14. Hukuk Dairesi 2018/3056 E. , 2020/2552 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı - birleştirilen davada davacı vekili tarafından, davalılar - birleştirilen davada davalılar aleyhine 29.05.2008 ve 13.03.2015 günlerinde verilen dilekçeler ile kadastral parselin ihyasına yönelik tapu iptali ve tescil talebi üzerine Yargıtay 16. Hukuk Dairesinin bozma ilamına uyularak yapılan duruşma sonunda; dava ve birleştirilen davanın kabulüne dair verilen 08.02.2018 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... Belediyesi vekili, birleştirilen davada davalı ... vekili, davalı ... vekili ve davalı ... tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, kadastral parselin ihyası isteğine ilişkindir.
Davacı Hazine vekili, ... Köyü 704 sayılı kök kadastro parselinin, davalı ... Belediyesinin 37 No"lu imar düzenleme bölgesinde yaptığı imar uygulaması kapsamında kaldığını ve daha sonra da davalı ... Belediyesi tarafından imar uygulamasına tabi tutularak çok sayıda imar parselinin oluşturulduğunu; anılan imar uygulamalarından önce Hazine adına kayıtlı 704 sayılı kadastral parselin kadastro sınırları içerisinde de ... Köyü 5524 ada 5, 6, 5527 ada 2, 5, 7, 5594 ada 3, 5597 ada 11, 5998 ada 12, 13, 14, 15 ve 16 sayılı imar parsellerinin oluşturulduğunu, ancak yapılan imar uygulamalarının idari yargı yerinde iptal edildiğini ileri sürerek; tapu iptal ve tescil ile tapu kayıtlarının eski hale iadesinin sağlanması talebinde bulunmuştur.
Davalı ... vekili, davalı ..., davalı ... vekili, davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece, davanın kabulüne dair verilen hükmün temyizi üzerine Yargıtay 16. Hukuk Dairesinin 21.03.2014 tarihli, 2014/352 Esas, 2014/3067 Karar sayılı bozma ile "...hükme esas alınan bilirkişi raporunun çelişkili olduğu, dava konusu taşınmazın bulunduğu alandaki ilk imar düzenlemesini yapan ... Belediyesine husumet yöneltilip davada taraf olmadığı halde halefi olan ... Belediyesinin dahili dava yoluyla davada yer almasının usulüne uygun olmadığı, taraf teşkili sağlanmaksızın işin esasına girilerek karar verilmesi doğru değildir." gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak, davacı vekiline ... ve ... davalı gösterilmek suretiyle asıl davadaki istem gibi dava açmak üzere süre verilmiş, verilen süre içerisinde açılan dava, eldeki dava dosyası ile birleştirilmiş ve yapılan yargılama sonucunda dava ve birleştirilen davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmü, davalı ... Belediyesi vekili, birleştirilen davada davalı ... vekili, davalı ... vekili ve davalı ... temyiz etmişlerdir.
20 Şubat 2020 tarihli Resmî Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 7221 sayılı Coğrafi Bilgi Sistemleri ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanunun 7. maddesiyle 3194 sayılı İmar Kanununun 18. maddesine yeni bir fıkra eklenmiştir.
Eklenen bu hükme göre, 3194 sayılı Kanunun 18. maddesi kapsamında yapılmış imar uygulamalarının kesinleşmiş mahkeme kararlarıyla iptal edilmesi nedeniyle; davaya konu parselin imar planı kararları ile umumi ve kamu hizmetlerine ayrılan alanlara denk gelmesi veya iptal edilen uygulama ile tahsis ve tescil edilmiş parsellerde hak sahiplerince yapı yapılmış olması ve benzeri hukuki veya fiili imkânsızlıklar nedeniyle geri dönüşüm işlemleri yapılarak uygulama öncesi kök parsellere dönülemeyeceğinin parselasyon planlarını onaylamaya yetkili idarelerin onay merciince tespiti halinde, öncelikle davaya konu parselin hak sahiplerinin muvafakati alınmak kaydıyla uygulama sahası içerisinde idarece uygun bir yer tahsis edileceği veya anlaşma olmaması halinde davacı hak sahibinin kök parseldeki yeri dikkate alınarak uygulamadaki düzenleme ortaklık payı kesintisi düşüldükten sonraki taşınmazın rayiç bedeli üzerinden değerinin ödeneceği belirtilmiştir.
Dava konusu uyuşmazlık, eklenen bu hüküm uyarınca idareye başvuru yoluyla çözülmesi gerektiğinden, imar parselinin kadastral parsele ihyasına yönelik dava konusu talebin, kanun değişikliği nedeniyle reddine karar verilmesi için yerel mahkeme hükmünün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin yatırılan harcın istek halinde yatıranlara iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 03.03.2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi