13. Hukuk Dairesi 2016/19912 E. , 2019/7836 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
K A R A R
Davacı, ... tatilini değerlendirmek amacıyla davalı şirketten ...ve ... gezisi için paket tur satın aldığını, tura arkadaşı ile katıldığını, iki kişi için toplam 35.645,00-TL tur bedeli ödediğini, gezi sırasında onay vermediği halde ... programının iptal edildiğini, zor şartları altında yolculuk yaptığını, bu nedenle davalı firmaya ödemiş olduğu 35.645,00-TL paket tur ücretinin ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte iadesine, program değişikliği nedeniyle daha sonra haricen ödemek zorunda kaldığı 19.138,00-TL bedelin ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tazminine ve ayrıca davalının 10.000,00-TL manevi tazminata hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Dava, davalı tarafından gerçekleştirilen paket tur sırasında davacının program değişikliği yaşadığı ve zarara uğradığı gerekçesiyle ödediği paket tur bedeli (35.645,00-TL) ile maddi (19.138,00-TL) ve manevi tazminat (10.000,00-TL) istemine ilişkindir. Mahkemece, maddi ve manevi tazminat taleplerinin reddine karar verilmiş ve davalı vekili lehine hüküm fıkrasının 5. bendinde belirtilen miktarda nispi vekalet ücretine hükmedilmiştir. Ancak, karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin 10/4. maddesinde yer alan “Manevi tazminat davasının, maddi tazminat veya parayla değerlendirilmesi mümkün diğer taleplerle birlikte açılması durumunda, manevi tazminat açısından avukatlık ücreti ayrı bir kalem olarak hükmedilir.” şeklindeki düzenlemeye göre, davacıların maddi ve manevi tazminat talebinde bulunduğu ve iki talebinin de reddine karar verildiği gözetilerek davalı yararına maddi ve manevi tazminatı reddi bakımından ayrı ayrı vekalet ücretine hükmedilmesi gerekir. Maddi tazminat talebi olan 19.138,00-TL üzerinden AAÜT 13. maddesine göre 2.296,56-TL nispi vekalet ücretine hükmedilmesi ve tümden reddedilen manevi tazminat bakımından yine, karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT nin 10/3. maddesinde “Bu davaların tamamının reddi durumunda avukatlık ücreti, Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümüne göre hükmolunur.” şeklinde düzenlemeye göre manevi tazminat bakımından 900,00-TL maktu vekalet ücretine hükmedilmesi ve ikisinin toplamı olan 3.196,56-TL vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken manevi tazminat bakımından nispi vekalet ücreti hesaplanarak toplam 3.496,56-TL vekalet ücretine hükmedilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün HUMK"nun 438/7 maddesi gereğince düzeltilerek onanması gerekir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davacının sair temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın hüküm fıkrasına 5. bendinde yer alan ‘3.496,56-TL’ rakamlarının hükümden çıkartılarak yerine ‘3.196,56-TL’ rakamlarının yazılmasına, hükmün düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 27/06/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.