Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2007/420 Esas 2008/278 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
21. Hukuk Dairesi
Esas No: 2007/420
Karar No: 2008/278
Karar Tarihi: 15.01.2008

Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2007/420 Esas 2008/278 Karar Sayılı İlamı

21. Hukuk Dairesi         2007/420 E.  ,  2008/278 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Adana 4. İcra Mahkemesi
    TARİHİ : 09/11/2006
    NUMARASI : 2006/530-2006/676

    Yukarıda tarih ve numarası yazılı kararın temyizen tetkiki davacı(Alacaklı) vekili tarafından istenmiş, mahkemece ilamında belirtildiği şekilde isteğin reddine karar verilmiştir. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi  tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
    1-Uyuşmazlık alacaklı tarafından İİK’nun 99. maddesine dayalı olarak açılan 3.kişinin istihkak iddiasının kaldırılması istemine ilişkindir..
    Dava konusu taşınır mallar 08.08.2006 tarihinde borçlunun borç dayanağı fatura adresinde haczedilmiştir.Borcun doğumu 29.12.2005-01.03.2006 tarihleri arasında düzenlenen 6 adet faturadan kaynaklanmaktadır.Davalı 3.kişi; borçlu şirket hissedarı iken hissesini 02.08.2005 tarihinde noterde düzenlenen sözleşme ile devrederek şirket ortaklığından ayrılmış, borçlu şirket haciz adresi olan şirket merkezini borcun  doğumundan sonra, 09.02.2006 tarihinde terk ederek başka bir adrese nakletmiştir.Davalı 3.kişi aynı gün haciz adresini kendi adına vergiye kaydetmiştir..
    Haciz adresinin borcun doğumundan sonra borçlu tarafından terk edilerek borçlu şirketin  eski hissedarı olan davalı tarafından işletilmesi danışığa dayalı iş yeri devri niteliğindedir.Davalı 3.kişi borçlunun borca batık halini bilebilecek durumda olup borçlu ile davalı arasındaki bu  ilişki, ticari işletme devri niteliğinde bulunduğundan İİK’nun 44 ve Borçlar Kanununun 179. maddelerinin uygulanması gerektiği açıktır. Anılan maddelerde öngörülen koşulların yerine getirildiği iddia ve ispat edilmemiştir. Gerçekten borçlu şirketin devri kayıtlı olduğu ticaret siciline bildirilerek ilan edildiği ve mal beyanının verildiğine ilişkin dosyada hiçbir kanıt yoktur. Öte yandan alacaklı tarafından borçluya gönderilen mallar haciz adresinde davalı 3.kişi tarafından borçlu adına teslim alınmıştır.Tüm bu işlemler danışıklı olup alacaklılardan mal kaçırmaya yöneliktir.
    Bu durumda; devir alacaklının haklarını etkilemeyeceği gibi, devralan  davalıda Borçlar Kanununun 179. maddesi gereği işletmenin borçlarından sorumlu bulunduğundan, davanın kabulu gerekirken reddi   usul ve yasaya aykırıdır.
    O halde, davacı alacaklının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve karar bozulmalıdır.
    SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalı (Alacaklı)"ya iadesine, 15.01.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi.  

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.