullandığını eşyaların mülkiyetini açık artırma ile kazandığını kendisine ait olduğunu ileri sürmüştür. Mahkemece davacının haciz adresinde oturmadığı halde açık artırmada aldığı malları 2 yıl gibi uzun bir zaman içerinde mahalden almadığı borçlunun tasarrufuna terk ettiği gerekçesiyle davanın reddine karar vermiştir. İstihkak davasının dayanağını hacizli ev eşyalarının borçlunun başka bir borcu nedeniyle icrada yapılan açık artırmada davacının satın alması oluşturmaktadır.Açık artırma BK’nun 231. maddesi uyarınca mülkiyeti nakleden işlemlerdendir.Davacının borç doğumundan çok önce yapılan açık artırmada aldığı ev eşyalarını ailesi birlikte oturduğu evde kullanması yaşam deneyimlerine uygundur.Ancak haciz yapılan ev adresinde davacı 3.kişinin oturup oturmadığı net olarak ortaya konulmamıştır. Yapılacak iş ,davacı 3. kişinin haczin yapıldığı 13.06.2005 tarihinde,haciz yapılan ev adresinde oturup oturmadığı,muhtarlık kayıtları ,zabıta araştırması gibi tarafların sunacağı diğer deliller birlikte değerlendirilerek,davacının haciz adresinde oturduğunun saptanması halinde bilirkişinin açık artırma tutanağı kapsamında kaldığını tesbit ettiği hacizli mallar yönünden davanın kabulüne aksi durumda şimdiki gibi reddine karar vermek gerekmektedir. Mahkemece ,bu maddi ve hukuki olgular dikkate alınmadan eksik araştırma ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir. O halde davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve karar bozulmalıdır. SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 22.1.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi.