12. Ceza Dairesi 2015/14514 E. , 2016/2058 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : 2863 sayılı Kanuna aykırılık
Hüküm : CMK"nın 231/11. maddesi gereğince hüküm açıklanarak 2863 sayılı Kanun"un 65/b, 5237 sayılı TCK"nın 62, 52/2, 53/1. maddeleri gereğince mahkumiyet
2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanık hakkında yapılan yargılama sonunda, ... Asliye Ceza Mahkemesinin 05/06/2012 tarih, 2011/433-2012/747 sayılı ilamıyla, sanığın 06/06/2011 tarihinde işlediği sabit görülen, sit alanına izinsiz inşai müdahalede bulunmak suçundan 2863 sayılı Kanunun 65/b, 5237 sayılı TCK"nın 62. maddeleri gereğince 1 yıl 8 ay hapis cezasıyla cezalandırılmasına ve 5271 sayılı CMK’nın 231. maddesi uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, bu kararın 17/07/2012 tarihinde kesinleştiği ve kesinleşme tarihinden itibaren 5 yıllık denetim süresinin başladığı, daha sonra, sanığın, 12/10/2012 tarihinde ruhsatsız silah taşımak suçunu işlediği sabit görülerek hakkında ... Asliye Ceza Mahkemesinin 11/04/2013 tarih, 2012/743-2013/187 sayılı ilamıyla mahkumiyet kararı verildiği ve anılan kararın 04/06/2013 tarihinde kesinleşmesine müteakip, 25/06/2013 tarihli ihbar üzerine, ... Asliye Ceza Mahkemesince, dosya yeniden ele alınıp, 28/06/2013 tarihli tensip zaptı ile duruşma açılarak, sanık hakkındaki 05/06/2012 tarihli hükmün açıklanmasına karar verildiği, görülmekle;
08/10/2013 tarih ve 6498 sayılı Kanun ile değişik 2863 sayılı Kanunun 7. maddesine göre, tek yapı ölçeğindeki kültür ve tabiat varlıkları ile korunma alanlarına ilişkin tescil kararlarının, 7201 sayılı Tebligat Kanunu uyarınca maliklere tebliğ edileceği; sit alanlarının, tabiat varlıklarının ve tek yapı ölçeğinde tescil edilen taşınmazlar da dâhil olmak üzere malikleri idarece tespit edilemeyen taşınmazlara ilişkin tescil kararlarının da Resmî Gazete’de yayımlanmakla birlikte, Bakanlığın internet sayfasında bir ay süreyle duyurulacağı, belirtilen değişiklik öncesinde işlenen suçlar bakımından ise, tek yapı ölçeğindeki kültür ve tabiat varlıkları ile korunma alanlarına ilişkin olarak, taşınmaza ait tapu kaydının beyanlar hanesinde tescil şerhi bulunup bulunmadığına; sit alanları, tabiat varlıkları ve tek yapı ölçeğinde tescil edilen taşınmazlar da dâhil olmak üzere malikleri idarece tespit edilemeyen taşınmazlara ilişkin olarak, tescil kararının mahallinde mutat vasıtalarla ilan edilip edilmediğine bakılması gerektiği;
Bu açıklamalar ışığında somut olay ele alındığında, ... Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu"nun 19/09/2002 gün, 1758 sayılı kararı ile 3. derece doğal sit alanı olarak tescil edilen sınırlar dahilinde yer alan, ... ili, Fethiye ilçesi, Uzunyurt köyü, Kabak mevkiinde bulunan taşınmaza, sanık tarafından suç tarihinde ahşaptan bungalov tarzı 2 adet yapı inşa edilmek suretiyle müdahalede bulunulduğundan bahisle açılan kamu davası ile ilgili olarak, dosya kapsamı itibariyle sanığın, suça konu taşınmazın bulunduğu bölgenin, doğal sit alanı sınırlarında kaldığını bildiğine ilişkin herhangi bir bilgi bulunmadığının anlaşılması karşısında, bölgenin 3. derece doğal sit alanı olarak tesciline yönelik 19/09/2002 tarihli Koruma Kurulu kararının mahallinde mutat vasıtalarla ilan edilip edilmediği, ilan edilmiş ise, sanığın ilan tarihi itibariyle ve uzun zamandır bahse konu bölgede yaşayıp yaşamadığı, çevrede yaşayan şahısların bölgenin bu niteliğini bilip bilmedikleri araştırılıp, nihayetinde, inşai ve fiziki müdahale gerçekleştirilen yerin 3. derece doğal sit alanı içerisinde kaldığının sanık tarafından bilinmesi gerekip gerekmediğinin tereddütsüz biçimde tespiti ile;
Bünyesinde koruma, uygulama denetim büroları kurulan idarelerden izin almaksızın veya izne aykırı olarak izinsiz inşai ve fiziki müdahalede bulunanların, 6498 sayılı Kanun ile değişik 2863 sayılı Kanunun 65/4 maddesi gereğince cezalandırılması gerekeceği, bu kapsamda, suça konu taşınmazın bulunduğu ilde suç tarihi itibariyle, il özel idaresi bünyesinde koruma, uygulama denetim bürosu kurulup kurulmadığı araştırılıp, eğer kurulmuş ise, taşınmazın bulunduğu yerin kurulan koruma, uygulama denetim bürosunun sorumluluk alanı kapsamında olup olmadığı hususu tespit edilip, sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerektiği gözetilmeksizin, eksik araştırma sonucu yazılı şekilde hüküm tesis edilmesi,
Kanuna aykırı olup, sanık müdafinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Kanun"un 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 15/02/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.