Mahkeme : ÇANAKKALE 5.Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma
Hüküm : Mahkûmiyet

Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
21.03.2014 tarihli gerekçeli kararın, öncelikle sanığın 09.02.2014 tarihli mahkeme ifadesinde belirttiği “... Mah., ...., No:20/2 Fatih/İstanbul” adresinden böyle bir adresin bulunmaması şerhi ile iade edilmesi üzerine, sanığın mernis adresi olan “... Sultan Mah., .../1 Fatih/İstanbul” adresine Tebligat Kanunu’nun 21/2. maddesi uyarınca tebliğ edildiği anlaşıldığından, bilinen en son adresin duruşma tutanağına sehven yanlış yazılmış olduğu değerlendirilerek, “... Mahallesi......” yazılarak çıkarılan tebligatın iade edilmesi üzerine, mernis adresine Tebligat Kanunu’nun 21/2. maddesi uyarınca yapılan tebliğin geçersiz olduğu, temyiz başvurusunun sanık müdafiinin dilekçesinde belirttiği 18.12.2014 tarihli öğrenme tarihinden sonra süresinde yapıldığı belirlenerek yapılan incelemede;
Sanığın tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine dair yükümlülüklere uymadığını belirtir İstanbul Denetimli Serbestlik Müdürlüğünün 20.06.2013 tarih, 2011/2988 DS sayılı yazısına dayanak teşkil eden denetimli serbestlik dosyası ile uyuşturucu madde kullandığının tespitine yönelik tahlil sonuçlarının, aslı ya da onaylı suretlerinin temyiz denetimine elverişli olacak şekilde getirilip incelenerek sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken, eksik araştırma ile hüküm kurulması,
Kabule göre ise;
1-Suç tarihinde yürürlükte olan 5560 sayılı Kanun ile değişik TCK"nın 191. maddesi ile hüküm tarihinden önce 28.06.2014 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun"la değişik TCK"nın 191. maddesi hükümlerinin ayrı ayrı değerlendirilip karşılaştırma yapılması, sonucuna göre lehe kanun tespit edilerek sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken, belirtilen nitelikte karşılaştırma yapılmadan hüküm kurulması,
2-Sanık hakkında kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde bulundurma suçundan dolayı başka dava olup olmadığı, varsa sanığın bu suçu diğer davaya konu olan suç nedeniyle verilen tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işleyip işlemediği belirlendikten sonra;
Sanığın bu suçu, daha önce işlediği suçtan dolayı yapılan kovuşturma aşamasında hükmolunan tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işlemiş ise, 6545 sayılı Kanun"un 68. maddesi ile değiştirilen TCK"nın 191. maddesinin 5. fıkrasında öngörülen “Erteleme süresi zarfında kişinin kullanmak için tekrar uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi veya bulundurması ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanması, dördüncü fıkra uyarınca ihlâl nedeni sayılır ve ayrı bir soruşturma ve kovuşturma konusu yapılmaz” hükmü uyarınca, ikinci suçtan açılan bu davanın kovuşturma şartının ortadan kalkması nedeniyle, CMK"nın 223. maddesinin 8. fıkrası uyarınca “davanın düşmesine”,karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazı bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün BOZULMASINA, 08.01.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.