Tebliğname No : 8 - 2010/183668

Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma ve hakaret suçlarından sanık F.. D.."in yapılan yargılaması sonunda; tehdit ve hakaret suçlarından mahkûmiyetine dair Afyonkarahisar 1. Asliye Ceza Mahkemesinden verilen 29.12.2009 gün ve 2008/579 Esas, 2009/586 Karar sayılı hükümlerin süresi içinde Yargıtayca incelenmesi sanık tarafından istenilmiş olduğundan dava evrakı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığından tebliğname ile Daireye gönderilmekle incelenerek gereği düşünüldü:
Mağdur ve tanık beyanları ile tüm dosya kapsamından, olay tarihinde sanığın, mağdurenin eniştesi ile yemek yediği lokantaya gelerek, mağdurenin kolundan tutarak “kalk gidiyoruz, gelmezsen seni öldürürüm ve neler yapabileceğimi biliyorsun” dediği, mağdurenin gelmek istemediği, mağdurenin eniştesi olan tanık Soner"in de “bırak git, gelmek istemiyor” demesi üzerine, sanığın “ben buradan kendisini götüreceğim sen karışma” dediği, bunun üzerine mağdurenin lavaboya giderek kendisini lavaboya kilitlediği, sanığın kapıyı zorlayarak açmaya çalıştığı ve mağdureye hakaret ettiği daha sonra da mağdurenin polisi araması üzerine polisin olay yerine geldiği olayda, sanığın mağdureyi bulunduğu lokantadan tehdit ederek götürmeye çalıştığı, ancak tanık Soner"in müdahalesi ve mağdurenin kendisini lavaboya kilitleyerek polisi araması üzerine eylemini tamamlayamadığı anlaşıldığından, sanığın tehditle kişiyi hürriyetinden yoksun kılmaya teşebbüs suçundan mahkûmiyeti yerine yazılı gerekçeyle tehdit suçundan cezalandırılmasına karar verilmesi,
Kabule göre de;
CMK.nın 226. maddesine aykırı olarak sanığa ek savunma hakkı tanınmadan TCK.nın 106/1. maddesinden hüküm kurulmak suretiyle savunma hakkının kısıtlanması,
Sanık hakkında hakaret suçundan kurulan hükümler yönünden yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma ve kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
Sanık hakkında tehdit suçundan kurulan hükümde, failin geçmişi, sosyal ilişkileri, fiilden sonraki ve yargılama sürecindeki davranışları, cezanın fail üzerindeki olası etkileri gibi nedenlerle takdiri indirim uygulanmasına karşın, bu suça ilişkin kurulan hükümde bu hususta değerlendirme yapılmaması,
Kanuna aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükümlerin, ceza miktarı yönünden kazanılmış hak saklı kalmak kaydıyla 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek CMUK.nın 321 ve 326. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, 20.01.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.