10. Hukuk Dairesi 2017/3836 E. , 2017/7515 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi
Dava, sigorta başlangıç tarihinin tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, bozma üzerine ilâmda belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Davanın yasal dayanağı 506 sayılı Kanunun 79/10. maddesidir. Anılan Kanunun 6. maddesinde ifade edildiği üzere, “sigortalı olmak hak ve yükümünden kaçınılamaz ve vazgeçilemez.” Anayasal haklar arasında yer alan sosyal güvenliğin yaşama geçirilmesindeki etkisi gözetildiğinde, sigortalı konumunda geçen çalışma sürelerinin saptanmasına ilişkin davalar, kamu düzenine ilişkin olduğundan, özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmesi zorunludur. Bu bağlamda, hak kayıplarının ve gerçeğe aykırı sigortalılık süresi edinme durumlarının önlenmesi, temel insan haklarından olan sosyal güvenlik hakkının korunabilmesi için, bu tür davalarda tarafların gösterdiği kanıtlarla yetinilmeyip, gerek görüldüğünde re’sen araştırma yapılarak kanıt toplanabileceği de göz önünde bulundurulmalıdır.
30.09.2013 tarihli bozma ilamında “Somut olayda, işe giriş bildirgesindeki işyerinin sicil numarasının 2.4003.23459.46/07 olduğu, Kurum"un mahkemeye 23459.48 sicil numaralı ... Şirketi isimli işyerinin bordrolarını gönderdiği, .... Ticaret Sicil Memurluğu"nca bu isimde bir şirketin bulunmadığının mahkemeye bildirildiği,... Şirketi isimli şirketin 06.02.1980 tarihinde kanun kapsamına alındığı,31.05.1990 tarihinde kanun kapsamından çıkarıldığı,10 yıllık bekleme süresinin dolması nedeniyle işyeri dosyası imha edildiğinden işveren ... ile şirketin bağlantısının olup olmadığının bilinemediğinin .... Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü"nce mahkemeye bildirildiği, ....syal Güvenlik İl Müdürlüğü"nce ... sicil numaralı işyerinin 1986 yılı itibariyle ... İl Müdürlüğü"ne bağlı olduğunun bildirildiği, mahkemece dinlenen tanıklar .... ve ..."ün ifadelerinde davacı ile birlikte ..."ün yanında ..."de çalışırken, şirketin belediyeden iş alması nedeni ile ..."den ...e götürüldüklerini ve .../..."da inşaat işinde çalıştıklarını beyan ettikleri tespit
edilmiş olup, bu bilgiler ışığında mahkemece verilen kabul kararı eksik incelemeye dayalıdır. Mahkemece, işe giriş bildirgesindeki ... sicil numaralı işyerinin dosya içinde mevcut 1986/2. dönem bordro tanıklarının dinlenmeli, davacı tanıklarının ..."den ...e götürülerek inşaat işinde çalıştıkları hususu araştırılmalı.... Şirketi ile ... arasında bağlantının olup olmadığı Ticaret Sicil Müdürlüğü"nden sorularak tespit edilmeli, ... sicil numaralı işyerinin 1986 yılından bu yana ..."ta faaliyet gösterdiği hususu ... Ticaret Sicil Müdürlüğü"nden sorulmalı, bu araştırmalar neticesinde şirketin nerede faaliyet gösterdiğini açıklığa kavuşturularak aynı yörede komşu veya benzeri işleri yapan başka işverenler ve bu işverenlerin çalıştırdığı bordrolara geçmiş kişiler zabıta marifetiyle saptanarak, çalışmaların varlığı ve süresi yönünden bilgi ve görgülerine başvurulmalı, yargılama sürecinde dinlenen tanık anlatımlarının değerlendirilmesinde; işyerinin kapsamı, kapasitesi ile işin ve işyerinin niteliği nazara alınmalı, böylece bu konuda gerekli tüm soruşturma yapılarak hizmet akdinin unsurlarının da gerçekleşip gerçekleşmediği belirlenerek, uyuşmazlık konusu husus, hiçbir kuşku ve duraksamaya yer bırakmayacak biçimde çözümlenip; deliller hep birlikte değerlendirilip takdir edilerek, varılacak sonuca göre bir karar verilmelidir.” şeklinde detaylı ve yol gösterici açıklama yapılmıştır.
Bozma ilamına uyulmasına rağmen bozmanın gerekleri mahkemece tam olarak yerine getirilmemiştir. Mahkemece yapılacak iş öncelikle davalının nerede çalıştığı, işe giriş bildirgesindeki işyeri ve işverenin kim olduğu, ..../...’ta çalışıp çalışmadığı sorularak ...’ün işyeri kaydının olup olmadığı araştırılmalı, bozma ilamında belirtildiği şekilde tanık araştırılması yapılmalı, dönem bordrolarında ismi geçen kişiler tanık olarak dinlenmeli ve tüm bunların sonucuna göre karar verilmelidir.
Bu maddi ve hukuki olgular göz önünde bulundurulmaksızın, eksik inceleme ve araştırma sonucu, yazılı şekilde hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O hâlde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 31.10.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.