16. Hukuk Dairesi 2020/10303 E. , 2021/1004 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
...
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi süresinde duruşmalı olarak istenmiştir. Yargıtay duruşması için gerekli tebligat giderlerinin ödenmediği, bu sebeple duruşma talebinin ret edildiği ve temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı. İnceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu. GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Yalova İli ...,... Köyünde bulunan 89 parsel sayılı 54350 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, tarla vasfıyla ... ve müşterekleri; 106 parsel sayılı 6612,93 metrekare yüzölçümündeki tarla vasıflı taşınmazdan ifrazen oluşan 880 parsel (159,94 metrekare yüzölçümlü, beyanlar hanesinde 2/B şerhli) ve 881 parsel (6452,99 metrekare yüzölçümlü) sayılı taşınmazlar ... ve müşterekleri adına; 226 parsel sayılı 20430 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz ... ve müşterekleri; 249 parsel sayılı 46839 metrekare yüzölçümündeki taşınmazdan ifrazen oluşan 877 parsel (4261,96 metrekare, 2/B şerhli), 878 parsel (34995,43 metrekare) ve 879 parsel (7828,32 metrekare, orman sınırları içinde kaldığına dair şerhli) sayılı taşınmazlar ... ve müşterekleri adına; 457 parsel sayılı 1055,50 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz tarla vasfıyla ... ve müşterekleri; 458 parsel sayılı 956 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz tarla vasfıyla ... ve müşterekleri; 737 parsel sayılı 10000 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz tarla vasfıyla ... ve müşterekleri; 121 parsel sayılı 5100 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz tarla vasfıyla ... ve arkadaşları adlarına tapuya kayıtlıdır.
Davacı ... İdaresi; davaya konu taşınmazların kesinleşen orman sınırı içinde kaldığını, önceleri ve eylemli durumları itibariyle orman sayılan yerlerden olduğunu ileri sürerek tapuların iptali ve orman vasfı ile Hazine adına tescili, davalıların müdahalesinin önlenmesi mevcut şerhlerin terkinine karar verilmesi istemiyle ayrı ayrı dava açmıştır.
Davacı ... vekili, davaya konu 89, 106, 121, 226, 249, 457, 458 ve 737 parsel sayılı taşınmazlarda müşterek malik olan ...’nun hisselerini Yalova 1. Noterliğince düzenlenen 29.01.2004 tarihli ve 1208 yevmiye numaralı Gayrimenkul Satım Vaadi Sözleşmesi ile On Milyar lira (On Bin Lira) bedelle satın alıp bedelini ödediği halde satıcının tapuda devir yapmadığını; tapu maliklerinden ...’nun hisselerini Yalova 2. Noterliğince düzenlenen 12.09.2002 tarihli ve 8229 yevmiye numaralı Gayrımenkul Satış Vaadi Sözleşmesi ile Otuz Milyar bedelle satın alıp bedelini ödediği halde satıcının tapuda devir yapmadığını ileri sürerek, davalılar ... ve ... hisselerinin iptali ile davacı ... adına tescilini istemiştir.
Mahkemece dava dosyaları birleştirilerek yapılan yargılama sonucunda; davacı ... davası bakımından; dava konusu 89 nolu parselde bilirkişi heyet rapor ve krokisinde (B) rumuzuyla gösterilen 10043,74 metrekarelik kısımda; 106 parselden ifraz edilen 881 nolu parsel; 226 parsel sayılı taşınmazda; 249 parselden ifrazen gelen 877 ve 878 nolu parseller; 457 nolu parselde bilirkişi rapor ve krokisinde (B) rumuzuyla gösterilen 712,14 metrekarelik kısmın; 458 nolu parselde bilirkişi rapor ve krokisinde (C) rumuzuyla gösterilen 1005,82 metrekare’lik kısmın; 737 nolu parselde (B) rumuzuyla gösterilen 1771,91 metrekarelik kısmın ve 121 nolu parselde (B) rumuzuyla gösterilen 5069 metrekare ye ilişkin kısımda tapu kaydında ...,... "den ..."na ve ..."na dosyada mevcut olan veraset ilamlarına göre irsen ve intikal eden hisselerinin iptali ile dosyada mevcut olan satış vaadi sözleşmesine göre davacı ... adına tapuya kayıt ve tesciline, davacı ... İdaresinin davasının kısmen kabul kısmen reddine, men"i müdahale davasının reddine, 89 nolu parselin, bilirkişi heyet rapor ve krokisinde (A) rumuzuyla gösterilen 9781,31 metrekare ile (C) rumuzuyla gösterilen 43328,13 metrekare kısımların; 106 nolu parselden ifraz edilen 880 nolu parselin tamamının; 121 nolu parselin (A) rumuzuyla gösterilen 31,00 metrekare kısmının; 249 nolu parselden ifraz edilen 879 nolu parsele ilişkin bilirkişi heyet rapor ve krokisinde gösterilen 7.828,32 metrekare kısmın, 457 parselin (A) rumuzuyla gösterilen 557,58 metrekare kısmının, 458 parselin 450,43 metrekare kısmının, 737 parsel (A) rumuzuyla gösterilen 294,82 metrekare ve (C) rumuzuyla gösterilen 7933,27 metrekare kısmının tapu kaydının iptali ile eylemli orman vasfıyla Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline, men"i müdahaleye ilişkin davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davalılardan 89 sayılı parsel maliklerinden ... vekili, ... ve arkadaşları vekili, ... vekili, ..., ..., ... ve ... tarafından temyiz edilmiştir.
1) Temyiz eden davalıların Satış Vaadi Sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil davasında verilen hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Dava davacı ... tarafından açılan Satış Vaadi Sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil davası ile davacı ... İdaresi tarafından orman tahdidine dayalı açılan tapu iptali ve tescil davasıdır. Mahkemece her iki dosya arasında irtibat bulunduğu gerekçesiyle dava dosyaları birleştirilerek yargılama yapılmıştır. Bilindiği üzere, davaların birleştirilmesine ilişkin hükümleri düzenleyen 6100 sayılı HMK"nın 166. maddenin (4) nolu fıkrasında “Davaların aynı veya birbirine benzer sebeplerden doğması ya da biri hakkında verilecek hükmün diğerini etkileyecek nitelikte bulunması durumunda, bağlantı var sayılır” denilmektedir. (1086 sayılı HUMK"nın 16.07.1981 tarihli ve 2494 sayılı Kanunun 9. maddesi ile değişik 45. maddesinin (3) nolu fıkrasına göre “Davaların aynı sebepten doğması veya biri hakkında verilecek hükmün diğerini etkileyecek nitelikte bulunması halinde bağlantı var sayılır.”) Halbuki eldeki davalardan Orman İdaresinin açtığı dava taşınmazın aynına ilişkindir. Davacı ...’in davalılar ... ile ...’na açtığı dava ise satış vaadi sözleşmesinin ifasına ilişkindir. Dolayısıyla her iki davada uyuşmazlığın çözümü için uygulanacak yöntem farklı olduğu gibi aynı veya benzer sebeplerden de doğmamıştır. Her iki dava dosyasının ayrı görülmesi, Orman İdaresinin tahdide dayalı tapu iptali ve tescil davasının 6100 sayılı HMK’nın 165. maddesi uyarınca bekletici mesele sayılması gerekirken, aksi düşüncelerle her iki dava dosyasının birlikte görülerek neticede infaz edilemeyecek şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş ve bozma nedeni sayılmıştır.
2) Davalıların orman tahdidine dayalı tapu iptali ve tescil davasında kurulan hükme yönelik temyiz itirazlarına gelince; Mahkemece 89 nolu parselin, bilirkişi heyet rapor ve krokisinde (A) rumuzuyla gösterilen 9.781,31 metrekare ile (C) rumuzuyla gösterilen 43.328,13 metrekare kısımlarının orman sayılan yerlerden olduğu gerekçesiyle bu kısımların iptali ile orman vasfında Hazine adına tesciline karar verilmiş ise de, yapılan inceleme ve araştırma hüküm kurmaya yeterli değildir. Şöyle ki, Orman İdaresi taşınmazın kısmen orman olduğunu, kesinleşmiş orman sınırları içinde kaldığını iddia etmektedir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede dava tarihinden önce 1946 yılında 3116 sayılı Kanun hükümleri gereğince yapılan orman kadastrosu, 1982 ve 1988 yıllarında kesinleşen aplikasyon, 2. madde ve 2/B madde uygulaması vardır. Orman İdaresi de taşınmazın kesinleşmiş orman sınırları içinde kaldığını ileri sürdüğüne göre yörede yapılan orman kadastrosuna dair tüm evraklar (işe başlama, çalışma, işi bitirme, sonuçlandırma, varsa şekli ve hukuki noksanlıkları düzeltme, sonuçların askı ilanı ile çekişmeli taşınmazı çevresiyle birlikte gösterir her çalışmaya ait orman kadastro haritalarının ayrı ayrı olarak getirtilmesi, özellikle 1946 yılında 3116 sayılı Kanun"a göre yapılan orman tahdit haritasının ve tutanaklarının getirtilerek yöntemince uygulandıktan sonra taşınmazın tahdit içinde kısmen veya tamamen kalıp kalmadığının orman kadastrosu ile irtibatlı krokide gösterilmesi ve orman kadastrosuna dair çalışma tutanaklarının tarihleri ile de denetlenerek, denetime elverişli şekilde gösterilmesi gerekir. Eldeki davada ise 22.12.2004 tarihli orman bilirkişi raporunda 89 nolu parselin (A) ile işaretli kısmının OS 2004-4539-OTS10; (C) ile işaretli bölümünün ise OS10-4540OTS-4541OTS-OS12-OS2007-OS2005-OS7-OS8-OS 10-ile birleştirilen orman tahdidinin içinde kaldığı bildirilmiş ise de bu kısımların tahdit içinde kalıp kalmadıkları 3116 sayılı Kanun tahdidine dair orijinal harita ve tahdit tutanakları bulunmadığından denetlenememektedir.
Hal böyle olunca; yöreye ait tüm orman tahditlerine ilişkin işe başlama, çalışma, işi bitirme ve sonuçlarının askı ilan tutanakları ile taşınmazın bulunduğu yeri orman tahdit sınır noktalarıyla birlikte gösterir onaylı orman tahdit harita örneği getirtilerek dosyada yer almalı, yine en eski tarihli hava fotoğrafları ve bu fotoğraflardan üretilen memleket haritaları ile varsa amenajman planı ilgili yerlerden getirtilip, önceki bilirkişiler dışında halen Tarım ve Orman Bakanlığı ve bağlı birimlerinde görev yapmayan bu konuda uzman yüksek orman mühendisleri arasından seçilecek üç orman mühendisi ve bir harita mühendisi aracılığıyla yeniden yapılacak inceleme ve keşifte, 3116 sayılı Kanuna göre yapılan orman tahdit tutanakları ve kesinleşmiş orman tahdit haritası, 1982 ve 1986 yıllarında ilan edilen evvelce sınırlandırılmamış ormanların kadastrosu, aplikasyon ve 2B madde uygulamasına ait tutanaklar ve haritası, getirtilecek en eski tarihli hava fotoğrafları ile bunlardan üretilen memleket haritaları çekişmeli taşınmaz ile birlikte çevre araziye de uygulanmak suretiyle taşınmazın bu belgelerde ne şekilde nitelendirildiği belirlenmeli; öncelikle 3116, 4785 ve 5658 sayılı Kanunlar karşısındaki durumu saptanmalı; tapu ve zilyedlikle ormandan toprak kazanma olanağı sağlayan 3402 sayılı Kanun"un 45. maddesinin ilgili fıkraları, Anayasa Mahkemesi"nin 01.06.1988 gün ve 31/13 Esas, Karar; 14.03.1989 gün ve 35/13 Esas, Karar ve 13.06.1989 gün ve 7/25 Esas, Karar sayılı kararları ile iptal edilmiş ve kalan fıkraları da 03.03.2005 gününde yürürlüğe giren 5304 sayılı Kanun"un 14. maddesi ile yürürlükten kaldırılmış olduğundan, bu yollarla ormandan yer kazanılamayacağı, öncesi orman olan bir yerin üzerindeki orman bitki örtüsü yokedilmiş olsa dahi, salt orman toprağının orman sayılan yer olduğu düşünülmeli; memleket haritası ve hava fotoğrafları ölçekleri kadastro paftası ölçeğine, yine kadastro paftası ölçeği de memleket haritası ve hava fotoğrafları ölçeğine bilgisayar ortamında (Net-Cad veya benzeri programlar kullanılarak) çevrildikten sonra, bu haritalar komşu ve yakın komşu parselleri de gösterecek şekilde birbiri üzerine aplike edilmek suretiyle, çekişmeli taşınmazları çevre parsellerle birlikte memleket haritası ve hava fotoğrafları üzerinde gösterilmeli, hava fotoğrafları stereoskop vasıtasıyla incelettirilmeli, taşınmazlar üzerinde hava fotoğrafı tarihlerinde ve keşif tarihinde varsa bulunan ağaçların yaşı, cinsi, adedi, kapalılık durumu açıklanmalı, taşınmazın gerçek eğim durumu klizimetre aletiyle ölçülerek ve memleket haritalarındaki münhani eğrilerinden faydalanılarak ölçümlenmeli, taşınmazın toprak yapısı, bitki örtüsü ve çevresi incelenmeli; keşifte, hakim gözetiminde, taşınmazın dört yönden renkli fotoğrafları çektirilip, onaylanarak dosyaya eklenmeli, ayrıca fen ve uzman orman bilirkişiler eliyle 3116 sayılı Kanun uyarınca yapılan kesinleşmiş orman tahdidi ve sonraki tarihlerde yapılan orman kadastrolarına dair orijinal renkli haritaları kullanılarak orman sınır noktaları tutanak ve haritalarda yazılı mevki, yer, kişi isimleri ile açı ve mesafelere göre, orman kadastrosu tutanak ve haritalarının düzenlenmesinde kullanılan hava fotoğrafları ve memleket haritalarından yararlanılarak, değişik açı ve uzaklıklardaki en az 6-7 adet orman sınır noktası bulunup röperlenmeli, orman kadastrosu ile ilgili sınır noktaları aynı ölçeğe çevrilerek, çekişmeli taşınmazın her iki orman kadastro haritasına göre konumu genel kadastro paftası üzerinde ve aynı ya da yakın orman sınır hatlarında, dava konusu edilen parseller varsa, bunların tümü birleşik harita üzerinde ayrı ayrı renklerle gösterilmeli, tutanaklardaki anlatımlar değerlendirilmeli, tutanaklarla tahdit haritası arasında çelişki bulunup bulunmadığı belirlenmeli, çelişki bulunmakta ise çekişmeli parsel yönünden tahdit tutanakları ile haritalar arasındaki çelişki tahdit tutanaklarına değer verilmek suretiyle giderilecek şekilde müşterek imzalı, tereddüte mahal bırakmayacak, açıklamalı, krokili rapor alınmalı, satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil davası bu dosyadan tefrik edilerek başka esas kaydedildikten sonra eldeki dava bekletici mesele sayılmalı, orman tahdidine dayalı tapu iptali ve tescil davasında 89 parsel sayılı taşınmazın (A) ve (C) harfleriyle gösterilen kısımları yönünden yukarıda açıklanan yöntemle yapılacak araştırma ve toplanacak deliller sonucu oluşacak duruma göre bir karar verilmelidir.
Mahkemece bu yönler göz ardı edilerek yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz ve temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edenlere ayrı ayrı iadesine, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 10.02.2021 gününde oybirliği ile karar verildi.